Başbakan Tayyip Erdoğan, “Anayasa değişikliği” için mahalli seçim sonrasını gösterdi ya, “İstemezükçü”ler hemen itiraza başladılar!
Ancak seçim öncesinde oldukları için, halkla direkt kavga etme konusunda cesaretsizler.. Onun için de yetkili isimleri değil, diplomatlarını konuşturuyorlar!
Ne kadar “diplomatça bir tavır”, değil mi!
Diplomatımız,CHPMilletvekili Onur Öymen diyor ki, “Topyekun anayasa değişikliği diğer ülkelerde, dünyada rejim değişikliği zamanlarında oluyor veya bir savaşa girmişseniz (yapılıyor). Almanya'da mesela İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra eski devlet sisteminden vazgeçip, üniter devletten vazgeçip federal devlete geçmeye kararlaştırıyorlar, o zaman. Veya başka ülkelerin baskısıyla bunu yapmak zorunda kalıyorlar. O zaman anayasa değişiyor. Japonya'da da, İtalya'da da öyle. Yani anayasa değişikliği demek o ülkenin rejiminde köklü bir değişiklik oldu demek.”
Ne kadar diplomatça anlatıyor değil mi konuyu!..
Oysa biz beklerdik ki, bu kadar önemli olarak takdim edilen “Anayasa değişikliği” konusunda, sıradan bir milletvekili değil, CHP’yi temsil eden üst düzey milletvekillerinden birisi bir açıklama yapsın! Yöneticilerden biri yapsın bu açıklamayı..
Açıktan olmasa da, içlerinden “O kadar enayi miyiz biz?” diye geçirdiklerinden eminim.
Gerçekten de, CHP’liler halkla seçim öncesinde kavga etmeyecek kadar akıllıdırlar.
Seçim öncesinde, “türban” derler, “çarşaf” derler, “Kur’an kursu” derler.. Hatta Başbakan’dan, “hemen seçim sonrasında değişikliğe soyunacağız” açıklaması gelmeseydi, “Anayasa değişikliği”ne de “evet” derlerdi.. Ama açıklama, değişikliğin ciddiyetini ve yakın tarihte yapılacağının işaretini taşıdığı için, kısa sürede tornistan yapmayı kendi milletvekillerine bile anlatamayacaklarını bildiklerinden, diplomatça bir tavırla itirazlarını dile getiriyorlar!
Taktiği deşifre ettikten sonra, diplomatımızın sözlerindeki tutarsızlığa da işaret etmemiz gerekir.
Ne diyor diplomatımız; “Topyekun anayasa değişikliği; diğer ülkelerde, dünyada rejim değişikliği zamanlarında oluyor”..
Önümüzdeki anayasa değişikliğini kilitlemek için söylüyor diplomatımız bunu.
O zaman kendisine soralım, “1980’de anayasa değişikliği yapılırken, ‘rejim’ mi değiştirilmişti?”
Öyle ya; anayasa değişikliği, “rejim değişikliği” demek ise, 1980’deki “anayasa değişikliği” de, diplomatımız tarafından “rejim değişikliği” olarak tanımlanmalı!
Diplomatımız, bu konuda bir açıklama yapmamış!.
Ama eminim, 1980 anayasa değişikliği askerler tarafından yapıldığı için, onu “rejim değişikliği” olarak görmeyecektir diplomat beyimiz!
Eminim, “1960 Anayasa değişikliği” de, diplomatımıza göre “rejim değişikliği” değildir..
Çünkü o da, askerler tarafından yapılmış bir anayasa değişikliğidir.
A’sından Z’sine kadar hem de..
Askerler değiştirirse, “rejim değişikliği” olmaz.
Siviller değiştirmeye kalkarsa, işte o zaman, “derin güç”lere selam göndermek için, hemen “rejim değişikliği” söylemini gündeme getirirler!
“Rejim değişikliği” tılsımlı bir söylemdir çünkü.
“Anayasa değişikliği” yapmaya, sadece CHP’liler yetkilidir. Kendileri yapamazlarsa, askerler yetkilidir. Onlardan başka, kimse “anayasa değiştirme”ye yetkili değildir!
Halk bu konuda yetkili değildir. Halkın seçtiği çoğunluğu temsil eden milletvekilleri yetkili değildir.
Ama azınlık yetkilidir!
Kendilerini “Devletin esas sahipleri” olarak gösteren bir avuç “bürokrat” yetkilidir.
Diplomatımız Onur Öymen beyefendi, dünkü açıklamasına şöyle devam ediyor: “Diğer ülkelere de baktığımızda iktidarlar değişince anayasalar değişmiyor. Anayasalar çok uzun süre yürürlükte kalan ve devletin temel kurallarını içeren metinlerdir. Amerikan anayasası 230 senedir yürürlükte. 230 senede dünyada ne çok değişiklikler oldu ama anayasasını değiştirmiyor. Fransız anayasası 1955'ten beri yürürlükte. Alman anayasası 1949'dan beri yürürlükte. Japon anayasası 1947'den beri yürürlükte. Belçika anayasası yanılmıyorsam 1830'dan beri yürürlükte. Yani hiçbir ülke demiyor ki biz iktidara geldik, yepyeni bir anayasa yapalım durup dururken.”
Sanki AK Parti iktidara yeni gelmiş gibi!
AK Parti iktidara geleli, 7 yıl oldu be adam! 7 yıldır değiştirmemiş, daha ne istiyorsun ki!
Bir çağrı ile bitirelim yazımızı. Diplomatımız, anayasaların öyle kolay kolay değiştirilmediğini, değiştirilmemesi gerektiğini söylediğine göre, biz de aynısını yapalım. Nasıl ki diğer ülkeler 50-100 yıllık, 200 yıllık anayasalar ile idare ediliyorlar, biz de 1921 Anayasası’na dönelim, ondan sonraki anayasa değişikliklerini, “Bu kadar kısa sürede yapılan değişiklikler geçersizdir” diyerek çöpe atalım.
Var mısınız sayın Öymen? Var mısınız aslan CHP’liler?
VAKİT