Usame!

Abdurrahman Dilipak

Suudi Arabistan’ın zengin ailelerinden birinin çocuğu idi.

Hacca gelen Afganlı mücahidlerle tanıştıktan sonra bir anda hayatı değişti.. Suudi zenginlerden topladığı yardımları Afgan mücahidlerine götürdü. Orada yaşanan dramı gördükten sonra hayatını Afgan mücahidlerine adadı adeta.

İlk seferde, Afgan direnişinin enformasyon bürosu gibi çalışan “El Kaide”ye bilgisayar alınması ve ofisin düzene sokulması için maddi destekte bulundu. Arkasından da direnişte hayatını kaybeden ailelerin yetim çocukları için okul ve yurt açtı. Daha sonra “Taliban” olarak tanınacak olan bu çalışma, aslında yetimler için yurt ve kurs hizmeti veren bir insani yardım faaliyetinden başka bir şey değildi..

Laden daha sonra Suudi Arabistan’a gidip döndüğünde, mücahidler kendisinden, ekmek, ilaç değil silah istediler. Sovyet işgaline karşı başarılı olabilmek için Stringer füzelerine ihtiyaç vardır.. Laden, Suudi ve Körfez ülkelerindeki zenginlerin zekatlarından topladığı çekleri ABD’ye götürdü ve ailece tanıştıkları ve ortak işler yaptıkları Bush’un desteği ile parası karşılığı alınan bu füzeler Afganistan’a gönderildi..

Bush, daha sonra, Sovyetler geri çekildikten sonra ve Amerikan işgali başladığında, Laden’i ve Taliban’ı terörist ilan etti..

Taliban diğer mücahid grupları sahneden silerken sesini çıkartmayan ABD, Laden’in ABD’ye karşı çıkması üzerine Laden’i terörist ilan etti. Daha önce aldığı çekleri veren Arap işadamlarını teröre mali destek vermekle suçladı ve bu kişilerin banka hesaplarını ve mal varlıklarını dondurdu..

Usame b. Laden’i beğenirsiniz beğenmezsiniz, o sizin bileceğiniz bir iş, ama şunu görelim ki, bu kişi, zengin bir hayat yaşarken, yoksul ve mazlum bir halkın derdi ile dertlendi ve onların yanına, yardımına koştu. Aynı Usame, Rusya’ya vururken, aynı fikir ve yöntemlerle hareket ederken ABD’nin gözünde bir özgürlük savaşçısı idi..

Hedefteki ülke değişince, bin Laden bu kez terörist oldu..

Usame b. Laden ya da bir başkası, Peygamberin kızı da olsa, kim bir yanlış yapmış, kime karşı bir haksızlıkta bulunmuşsa bedelini ödemek durumundadır. Laden de hak-hukuk-adalet dışında bir şey yapmışsa, kuşkusuz bundan dolayı mesuldür..

Laden’in mezhebi düşüncesine, fikirlerine, yöntemine katılmak zorunda değiliz, ama bu durumu değerlendirirken ölçülü olmak zorundayız..

Laden’in bu işlere girişi bir vicdani sorumluluk ve bir inanç gereğidir.. Dolayısı ile, onun yaptığı işleri sorgulama hakkımız var, ama inancını sorgulayamayız.. Kuşkusuz her insanın işlerinde eksiklik ve yanlışlıklar vardır. Peygamberler müstesna hiç kimse masum değildir..

Laden’i sorgulayabilirsiniz, yargılayabilirsiniz. Suçu varsa cezasını da çekmeli insanlar.. Ama Laden’e karşı yapılanlar, yürütülen kampanyalar bu işi imkansız kılarken, infazı gerçekleştiren kişiler, açık ve kaba bir şekilde hakkı ve adaleti ihlal ettiler ve kaba bir şekilde suç işlediler..

Ortada bir cinayet var.. Yargısız bir infaz var.. ABD bu yükü taşıyamaz. ABD’nin müttefikleri bile bu işe karşı çıkacaklardır.. Göreceksiniz dünyadaki anti Amerikancı dalga büyüyecektir. Eğer başarmak istedikleri buysa bunu başardılar.. ABD sözüne güvenilmeyen, hak-hukuk, adalet tanımayan bir ülke görünümündedir..

Obama, kurmayları ile sanki kozmik odadan, naklen bir operasyonu canlı olarak izliyor.. Aralarından insaf, vicdan sahibi birinin çıkıp, bu işte bir yanlışlık olduğunu söylememesi de ilginç. İnsanlık bu kadar mı öldü, bu kadar mı ayağa düştü?.

Obama için bu operasyon kaç oy getirir bilmem ama ABD, İslam dünyasında, özellikle de Pakistan ve Afganistan’da bütün şanslarını kaybetmiştir.. Obama kendi topuğuna kurşun sıkmıştır..

ABD’nin Irak’ta, Guantanamo’da yaptıklarını biliyoruz. Bu son operasyon, bütün bu olanların üzerine tüy dikmiştir.. ABD yönetimi, güvenilirliğini, saygınlığını ve ciddiyetini bu operasyonla ciddi bir şekilde kaybetmiştir..

Usame b. Laden’in son eylemi, ABD için 11 Eylül’den daha tahripkar olmuştur.. Eğer Usame b. Laden Beyaz Saray önünde bir canlı bomba olarak kendini havaya uçursaydı, ABD için bu kadar tahripkar olamazdı.. Usame hiç bu kadar saygı uyandırmamıştı. Onlar Usame’yi öldürdüklerini sanırken, onu “ölümsüz” yaptılar.. Usame’nin ruhu ve ruhunun laneti, ABD’nin yakasını bırakmayacak.. Obama mazlum halkların vicdanında bu gün Usame kadar saygın değil.

Amerikan halkı bu onursuzluğu ne kadar hak ediyor bilmiyorum.. Ama kuşkusuz orada da onurlu insanlar vardır. Bir ülkede namuslu insanlar, namussuzlar kadar cesur ve akıllı değilseler, o zaman “İçimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden bizi helak eder misin Allahım” diye sormaları gerekir.

Bana göre Usame’nin akıbeti hâlâ belli değil. Bu arada Usame de Marfanmış. Ben de Marfanım. Marfan Sendromu yani. Aynı genetik sorunlar sebebi ile Abraham Lincoln ile gendaşız.

Selam ve dua ile..

YENİ AKİT