Üretimi engelliyorsanız başörtünüzü çıkarmalısınız!

Avrupa Adalet Divanı'nın başörtüsü yasağı konusunda vereceği karar öncesinde bilirkişi raporu hazırlandı. Raporda “ekonomik dezavantaj” oluşması halinde işverenlerin çalışanlarına başörtüsü yasağı getirebileceği belirtildi.

HAKSÖZ HABER

Üretim-tüketim bazlı insanları imal etmeye çalışan Avrupa aklı, kapitalizm ile özgürlükleri kısıtlamaya çalışıyor. Sırada başörtüsü yasakları mı var sorusu için haklı gerekçeler oluşturuldu bile!  

Avrupa Adalet Divanı'nın işyerlerinde başörtüsü yasağıyla ilgili kararı öncesinde mahkeme heyetine sunulan bilirkişi raporunda, özel durumlarda işverenlerin çalışanlarına başörtüsü takmayı yasaklayabileceği belirtildi. Özel durum olarak da üretim-tüketim zincirinin aksaması gösterildi.

Avrupa Adalet Divanı hâkimlerinin bilirkişi raporu doğrultusunda karar aldıkları bilinen bir durum. Lüksemburg'daki Avrupa Adalet Divanı, işyerinde başörtüsü serbestisine yönelik görüş isteyen iki Alman mahkemesinin başvurusu üzerine konuyu gündemine almıştı.

Mahkemenin kararı öncesi hazırlanan ve geçtiğimiz hafta kamuoyuna açıklanan bilirkişi raporunda "işveren veya ilgili üçüncü bir taraf için yeterince somut bir ekonomik dezavantaj riski" oluşması halinde işverenlerin çalışanlarına iş yerinde başörtüsü takmalarını yasaklayabileceği belirtildi.

Bu şartlarda başörtüsünün yasaklanmasının  AB hukuku ile uyumlu olduğu belirtilen raporda, çalışanların işyerinde başörtüsü takmalarının “prensipte” yasaklanabileceğine işaret etti.

Bu karar nasıl alındı?

Hamburg'da başörtüsü takan bir kadın, çalıştığı anaokulunun yöneticilerinin uyarılarına rağmen başörtüsüyle işe gelmeye devam etmiş, bunun üzerine konu Hamburg İş Mahkemesi'ne taşınmıştı. İş Mahkemesi de davayla ilgili Avrupa Adalet Divanı'ndan görüş istemişti.

Yine Nürnberg'de 2019 yılında Federal İş Mahkemesi, bir  kozmetik ve temizlik ürünleri mağazasında başörtüsü takmasına izin verilmeyen Müslüman bir kadının işyeri yönetimine karşı açtığı dava için Adalet Divanı'ndan görüş talebinde bulunmuştu. 

Her iki davada da çalışanlar inanç özgürlüklerinin kısıtlandığı gerekçesini sunarken, işverenler girişimcilik özgürlüğünün kısıtlandığını belirtmişlerdi.

Daha önce de benzer bir karar alınmıştı

Avrupa Adalet Divanı'nın başörtüsü ile ilgili aldığı 2017 kararında yargıçlar, işverenlerin iş yerlerinde tüm ideolojik sembollere genel bir yasak getirmeleri ve bunu da nesnel gerekçelere dayandırmaları durumunda başörtüsü yasağını da uygulayabileceklerine hükmetmişti.

Bu durumda da, başörtüsü yasağının ayrımcılık oluşturmayacağı sonucuna varılmıştı.

Yorum Analiz Haberleri

Sosyal medyanın aptallaştırdığı insan modeli
Dünyevileşme ve yalnızlık
Cuma hutbelerindeki prangalar kırılsın
Batı destekli spor projeleri neye hizmet ediyor?
Kemalizm’e has bu Laiklik Fransa’da bile yok!