Ürdün Kralı'nın Muhalif Korkusu: Vurulanlar Direnişçilerdi

Geçen hafta Çarşamba günü sınırdan geçmeye çalışırken vurulan araçların içinde Suriye'de Esed'e karşı çarpışan direnişçilerin olduğu ortaya çıktı.

Ürdünlü Ahmed Mahmud, Suriye'de Esed'e karşı direnişçilerle birlikte 6 hafta boyunca savaştı ve ardından aldığı bir yara nedeniyle - Ürdünlü yetkililer dönmemesi konusunda uyarmasına rağmen- sınırı geçerek Ürdün'e geldi.

23 yaşındaki genç, bir hafta içinde kendini, terörizm suçlamasıyla mahkemede buldu. Ürdün makamlarının Suriye direnişini terörizm olarak gördükleri anlaşılıyor. 

Ürdünlü direnişçilerin artan sayısı, sıkı bir ABD müttefiki olan yönetimi endişelendiriyor. Reuters'daki habere göre Amman, geri dönen direnişçilere bir güvenlik tehdidi olarak bakıyor. Herşeye rağmen Beşar Esed hükümetiyle hala devam eden diplomatik ve ticari ilişkiler istiyor.

Ülkelerine geçici olarak geri dönen Ürdünlü muhaliflere karşı, bir iki ay öncesine kadar daha farklı ve nisbeten ılımlı bir muamele yapılıyordu. Bazen ilk kez Suriye'ye gitmiş olan kişiler, serbest bırakılıyorlardı.

Şimdi ise yakalanan her direnişçi, Ürdün'de bir saldırı düzenlemekle ilgili suçlama olmamasına rağmen, doğrudan mahkemeye çıkarılıyor. 

Direnişçilere yöneltilen suçlamalar Ürdün Kralı'nın Esed rejimini çıkarları uğruna hala yasal bir otorite olarak tanıdığını ortaya koyuyor. Ürdünlü muhalifler, "Devlet tarafından onaylanmayan şekilde eylemlerde bulunarak, yasal Suriye otoriteleri ile ilişkileri bozmak" gibi suçlamalarla mahkemeye çıkarılıyor. 2,5 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası alıyorlar. Savunma avukatları, Ürdünlü gençlerin çok hızlı bir şekilde askeri mahkemelerde yargılanarak, doğru düzgün savunmalarını bile yapamadan hapse atıldığını söylüyor. İnsan hakları örgütleri, gençlerin ifadelerinin baskı ve işkence altında alındığını vurguluyor.

Ürdün'e geri dönen Mahmud ise babasının yetkilileri araması üzerine yakalanıyor.

Ürdün istihbaratının politikalarını iyi bilen ve ismi gizli kalmak koşuluyla konuşan bir yargı yetkilisi, devletin direnişçi gençlere yönelik politikasını şu sözlerle özetliyor: "Gitmene izin verdim, ancak sakın geri gelme. Gitmene göz yumdum ancak geri gelirsen seni yakalarız ve hapse atarız."

İngiltere, Fransa, Suudi Arabistan ve Fas gibi başka ülkeler de Suriye'deki direnişçi vatandaşlarının geri dönmeleri konusunda alarm halindeler. Yine Amerika'nın bölgedeki en önemli müttefiklerinden olan Suudi Arabistan, vatandaşlarının Suriye ve diğer savaş bölgelerine gitmesini ya da para yollamasını yasakladı.

Ürdün'ün Suriye savaşı nedeniyle yaşadığı aşırı korkuyu gösteren bir olay geçtiğimiz günlerde yaşanmıştı. Ürdün savaş uçakları, Çarşamba günü Suriye sınırından Ürdün'e girmeye çalışan bazı araçları vurdu. Ürdünlü bir güvenlik yetkilisi, sınırdan girmeye çalışanların Suriye'nin güneyinde Esed güçleriyle savaşan direnişçiler olduğunu söyledi. 

 

Ürdün'ün, Suriye'de İslami zafer korkusu

Ürdün'ün Suriye'de savaşan direnişçilere yaklaşımı onu Suriye'nin diğer komşularından ayırıyor. Reuters haberinde, Türkiye'nin Esed karşıtı direnişçilerin sınırdan girip çıkmasına izin verdiğini yazıyor. Irak ve Lübnan'ın da zaten zayıf korunan sınırlarından, hem Sünni hem de Şii savaşçıların Suriye'ye girip çıkmasına "dur" demediğini belirtiyor. 

Ancak Batı ile aynı çizgide duran Ürdün, Suriye'de çatışan çıkarları nedeniyle farklı hareket ediyor. Her ne pahasına olursa olsun Esed'in gitmesini isteyen Körfez ülkeleri ile, Washington'un dile getirdiği, "Suriye'de İslami zaferin büyük bir tehlike olacağı" görüşünün ortasında bir yönetim izlemeye çalıştı.

Selefi kaynaklar, Suriye'de 250'den fazla Ürdünlü'nün hayatını kaybettiğini söylüyor.

Ürdü, 2003 yılında müttefiki ABD'nin Irak'ı işgal etmesinden sonra, Irak'ta ABD'ye karşı savaşan Ürdünlüler için de aynı "antiterör" yasalarını uygulamıştı. Aynı zamanda, Ürdün'ün yaklaşık 20 yıldır barış anlaşması bulunan İsrail'e saldırı düzenleyenler için de aynı ağır cezaları uyguluyor.

Direnişçilere cezaevlerinde işkenceler

İnsan hakları örgütleri Ürdün cezaevlerindeki sistematik işkencelerin azaldığını belirtirken, Suriye'den dönen direnişçilere karşı farklı uygulamalar olduğunu aktarıyor. Yakalanan direnişçilerin daha sert koşullarda tutulduğunu, avukatları ve aileleriyle görüşmelerinin aşırı derecede kısıtlandığı belirtiliyor. 

ABD merkezli İnsan Hakları İzleme örgütünden Adam Coogle, Selefi Cihadi mahkumlara hala cezaevlerinde kötü muamele yapıldığına dair haberler aldıklarını söylüyor.

Hapisten çıkan direnişçiler, dışardaki hayatlarının da içerdekinden çok fazla iyi olmadığını vurguluyor. 

21 yaşındaki Ebu Bekir, Suriye'ye gitmeye çalışmak için hapsedilip, cezaevinden çıktıktan sonra her hareketinin güvenlik güçleri tarafından takip edildiğini ifade etti ve şunları söyledi: "Ürdün'de, İslami direnişçi olarak bir insan gibi muamele görmenize izin verilmiyor. Geleceğimin ne olacağını bilmiyorum. Beni keyiflerine göre yeniden tutuklayabilirler ve çalışamıyorum. Adımı her yere yaydılar."

Ürdün'de muhaliflere yönelik ağır baskının, Selefileri daha da kıştırtabileceği yorumları yapılıyor. Selefi lider Saad Hunaiti, "Şimdi bizim ağızlarımızı kaptıyor ve yakalıyorlar. Bu sadece rejime olan düşmanlığı artıracaktır" diye konuştu.

(incanews)

Ürdün Haberleri

Ürdün'deki boykot hareketi zafer ilan etti
Ürdünlü gençler Gazze için açlık grevi başlattı
İşgal ordusu Ürdün sınırında yeni bir askeri birlik kuruyor
Binlerce Ürdünlü Şehit Mahir El-Câzi'nin cenaze törenine akın etti
Ürdünlü şehit Mahir el-Cazi'nin naaşı teslim alındı