Ürdün'ün başkenti Amman'da bulunan El-Reşit Hastanesi'nde çok sayıda uyuşturucu bağımlısı tedavi ediliyor.
Suriye ile sınırı olan Ürdün, Esed rejiminin ürettiği uyuşturucuyu kaçakçılar yoluyla dışarı çıkartan çetelerine karşı adı konulmamış bir savaş veriyor.
Ürdün ve diğer Körfez Arap ülkelerinden gelen hastalar, Ürdün hastanelerinde tedaviye alınıyorlar. Suriye ve Lübnan'da ucuza üretilen ve "fakirlerin kokaini" olarak da bilinen amfetamin Captagon, bu bölgelerde çok tercih ediliyor. Esed hükümeti tarafından da gelir amacıyla üretilen bu uyuşturucuların yıktığı hayatlara karşı uluslararası mücadele verilmesi gerekiyor.
Suriye'deki çatışmalar zirvedeyken, kaçakçılar ve militan gruplar, Esed askerleri ile paralı askerlere cesaretlerini artırmak ve cephede tetikte olmalarına yardımcı olmak için genellikle kafein içeren Captagon tedarik ediyordu.
Meşru işlerin oldukça az olduğu ve yoksulluğun da arttığı bu dönemde birçok sıradan Suriyeli, uyuşturucu ticaretine dahil oldu.
Şimdi, on yıllık bir savaşın paramparça ettiği ve hala uluslararası yaptırımlarla boğuşan Suriye ekonomisi içinde, söz konusu uyuşturucu ticareti, herhangi bir yasal ihracattan çok daha değerli, milyarlarca dolarlık bir sektöre dönüştü.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad hükümeti yalanlasa da, iş dünyasındaki ve ordudaki güçlü isimlerin Captagon üretimi ve dağıtımıyla ilişkilendirildiğine yönelik raporlar mevcut.
Kıbrıs merkezli bir danışmanlık şirketi olan Operasyonel Analiz ve Araştırma Merkezi'nden (COAR) Suriye analisti Ian Larson'a göre Captagon üretiminin en belirgin olduğu bölgeler, Esad rejimi tarafından kontrol edilen yerler.
Larson, "Bu şimdi endirekt bir bir bağlantı olmaya devam ediyor, ancak bir gösterge" diyor.
Larson tarafından hazırlanan 2021 yılına ait rapor, "akıllara durgunluk veren" bir ölçekte, piyasa değerinin 3,5 milyar dolar olduğu bir önceki yıl üretilmiş Captagon üretimine işaret ediyor. Bu yakalanan uyuşturucudan elde edilen bir veri.
Uyuşturucu haplar düzenli olarak limanlarda, havaalanlarında ve geçiş noktalarında ortaya çıkıyor. Genellikle de ustalıkla saklanıyor. Haplar, makine ve meyve konteynerleri içinde de bulundu. Ürdünlü yetkililer, hayvan cesetlerinde bulunan uyuşturucuların görüntülerini yayımlamıştı.
Bir zamanlar sınırdan dalga dalga Ürdün'e gelenler Suriyeli mültecilerdi. Şimdi ise mültecilerin yerini uyuşturucu aldı.
Ürdün ordusu ve uyuşturucu kaçakçıları arasındaki çatışmalar daha sık hale geliyor ve bunun bir sonucu olarak ele geçirilen uyuşturucu miktarı da artıyor.
Ordu, 2022'nin başından bu yana 17 binden fazla paket esrar ve 17 milyon Captagon hapı ele geçirdi. 2021'in tamamında ise sadece 15,5 milyon Captagon hapı yakalanırken, 2020'de bu sayı 1,4 milyon idi.
Ürdün, Körfez ülkeleri, özellikle de Suudi Arabistan olmak üzere uyuşturucunun en büyük pazarına giden bir geçiş güzergahı üzerinde.
Lübnan askeri kaynaklarına göre Suriye'nin güneyinde faaliyet gösteren yaklaşık 160 çete bulunuyor.
Yasadışı faaliyetlerdeki artışla birlikte, Ürdünlü bir askerin öldürülmesi, ordunun müdahalelerinde izlediği yolu da değiştirdi. Artık ordunun "vur emri" var.
Ordu, 27 Ocak tarihinde sınır boyunca pek çok noktada, sınırı geçmeye çalışan 27 kaçakçının vurularak öldürüldüğünü açıkladı. Farklı operasyonlarda da dört kaçakçının daha öldürüldüğü ifade edildi.
Ürdün ordusundan Albay Mustafa el-Hiyari, yaşananları Ürdün sınırlarında "ilan edilmemiş bir savaş" olarak tanımlıyor. Ordu da bu mücadeleye daha fazla destek istiyor.
Bölgedeki diğer ülkeler ve genel olarak dünya adına savaştıklarını belirten Albay el-Hiyari, "Uyuşturucu ailelerimizi, ahlakımızı ve değerlerimizi yok ediyor" diyor.