4 günlük kamp boyunca birbirinden değerli yazar, şair ve akademisyenlerin misafir olduğu buluşmada, gençliği ve Müslümanları ilgilendiren birçok konuda istişareler yapıldı. Türkiye’nin dört bir tarafından gelen Özgür-Der mensubu öğrencilerin tanışması ve üniversitelerde yaptıkları ile ilgili bilgi paylaşımları gerçekleşti. Verimli geçen programın son gününde Diyarbakır Özgür-Der’den Abdulhakim Beyazyüz, Kaderimiz ve Sorumluluklarımız başlıklı bir sunum yaptı.
Diğer günlerde olduğu gibi son günde de program hayat kaynağımız olan Kuran’ın okunması ile başladı. Kıyamet suresinin Arapçasının ve Türkçe mealinin okunmasının ardından, kampta çekilen fotoğraflar ile hazırlanan slayt gösterisi katılımcılara sunuldu. Son derece keyifli olan slayt gösterisinin ardından yılın son programı başladı.
Kader Konusu
Giriş konuşmasını kaderin tanımını yaparak başlayan Beyazyüz ardından kaderin bizler için ne ifade ettiği, biz Müslümanlar tarafından nasıl anlaşılması gerektiği üzerinde durdu. Sıkça tartışılan bir mesele olan Kadere İman konusunun Kur’an’daki ayetlerde geçmediğini belirtti. Konu ile ilgili ayetleri sıralayan Beyazyüz, Nisa suresi 136. ayeti:
“Ey iman edenler! Allah'a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği Kitap’a ve daha önce indirdiği kitaba iman (da sebat) ediniz. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve kıyamet gününü inkâr ederse tam manasıyla sapıtmıştır.”
Akabinde de Bakara suresi 177. ayeti, belirttiği tezin temel dayanağı olarak dinleyicilere sundu. Beyazyüz konuşmasına kader ve özgürlük kavramlarını irdeleyerek devam etti ve bu iki kavramın kimileri tarafından yanlış algılandığını, yanlış algılar sonucu toplumsal bazı sorunlara sebebiyet verdiğini belirtti.
Allah Katında Torpilli Olanlar
Konuşmasının devamında Beyazyüz, Allah’ın insanları yaratırken onlara şeref ve izzet verdiğini, insanları diğer varlıklardan üstün kıldığını ve onlardan, Allah’tan başkasına kulluk etmemeleri gerektiğinin altını çizdi. Bu bağlamda Allah’ın hiçbir kuluna zulmetmeyeceğini ve ancak herkese çalıştığının hakkının verileceğini belirtti. Ne Ümmet-i Muhammed’e ne Ümmet-i Musa’ya ne de Ümmet-i Nuh’a Allah katında hiçbir torpilin yapılmayacağını ancak herkese çalıştığının hakkının verileceğini vurguladı. Allah katında torpilli olanın ise Allah’a hakkıyla kulluk edenlerin, iyiliği ve hayrı şiar edinenlerin ve bu yolda zikri geçen Peygamberlerin getirdiklerine tabî olanların olacağını belirtti. Ancak Allah’ın müminleri asla zelil duruma düşürmeyeceğini, onların mükâfatlarının diğer dünyada verileceğini ve bu dünyada da çalıştıklarının hakkını alacaklarını, gizli ya da açık yardımlarla Allah’ın bu kullarına yardım edeceğini belirtti. Bedir’de, Hendek’te Müslümanlara gizli ordularla yardım eden yüce Allah’ın, bugünlerde Amerika’ya, Rusya’ya, İsrail’e karşı bizlere, Allah’ın nurunu yaymayı şiar edinen müminlere yardım edeceğini belirtti. Beyazyüz konuşmasını şu ayetle süsledi: “Peygamber, Rabbi'nden kendisine ne indirildiyse ona iman etti. Müminlerin de hepsi Allah'a, meleklerine, kitaplarına ve peygamberlerine iman ettiler. "Biz Allah'ın peygamberleri arasında ayırım yapmayız, duyduk ve itaat ettik. Ey Rabbimiz, bağışlamanı dileriz, dönüş ancak sanadır." dediler.(Bakara 285)
Bizlerin yapmamız gereken en önemli nokta ise toplumsal şahitliğimizi yerine getirmemiz gerektiği ve bu yolda zorluklarla karşılaşsak bile net kimliğimizden taviz vermememiz gerektiğinin altını çizdi. Beyazyüz gençlere hitaben, insanları hak din olan İslam’a çağırmamız gerektiği, sürekli iyi işler peşinde koşmamız gerektiği ve Müslüman kimliğinden zerre kadar taviz vermememiz gerektiğini ve bu yolla vaad edilen adn cennetlerini bu yolla hak edeceğimizi belirtti. Abdulhekim Beyazyüz konuşmasını Fussilet suresinin şu ayetiyle sonlandırdı: “İnsanları Allah'a çağıran, iyi iş yapan ve ‘Ben Müslümanlardanım’ diyenden daha güzel sözlü kim olabilir?”(Fussilet33) Program soru cevap faslından sonra sona erdi.
Son
Bu yıl yedincisi düzenlenen Üniversiteliler Buluşuyor programı Abdulhekim Beyazyüz’ün sunduğu konferansın ardından, birbirleriyle vedalaşan katılımcılar okudukları üniversitelerin bulunduğu şehirlere doğru yola koyuldular. Farklı bölgelere doğru yola çıkan katılımcıların bir kısmı Kastamonu’yu, diğer bir kısmı da Safranbolu’yu gezerek buluşmayı sona erdirdiler.
Buluşmanın önceki günleri ile fotoğraf galerisine ait haber linkleri aşağıdadır:
https://www.haksozhaber.net/ozgur-der-universite-gencligi-kastamonuda-bulustu-528g.htm
https://www.haksozhaber.net/universiteliler-bulusmasinda-3-gun-60341h.htm
Haber: Furkan Kılıç
Fotoğraf: Atalay Uğurlu