Kimi “Rus turizmi nasıl kurtulur?” sorunuyla meşgul kimi de “Ayçiçek yağı yüklü gemiler gelse bile Türkiye’yi iki ay idare eder mi?” gibi kılçıklar atarak kamuoyunun kafasını meşgul etmekle. Koskoca bir ülke barbarca işgal ediliyor, milyonlarca insan bulundukları şehirlerde ya kuşatılmış ya da bir başka ülkeye sığınmak üzere yollara düşmüşken Türkiye’de kamuoyunu böylesi pespaye ve art niyetli konularla meşgul edenlerin sayısı hiç de az değil. Taşrada, mahrumiyet bölgelerinde, etnik veya mezhebi azınlıkların yoğunlaştığı banliyölerde değil bizzat Moskova’da, Kremlin Sarayı’nın önünde Rusya’nın işgal politikalarını reddeden, Putin ve kurmay kadrosunun saldırgan ve yıkıcı ideolojilerini protesto eden birey, grup ve kitlelerin muhalefeti bu savaşı Rusya’nın kaybettiğinin, kaybedeceğinin göstergesidir. Velev ki; bir baştan diğerine Ukrayna coğrafyasına hâkim olsa, Kiev’e kukla bir hükümet atamaya muktedir olsa bile Rusya bu gayrı meşru savaşı kaybetmeye mahkûmdur.