Ersin Çahmutoğlu / AA Analiz
Twitter'ın "sana özel" dayatmaları ve algı operasyonları
1 • Ocak 2023 sonrası gelen yeni politikalar neyi hedefliyor?
Elon Musk, Twitter'ı satın aldıktan sonra şirketi adeta yeniden inşa etti. Bu süreçte idari birimlerle birlikte Twitter'ın bel kemiğini oluşturan ve nitelikli personelin bulunduğu kritik teknik birimler de değişime uğradı. Bu değişimler, makine öğrenmesi (ML), yapay zeka (AI) ve algoritmalar gibi önemli bileşenleri de kapsadı. Özellikle 2023'ün ilk aylarından itibaren değişen politikalar ve algoritma sistemlerinin yeniden dizayn edilmesi, bugün de devam eden bazı tartışmalara yol açtı. Özellikle Türkiye'de ve dünyada milyonlarca kullanıcı aynı şikayeti dile getirerek takip etmediği hesapların ve ilgi duymadığı içeriklerin neden ana sayfalarına düştüğünü sorguluyor.
Algoritmalar, Twitter'daki kullanıcıların ve içeriklerin öne çıkıp çıkmamasını doğrudan etkiliyor. En küçük müdahalelerle bile pek çok konunun manipüle edilebileceğini gördük. Özellikle Aralık 2022’nin ortalarından itibaren başlayan "Twitter Files" ifşalarının verdiği bilgiler sayesinde, algoritmalarla nasıl oynandığı ve bunların nelere sebep olduğu net biçimde ortaya çıktı. Musk'ın 2023 sonrası "yeniden dizayn" için attığı adımlardan sonra Twitter'da kullanıcıların karşısına çıkan içerikler de değişmeye başladı.
Twitter'ın resmi açıklamalarında belirttiği üzere, yeni politikalar sonrası tekrar dizayn edilen algoritmalar bize hangi içerikleri göstermek istiyorsa onu görüyoruz. Twitter bu konuda seçimi bize bırakmıyor ve kendi karar veriyor. Bu politikaların esas hedefi, platformda en çok tartışılan ve etkileşim alan konuların ve içeriklerin ilgili ülkedeki tüm kullanıcıların karşısına çıkarılması olarak ifade edilebilir.
Burada esas tartışma algoritmaların nasıl belirlendiği üzerinedir. Uzmanlara göre Twitter, "kara kutu" adı verilen algoritmalar kullanıyor. Bu ise algoritmaların iç işleyişinin kullanıcılardan gizli tutulduğu anlamına geliyor. Platformda, ana sayfamızdaki içeriği "belirli sinyallere" göre sıralayan bir makine öğrenimi (ML) söz konusu. Bu sinyallerin ne olduğunu henüz bilmiyoruz. Hatta Twitter mühendisleri bile tam olarak ne olduğunu çözebilmiş değil. Belki de esas tartışılması gereken nokta burası. Çünkü bu durum bir "operasyona" işaret ediyor.
2 • Twitter bir "algı operasyonu aracı" olarak mı kullanılıyor?
Son günlerde Twitter'da pek çok kişinin dile getirdiği "siyasi algı operasyonu" iddialarının temel dayanağı, kullanıcıların takip etmediği kişilere ait içeriklerin sürekli karşılarına çıkmasıdır. Buna dair çok sayıda komplo teorisine varan ifadeler ve spekülasyonlar mevcut. Twitter'daki bu rahatsız edici duruma neden olan esas faktör algoritmalardır. Söz konusu algoritmalar, sadece Twitter yönetiminin müdahale edebileceği ve üzerinde oynayabileceği bir yapıdır.
Daha fazla detay için platformun kendi açıklamalarını incelediğimizde Twitter, karşımıza çıkardığı siyasi tweetler için "Gösterilen içerikler, Twitter'da gerçekleşen sohbetlerin hacmine ve uygunluğuna dayalıdır. İnsanların o konuyla ilgili tweetleri ne kadar tweetlediğine, retweet ve beğeni yaptığına ve yanıtladığına bakarız." şeklinde bir açıklama yapıyor.
Bu açıklamadan şunu net olarak çıkarabiliriz; bir Twitter kullanıcısı, herhangi bir siyasi parti hakkında olumlu veya olumsuz tweet attığında veya başka tweetlere yorum veya retweet yaptığında, algoritma bunu kişinin ilgi duyduğu konu olarak görüyor. Dolayısıyla o kişinin ana sayfasında bu siyasi partiyle ilgili olumlu veya olumsuz tweetler gösteriliyor. Söz konusu içeriklerin tamamını, yakın zamanda hizmete sunulan "sana özel" başlığında görüyoruz.
Twitter'ın buradaki içerikleri nasıl belirlediğinin cevabı sadece algoritmalardan ibaret değil. Bu hususta kurumun açıklamasına baktığımızda "Twitter'da "Sana özel" sekmesi, takip ettiğiniz hesaplara veya ilgilendiğiniz konulara dayalı tweetleri size gösterir. Buradaki tweetler teknik olarak belirlediğimiz bir "sıralama ve sinyal algoritması" sonucunda gösterilir…" ifadesini görüyoruz. Twitter, bu açıklamadan sonra "bize özel tweetleri" ile ilgili olarak "Tweetleri, ne kadar popüler olduğu ve ağınızdaki insanların onunla nasıl etkileşimde bulunduğu gibi çeşitli sinyaller kullanarak seçiyoruz. Bu, bazen takip etmediğiniz hesaplardan tweetler göreceğiniz anlamına gelir…" açıklamasını yaparak "bize özel tweetleri" nasıl belirlediklerini de anlatıyor.
Bu açıklamalardan anlaşıldığı üzere Twitter, kullanıcılarına sormadan ve onlardan onay almadan, kendi ifadesiyle "sinyal sıralama ve algoritmalar" üzerinden istediği içeriği karşımıza çıkarıyor. Bunu yaparken de belirli konuları otomatik olarak takip ettiriyor. Yani bizim bilgimiz dışında, belirli konuları kendisi seçerek önümüze çıkarıyor. İşte bu noktada akla gelen soru, kullanıcıların ne gibi adımlar atabileceğidir.
3 • Dayatma içeriklere karşı kullanıcılar neler yapabilir?
Twitter'ın bu dayatmalarına karşı her kullanıcının uygulayabileceği bazı ayarlar mevcut. Platformda güncellenen algoritmaların bizim için otomatik olarak belirlediği konuları ve ilgi alanlarını devre dışı bırakabiliyoruz. Ancak bu ayarlar sonrasında dayatma içeriklerden tamamen kurtulacağımızın garantisi olmadığını belirtmekte fayda var.
Bu ayarları uygulamak için öncelikle Twitter uygulamasında yer alan "Ayarlar" kısmından "ilgi alanları ve konular" bölümüne mutlaka bakmak gerekiyor. Orada göreceğiniz ve sizin adınıza seçilmiş olan konulardan habersiz olabilirsiniz. Buradaki liste oldukça uzun. Siyasetten sanata, spordan teknolojiye kadar, Twitter'ın otomatik olarak seçtiği ve işaretlediği her konuyu devre dışı bırakabilirsiniz. Tavsiye edilen konular ve ilgi alanları başlıklarını özellikle incelemek gerekiyor.
Diğer taraftan, Twitter ayarlarından bazı kelimeleri sessize almak mümkün. Sessize alınan kelimelerin geçtiği hiçbir içerik karşınıza çıkmayacaktır. Bu ayarı yapanların çoğu, rahatsız olduğu içeriklerin büyük bölümünden kurtulduğunu belirtiyor. Ayarları tek tek uygulama noktasında burada paylaşılan adımlar izlenebilir.
Görüldüğü üzere, Twitter'ın yeni politikaları ve algoritmaların dayatma içerikleri, kullanıcıların manipüle edilmesi ve etki operasyonuna maruz kalmaları noktasında kritik öneme sahip. Bu hususta, başta Twitter olmak üzere pek çok sosyal medya platformunda yürütülen dezenformasyon faaliyetlerini de vurgulamak gerekir.
Geçtiğimiz haftalarda ortaya çıkan bir skandal sonucunda, "robot ağ/avatar" ordusuyla bir ülkede siyasetin Twitter üzerinden dizayn edilebileceğini net olarak gördük. Bot hesapların daha gelişmiş versiyonu olan yüz binlerce robot ağlarının, dezenformasyon makinesi olarak sistematik faaliyetler yürüttüğü ortaya çıktı. Siber alanda, bilgi operasyonları (IO) adını verdiğimiz ve gelecekte pek çok devlet için önemli tehditlerin başında olacak "gelişmiş çevrimiçi etki operasyonları", özellikle seçimlere doğru giden Türkiye'de de yeni tartışmaları beraberinde getirecek.
[Siber istihbarat, siber silahlar ve devlet destekli (state-sponsored) siber operasyonlar konularında çalışmalar yapan Ersin Çahmutoğlu, ADEO Cyber Security şirketinde siber güvenlik uzmanı olarak görev yapmaktadır.]