Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'nde (AKPM) Almanya, Fransa ve İtalya'yı temsil eden milletvekilleri, Avrupa'nın göçmen krizi karşısında geçici önlemler almasını eleştirerek, Türkiye gibi yüksek miktarda mülteci kabul eden ülkelere teşekkür etmekten fazlasının yapılması çağrısında bulundu.
Almanya Hristiyan Birlik Milletvekili Tobias Zech, Die Linke Milletvekili Andrej Hunko, Fransa Sosyalist Parti Senatörü Josette Durrieu ve Per l'Italia Grubu Milletvekili Milena Santerini, AA muhabirine AKPM'nin Yaz Genel Kurulu kapsamında Afrikalı ve Suriyeli mülteci krizini değerlendirdi.
AKPM'nin Haziran ayı başında Gaziantep ve Kilis'teki Suriyeli mülteci kamplarını ziyaret eden heyetinde yer alan Zech, Hunko ve Durrieu yaptıkları değerlendirmelerde, Avrupa Birliği'nin (AB) Türkiye'nin yükünü paylaşma konusunda daha somut adımlar atması gerektiğine işaret etti.
Tobias Zech, Türkiye'deki kampların hizmet seviyesinden oldukça etkilendiğini belirterek, "Avrupa, Suriyeli sığınmacılar konusunda harekete geçilmesini söylüyor, Türkiye'ye teşekkür ediyor fakat bundan daha fazlasını yapmalı" dedi.
AB'nin Türkiye'ye ilk olarak maddi yardımda bulunması gerektiğini vurgulayan Zech, ilerleyen aşamalarda kamplarda eğitim hizmetlerinin sağlanması konusunda da destek olunması tavsiyesinde bulundu. Zech, Suriyeli sığınmacı meselesi konusunda Avrupa düzeyinde ortak bir politika izlenmesi gerektiğine dikkati çekti.
Suriye'deki savaşın ve göç meselesinin AB için arka planda kaldığını ifade eden Zech, "AB'de daha fazla Suriyeli sığınmacıyı kabul etmek için siyasi istek var fakat öncelik Afrikalı göçmenler meselesi" diye konuştu.
Zech, Türkiye'yi ziyareti sırasında Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin'le konuşmasına atıfta bulunarak, "Gaziantep Belediye Başkanı gelen tüm heyetlerin oldukça etkilendiğini ve bu yükün nasıl altından kalktıklarını sorduğunu fakat ziyaret sonrası kimsenin bir kez bile aramadığını belirtti" dedi.
Zech, AB'nin göçmen meselesi konusunda dağınık ve verimsiz bir politika izlediğini söyledi.
"Sorunun aslına inmemiz lazım"
Andrej Hunko da Türkiye'de kampların hizmet seviyesi dışında insanların misafirperverliğinin de Suriyeli mültecilerin ülkedeki ikametlerini kolaylaştırdığına değindi. Hunko, AB'nin geçen hafta insan tacirlerine karşı aldığı sert önlemleri hatırlatarak, "AB, göçmenlere karşı geri itme politikası uyguluyor, Suriye'deki savaşı ve sığınmacı krizini görmezden geliyor" ifadelerini kullandı.
Hunko, daha fazla Suriyeli mülteci kabul etme meselesi dışında Suriye'de iç huzuru tekrar sağlayacak koşulların tartışılması gerektiğini vurguladı. "Suriyeli sığınmacıları kabul etmekten öte sorunun aslına inmemiz lazım. Suriye'ye barış gelmedikçe sığınmacı sayısı artacak" diyen Hunko, AB nezdinde Suriye'nin gündem dışı kalmasının ardında savaşa karşı uygulanan uluslararası politikaların başarısızlığının yer aldığını ifade etti.
"AB içine kapanmamalı"
Josette Durrieu, mülteci akınına maruz kalan ülkelerin ancak maddi imkanları çerçevesinde önlem alabildiğini ifade ederek, "Göçmen krizinde asıl sorun önlemlerin doğaçlama ve geçici süreyle alınıyor olması. BM'nin ülkeleri desteklemek yerine inisiyatif alması ve mülteci haklarını tanımlaması gerekir" diye konuştu.
(AA)