Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını kabul edilemez olarak nitelendirdi.
İsrail'in gece-gündüz demeden, iftar, sahur sofralarındaki halka yönelik saldırılar gerçekleştirdiğini ifade eden İşler, bu duruma tepki göstererek, "Acımasız ve gerekçesiz bu saldırıları şiddetle kınıyorum" diye konuştu.
İşler, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını son yıllarda aralıklarla devam ettiğini belirterek, "Eften püften sebeplere dayanarak bir takım acımasız saldırılar oluyor ve orantısız güç kullanılıyor. 'Evlerinizi boşaltın bombalayacağız' denilerek insanlar evlerinden çıkarılıyor" ifadesini kullandı.
Yüzlerce sivilin hayatını kaybettiği saldırılara uluslararası toplumun sessiz kaldığını vurgulayan İşler, şunları söyledi:
"Ölenlerin çoğu kadın ve çocuk. Ölen Filistinli, Müslüman olduğu zaman bütün dünya sessiz kalıyor. İslam dünyası da gerekli tepkiyi vermiyor. Bundan dolayı da İsrail pervasızca, batıdan ve ABD'den aldığı destekle bu zulümlerini, katliamlarını sürdürüyor. Adeta bir devlet terörü estirerek Gazze'ye saldırıyor. İnsanlar evlerini terk etmek durumunda kaldı, ev yıkıldı, çok sayıda yaralı var. Gıda ve ilaç sıkıntısı çekiliyor. Yıllardır Gazze abluka altında. Gazze'ye giriş kapıları kapalı. Şu an o kapılardan ne gıda ne de diğer insani yardımlar içeri alınabiliyor."
Her gün üç bin paket
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla Türkiye'nin Gazze'ye yardım elini uzattığını vurgulayan İşler, "TİKA olarak Gazze'de iç piyasadan temin ettiğimiz malzemelerle 15 bin paket hazırlatıldı. Pazartesiden itibaren her gün 3 bin paket dağıtılıyor" diye konuştu.
Paketlerin dağıtımı konusunda önceliği evlerini terk etmek zorunda kalan ailelere verdiklerini ifade eden İşler, "Bir ailenin aylık ihtiyacını karşılayacak büyük paketler hazırlandı. Hafta sonuna kadar, planlanan bu yardım paketi dağıtımı tamamlanmış olacak. Ayrıca 200'e yakın medikal malzemede sıkıntılar tespit edildi. Yine bunlar da temin edilip hastanelere bu yardımlarda bulunuyoruz" bilgisini paylaştı.
Cebelliye'de su sıkıntısının giderilmesi için gerekli olan 4 jenaratör ihtiyacının da karşılandığını belirten İşler, "İnsani bakımdan gıda, ilaç, teknik donanım, malzemeler TİKA tarafından sağlayıp Filistinlilerin yaralarına merhem olma gayretini sürdürüyoruz" dedi.
Bazı sivil toplum kuruluşlarının da yardım faaliyetlerinde bulunduğunu belirten İşler, yardımların Gazze'ye ulaştırılması konusunda sıkıntı olduğunu söyledi. İsrail'in Gazze'ye dışarıdan malzeme girişine izin vermediğine dikkati çeken İşler, "Ama TİKA'nın orada koordinatörlüğü ve personeli olduğu için hızlı bir şekilde harekete geçildi ve Türkiye olarak bu zor günlerde Filistinli kardeşlerimizin yanında yer aldık" diye konuştu.
Uluslararası topluma çağrı
İsrail'in baskılarından dolayı Gazze'nin "açık hava hapishanesi" olduğunu söyleyen İşler, şunları kaydetti:
"Refah Sınır Kapısı'nın kapatılması Gazzeliler için bir zulümdür, haksızlıktır. Sisi döneminde bu kapı tamamen kapatıldı. Zaman zaman açıldığı oluyor ama İsrail hükümetiyle birlikte hareket edilmesiyle Gazze'deki kardeşlerimiz bu açık hava hapishanesine hapsolmuş durumda. Bu yolların kapalı olmasını bizim kabul etmemiz mümkün değil. Mavi Marmara olayından sonra İsrail ile ilişkilerin normalleşebilmesi için Türkiye olarak üç şart ileri sürmüştük. Bunlardan birisi özürdü, bu gerçekleşti. Diğeri tazminat konusu, onda da belli bir aşamaya gelindi. Üçüncü şartımız ise Gazze'ye uygulanan ablukanın kaldırılması konusuydu. Bu aynı zamanda bizim izlemiş olduğumuz insan odaklı dış politikanın da en önemli göstergesidir. Diğer iki şart Türklerle doğrudan ilgisi olan şartlardı, üçüncüsü ise Gazze'deki kardeşlerimizin bu açık hava hapishanesinde yaşamaya mahkum edilmesinin kabul edilemez olduğunun göstergesi. Bundan dolayı buna son verilmesi konusunda talebimiz oldu. Maalesef İsrail bildiğini okumaya devam ediyor, Gazze'de acılar yaşanmaya devam ediyor."
"İsrail tek taraflı başlattığı saldırıları yine tek taraflı olarak durdurabilir" ifadesini kullanan İşler, ateşkesin sağlanması konusunda uluslararası toplumun da üzerine düşeni yapması gerektiğini söyledi.
(AA)