Türkiyede siyaset: AK Parti ve HAS Parti

Ali Ünal

Geçen hafta bu sütunda ifade edildiği gibi, AK Parti, HAS Parti ve BBP, seçmen tabanının en az % 80'inin oyunu alabilir ve birbirlerini dengeleyerek, birbirlerinin açıklarını kapatarak, birbirlerinin alternatifi olarak, birbirleriyle rekabet ederek değil, hayırlarda yarışarak Türk siyasî hayatına yön verebilirler.

Bunun birinci şartı, samimiyet ve ülke-millet menfaatlerini siyasî ve şahsî çıkarların her zaman önünde tutabilmektir. Hem bunun hem de siyasette başarılı ve ülkeye gerçekten hizmet edebilmenin daha başka bazı önemli şartlarını da şöyle sıralayabiliriz: (1) Dürüstlük ve güven verici olmak; (2) Partizanlıktan kaçınmak; (3) İl ve ilçe teşkilatlarının partileri çok iyi temsil etmesi ve halk tabanında tutulması; (4) Makamları menfaat ve kazanç değil, hizmet vasıtası olarak görmek; (5) Bal tutarken parmak yalamamak; (6) Aile ve yakınları siyasetten ve makamlardan uzak tutmak; (7) Tayinlerde samimiyet ve liyakati esas almak, kayırma yapmamak; (8) Her ne olursa olsun kavgacı tavırdan ve kavga üslûbundan uzak durmak; (9) Türk siyasî hayatını ve hakimiyeti asker dahil kendisi ve ideolojisi için çalışan bürokrasinin elinden almak ve liyakat esası üzerine oturtmak; askeri ve askerdeki eğitimi yeniden yapılandırmak; askeri Türk milleti ve halkının içinde bir unsur haline getirip, itibarını iade etmek; (10) Yakın, orta ve uzak vadeli alternatifli planları bulunmak; (11) İyi niyetli tenkitleri dinlemek, sadece parti mensuplarına ve partiyi tutanlara dayalı değil, geniş tabanlı bir istişare üzerinde yürümek.

Bugün bazı yazarlar, ısrarla Türkiye'de bir sol partinin eksikliğinden söz ediyorlar. Türkiye'de bilinen niteliğiyle ve İslâm'la ve halkın hissiyatıyla yakından teması olmayan hiçbir sol hareket başarılı olamaz. AK Parti ve HAS Parti gibi partiler, paylaştıkları değerler itibarıyla bir sol partiden bekleneni halkın da tasvip edeceği şekilde çok daha iyi yerine getirebilirler. Bu bakımdan, en azından şu anda HAS Parti, Türkiye'deki muhalefet boşluğunu gayet iyi doldurabilir. AK Parti'nin sekiz yıl içindeki önemli başarılarına rağmen, Türkiye'nin mevcut şartlarda hem iktidar partisini, iktidara gelecek herhangi bir partiyi ülke ve millet yararına daha öte başarılara yöneltecek, hem de muhalefet zemininin üzerine oturacağı çok önemli meseleleri var. Meselâ:

Ahlâk ve maneviyat sahasında tehlikeli erozyonlar yaşanıyor. İnsana ve insan yetiştirmeye yatırım yapılamıyor ve içtimaî değerler boşluğunda nesiller gittikçe yozlaşıyor. Millî Eğitim, özellikle bu çerçevede ve ayrıca öğretim sahasında baştan sona gözden geçmeyi bekliyor. Din ve vicdan hürriyetine tam saygı, herkesin başkasını aşağılamadan kendisini ifadesine imkân tanıma ve özellikle yayınlarda, medyada dinî-millî değerleri aşındırmaktan, yalandan, şahıs ve grup çıkarları gözetmekten kaçınmak gerekiyor. Ekonomi, küresel ekonomiyle entegrasyon politikaları karşısında üretim ve üretimde fırsat eşitliği, dağılımda ve tüketimde adalet, ayrıca, şefkat ve merhamet temelleri üzerinde denge kurabilmeyi, bu arada bilhassa tarım ve hayvancılık sahasında bütünüyle ele alınmayı, ayrıca fakirlerin bu temeller üzerinde ve onlara sermaye ve iş sağlayarak gözetilmesini bekliyor. Çok ciddî bir şehirleşme politikası, kalabalık şehirlerin nüfusunu geriye göçle azaltma ve boşalmış Anadolu'yu yeni baştan iskân gerekiyor. Alevîleri ve Kürtleri yaratılıştan olan etnik farklılıkları inkâr da, idealize de etmeden, ayrıca etnik ve inanç temelinde ayırıcı kimlikler değil, ortak millî, vatanî ve kaderî temeller üzerinde kucaklama acil bir görev olarak bekliyor. Dış politikada bağımsızlık ve daha öte kalıcı başarılar için bilhassa silah sanayiinde yeterli hale gelme olmazsa olmaz bir şart olarak duruyor.

Bunlar ve bunlar gibi temel meselelerimiz konusunda en başarılı politikaları üretebilecek partiler, şu anda AK Parti, HAS Parti ve BBP'dir. Bu partileri hayırlarda yarışma bekliyor.

 ZAMAN