Davutoğlu, İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlenen, “Suriye'ye ve Bölgesine Destek” başlıklı donörler konferansının kapanışında yaptığı konuşmada, Suriyelilerin Londra ve Cenevre konferanslarından iki mesaj beklediğini belirterek, “Bunlardan biri insanî, diğeri ise siyasî mesaj. Bugünkü insanî mesaj, umut mesajıdır. Dünya liderlerinin Suriyelilerin yanında olduğunu gösteriyor. Ancak Cenevre'den gelen mesaj umut verici değildi. Çünkü görüşmeler, Suriye'deki durumdan dolayı devam edemedi.” diye konuştu.
“Türkiye’deki Mülteci Sayısı Her Gün Artıyor”
“Bir dahaki sefere Cenevre görüşmelerinden sonuç çıkmazsa gelecekte daha çok donör konferansları yaparız ve bu çözüm de olmaz.” diyen Davutoğlu, Türkiye'de bugün 2 milyon 541 bin 897 Suriyelinin bulunduğunu söyledi. “Ancak yarın, Halep'teki durumdan dolayı 10 bin kişi daha gelebilir.” ifadesini kullanan Davutoğlu, her gün sayının arttığını dile getirdi.
Türkiye'nin Suriyelilere eğitim ve iş imkânları sağladığına işaret eden Davutoğlu, bu kişilerin Türkiye'deki tüm hastaneleri de kullanabildiğini anlattı. Türkiye'de doğan Suriyeli çocukları, kendi çocukları olarak gördüklerini belirten Davutoğlu, “Sâdece kamplardakiler için 10 milyar dolar harcadık. Bugün bu konferansta toplanan bağış miktarına bu denk geliyor. Maliyeti ne olursa olsun, Türkiye'nin kapıları tüm Suriyelilere açık olacaktır. Açık kapı politikamıza devam edeceğiz. Çünkü kalbimiz bütçemizden daha büyük.” şeklinde konuştu.
“Halep'te Yapmak İstedikleri, Madaya'da Daha Önce Yaptıklarıdır”
Halep'te yaşananların endişe verici olduğuna dikkat çeken Davutoğlu, şöyle devam etti:
“Son üç günde Rus savaş uçakları, Halep'i bombaladı ve alandaki rejim güçleri ve rejimin yanında yer alan yabancı savaşçılar Halep'e saldırdılar. Böylece Türkiye ile Halep arasındaki insanî koridor kapandı. 300 bin kişinin yaşadığı Halep'e Türkiye'den giden insanî yardım kesildi. Türkiye ile Halep arasındaki bu insanî koridor, Rus savaş uçaklarının da desteğiyle yabancı savaşçıların ve rejim güçlerinin işgali altındadır. Bugün Halep'te yapmak istedikleri, Madaya'da daha önce yaptıklarıdır. Abluka ve açlığa mahkûm etmektir. Bu sabahtan beri 10 bin sığınmacı sınırımıza gelmiştir. 30 bin yeni sığınmacı da çadır kamplardan kaçmıştır ve Türkiye'ye doğru hareket etmektedir. Türkiye ile Halep arasındaki insanî koridor olmazsa, BM Güvenlik Konseyi ve hepimiz bu insanî felaketten sorumlu olacağız. Kimse de Suriye muhalefetini tekrar Cenevre görüşmelerine gelmeye ikna edemez. Son iki hafta boyuncu Suriye muhalefetini Cenevre'ye gitmeye ikna etmekte zorlandık. Ama bu sefer işimiz daha da zor olacaktır. Bütün dünya liderlerini, bu insanî krizin kök nedenleriyle, vahşi rejimle, vahşi terör örgütü DAEŞ'le ve onlara destek verenlerle mücadele etmeye çağırıyorum.”.
AA