Türkiye batmıyor ama güllük gülistanlık da değil!

Türkiye’de adaletten ekonomiye neredeyse her konuda problemler artmaya devam ediyor. İktidar ve muhalefet ise bu durumlara çözüm üretmekten oldukça uzak görünüyor.

Hakan Albayrak Karar’daki köşesinde “Madalyonun öbür yüzü” başlıklı yazısı ile iktidar ve muhalefetin bulunduğu pozisyonları yorumluyor.

“Bazı kamuoyu araştırmalarına göre AK Parti’nin oyları %33-34’e, MHP’nin -bence İYİ Parti sahneye çıkalı beri ezici çoğunluğu AK Parti kökenli seçmenlerden gelen- oyları %8’e kadar geriledi.

Cumhur İttifakı’nı daha iyi durumda gösteren araştırma sonuçları da var ama onlarda da iktidar genellikle diken üstünde görünüyor.

‘Anket değil toplum mühendisliği! Yalan söylüyorlar! Propaganda yapıyorlar! Cumhur İttifakı kaya gibi sağlam duruyor, seçimleri rahat kazanır’ deyip geçmesin kimse.

Unutmayalım ki enflasyon ve faizin şimdikinden düşük, işçi ve memurların alım gücünün şimdikinden belki %50 fazla olduğu, hürriyet ve adaletin de daha iyi bir manzara arz ettiği Haziran 2015’deki seçimlerde AK Parti %41’de kalmıştı.

O zamanki kayıp Kasım 2015’de yeniden seçimlere gidilerek ziyadesiyle telafi edilebildi ama yeni sistemde böyle bir telafi imkânı yok.

Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybettiniz mi geçmiş olsun.

***

Geçen yazımda bardağın sadece boş tarafına bakan muhalifleri eleştirmiştim.

Bardağın sadece dolu tarafına bakan AK Partililerin tavrı da yadırgatıcı.

Türkiye batmadı ve batmıyor ama güllük gülistanlık da değil.

Adaletin yaralı olduğu yakıcı bir gerçek.

Kamunun yer yer israf, yolsuzluk yahut usulsüzlük veya iş bilmezliklerle zarara uğratıldığı yakıcı bir gerçek.

Pek çok insanımızın geçim sıkıntısından bunaldığı yakıcı bir gerçek.

AK Parti seçmenlerinin hatırı sayılır bir kısmını yeni arayışlara yönelten bu meseleleri görmezden gelmek veya yeterince önemsememek, dahası bu meselelere dikkat çekip ‘Yolun başındaki iddialarımızı hatırlayalım ve onları ihya edelim’ diyen dostlara hain muamelesi yapmak müthiş bir aymazlıktır.

“Eski Türkiye’de bu işler daha kötüydü” argümanına sarılmak da öyle.

Memlekete geçen büyük hizmetlerinin AK Parti’ye sonsuz kredi sağladığına inanmak da.

“PKK işbirlikçileriyle iş tutan Zillet İttifakı” gibi söylemlerden medet ummak da.

AK Parti böyle söylemlere çokça tevessül ettiği son mahalli seçimlerde İstanbul ve Ankara’yı CHP’ye kaybetmedi mi?

***

CHP’nin oyları yerinde sayıyorsa da CHP öncülüğündeki muhalefet blokunun mecliste Cumhur İttifakı çoğunluğunu sona erdirme ve cumhurbaşkanlığı seçimini CHP’li Ekrem İmamoğlu yahut Mansur Yavaş’ın kazanma ihtimali var.

İYİ Parti lideri Meral Akşener de -partisinin oylarını fersah fersah geçen popülaritesiyle- güçlü bir cumhurbaşkanı aday adayı.

“Nasıl olur? Onların vizyonu Türkiye’nin hakkını vermeye yeter mi? Millet bu eksikliği görmez mi?” diyebilirsiniz ama -tekrarda fayda var- Haziran 2015 seçimlerinde AK Parti %41’de kalmış ve hükümeti kuracak çoğunluğu sağlayamamıştı; CHP’yi ve o zamanlar kesif AK Parti düşmanı olan MHP’yi cebinden çıkartacak vizyonuna rağmen.

***

Millet İttifakı’na yöneltilen ‘AK Parti iktidarını kınamanın ötesine pek geçemiyor; neyi nasıl düzelteceğini veya daha iyi yapacağını sarih bir şekilde ortaya koyamıyor’ eleştirisi haklı.

Ama AK Parti de muhalefetin eksiklerini ve yanlışlarını vurgulamaktan ziyade kendi eksiklerini ve yanlışlarını gidermeye, doğrularını da beslemeye ve çoğaltmaya yoğunlaşmalıdır vesselam.”

Yorum Analiz Haberleri

Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!
ABD, Suriye'deki askeri birliğini geri çekecek mi?