HAKSÖZ HABER
Cumhurbaşkanı Kays Said'in 2021'de iktidarı ele geçirmesinden bu yana Tunus’ta işler yolunda gitmiyor. Said’in talebi üzerine düzenlenen erken seçimde seçime katılım %8,8 gibi çok düşük bir seviyede kaldı.
Tunus'ta muhalefet koalisyonu, Cumartesi günü düzenlenen parlamento seçimlerinde rekor düzeyde düşük bir katılım gerçekleşmesinin ardından “meşruiyetini kaybettiğini” iddia ederek Cumhurbaşkanı Kays Said'i koltuğu bırakmaya davet etti.
İslamcı Ennahda hareketini de içeren Kurtuluş Cephesi olarak bilinen muhalefet koalisyonu, Said'i istifaya ve halkı da yeni cumhurbaşkanlığı seçimleri talep etmek için "kitlesel protestolar ve oturma eylemleri" yapmaya çağırdı.
Kurtuluş Cephesi lideri Necib Çebi, "Bugün olan şey bir deprem. Bu andan itibaren Said'i gayri meşru bir başkan olarak görüyoruz ve bu fiyaskosunun ardından istifasını talep ediyoruz" dedi.
Seyyar satıcılık yapan üniversite mezunu Muhamed Buzizi'nin görevli memurların kendisini hedef almasının ardından sinirlenerek kendini yakmasının ardından halkın tepkisi yönetime karşı belirginleşti. Kitlesel gösterilerin gerçekleştiği ve Arap Baharı olarak adlandırılan protestolar diktatör Zeynel Abidin bin Ali’nin saltanatına son verdi.
Eylemlerin üzerinden 12 Yıl geçerken Kays Said kendi diktatoryasını ilan ederek Tunus meclisini feshetti. Muhaliflerine siyasi yasaklar getiren ve yargıya olan etkisiyle Tunus siyasetini çıkmaza sokmaya çalışan Said’in erken seçim kararıyla istediğini alamadığı görülüyor.
Tunus Seçim Komisyonu, oy sandıkları kapatıldıktan sonra yaptığı açıklamada seçim tarihinin en düşük katılım oranlı seçimlerinden birinin gerçekleştiğini belirtti.
Tunus nüfusunda 9.136.502 kayıtlı seçmen bulunurken bu rakamın sadece 803.638'inin yani %8,8'lik kısmı sandığa giderek oy kullandı. Oysa Tunus ön parlamentosu 2019'da yaklaşık %40, 2014'te ise %60'ın üzerinde katılımla gerçekleşen seçimler ile belirlenmişti.
Peki Said’in çok tartışılan ve boykot edilen seçim stratejisinde neler vardı? Eylül ortasında Kays Said tarafından çıkarılan seçim yasası değişikliğine göre, 161 milletvekili doğrudan iki turlu çoğunluk sistemiyle seçilecekti. Seçmenler parti listeleri yerine tek tek kişileri seçecekti. Sadece 122 Kadının yer aldığı son 1.055 adayın çoğunluğu kamuoyunda tanınmayan isimlerden oluşuyordu. Üstelik birçok seçim bölgesinde bir veya sıfır aday yarışa sokulmuştu.
Halkın büyük çoğunluğu seçime itiraz ederken, seçilecek kişiler hakkında da çok az şey bildiklerini ve bunun bir darbe olduğunu düşündüklerini dile getiriyor.
Said'in Tunus'u iyileştirmeye yönelik yol haritasının bir parçası olarak sunduğu parlamento seçimi, eleştirmenler tarafından tek adam yönetimini sağlamlaştırmanın son aşaması olarak görülüyor. Ayrıca ülkede zayıflamış bir parlamentoyla, “Tunus lideri”nin neredeyse sınırsız yetkilere sahip olmaya çalıştığı görüşleri hakim.
*Bu yazı Al Monitor'de Alessandra Bajec tarafından kaleme alınan 'Tunisia’s opposition calls on president to quit after low turnout election' makalesinden derlenen verilerle hazırlanmıştır.