Meclisten yapılan yazılı açıklamada, 1 Ekim 2021'in, 2019-2024 parlamento dönemi için üçüncü meclis oturumunun ilk günü olduğu kaydedildi.
Açıklamada, Cumhurbaşkanı Said'in 80. maddeyi Anayasa'ya aykırı şekilde etkinleştirmesinin reddedildiği, parlamentonun yetkilerinin dondurulması ve ardından askıya alınmasıyla ilgili tüm kararlarının geçersiz sayıldığı vurgulandı.
Meclisin açıklamasında, 117 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı'nın, Tunus Anayasası'nın fiili bir ihlali olduğu ve parlamentonun yetkilerini gasbettiği ve tüm yetkilerin tek bir kişinin elinde ürkütücü bir şekilde bir araya gelmesine neden olduğu belirtildi.
Açıklamada, Said'e kararnameyi geri çekmesi, parlamentonun yetkilerini dondurmayı kaldırması, devletin bütünlüğünü ve halkın birliğini tehdit eden tehlikeli krizden çıkış yollarını tartışmak için kimseyi dışlamayan bir ulusal diyalog başlatması çağrısında bulunuldu.
Meclisin açıklamasında, parlamentonun kapatılması ve bunun sonucunda bu kurumun hayati çıkarlarının bozulması, memur ve işçilerin mesleki görevlerini yerine getirmesinin engellenmesinden tamamen Said'in sorumlu olduğuna işaret edildi.
Tunus'ta Meclisin resmi internet sitesine erişimin engellendiği iddia edildi
Tunuslu siyasi aktivistler sosyal medya üzerinden yaptıkları paylaşımlarda, Tunus Meclisinin resmi internet sitesine erişimin engellendiğini iddia etti.
Meclisin internet sitesine erişim sağlanamadığı ancak sosyal medya hesaplarının aktif olduğu görüldü.
Konuya ilişkin siyasi partiler, milletvekilleri ve diğer yetkili makamlar henüz açıklama yapmadı.
Meclisten dün yapılan yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı Kays Said'in 80. maddeyi anayasaya aykırı şekilde etkinleştirmesinin reddedildiği belirtilmişti.
Cumhurbaşkanı Said'in parlamentonun yetkilerinin dondurulması ve ardından askıya alınmasıyla ilgili tüm kararlarının geçersiz sayıldığı vurgulanan açıklamada, Cumhurbaşkanı Said'e kararnameyi geri çekmesi ve ulusal diyalog başlatması çağrısında bulunulmuştu.
Tunus'ta ne olmuştu?
Arap Baharı'nın doğum yeri Tunus'ta, belirli aralıklarla ve farklı şiddetlerde devam eden sosyal, ekonomik, politik ve kontrolden çıkmış sağlık krizi nedeniyle Tunuslular 25 Temmuz'da kitleler halinde sokağa çıkmıştı.
Cumhurbaşkanı Kays Said, ülkenin tehlikede olduğu sırada kendisine olağanüstü yetkiler tanıyan Anayasa'nın 80. maddesini hayata geçirdiğini duyurmuştu.
Said, Meclisin çalışmalarını 30 gün boyunca durdurduğunu, tüm milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırıldığını, Başbakan'ı azlettiğini ve yeni bir başbakan atayacağını, ayrıca yolsuzluk dosyaları için kendisini başsavcı olarak görevlendirdiğini açıklamıştı.
Ülke içinde bazı kesimler Said'in bu kararını desteklerken, Meclis içindeki partilerin çoğunluğu Cumhurbaşkanı'nın bu kararlarıyla "Anayasa'yı ihlal ettiğini" belirtmiş, bazı kesimler de süreci "anayasal bir darbe girişimi" diye nitelemişti.
Tunus'ta dokunulmazlıklarının kaldırılmasının ardından bazı milletvekilleri ifadeye çağrılmış, bazıları gözaltına alınmış ve aralarında üst düzey bürokratların da yer aldığı bazı isimler hakkında ev hapsi kararı verilmişti.
Said bir aylık sürenin dolmasının ardından Meclisin çalışmalarının durdurulması dahil, olağanüstü yetkileri elinde topladığı kararların "süresiz" uzatıldığını bildirmişti.
Bu arada Cumhurbaşkanı Danışmanı Velid el-Huccam, bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, Tunus'ta 2014'te kurulan siyasi sistemin, artık sürdürülebilir olmadığını kaydetmiş, ülkede başkanlık sistemine geçilmesi yönünde hazırlık yapıldığı bilgisini paylaşmıştı.