BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Sözcüsü Shabia Mantoo, AA muhabirine, Tunus, Libya ve Cezayir sınırında mahsur kalan göçmenlerin durumuyla ilgili yazılı açıklamada bulundu.
Göçmenlerin mahsur kaldığı sınırlardaki durumun günden güne değiştiğini belirten Mantoo, sınırın her iki tarafındaki yetkilileri tarafından gerçekleştirilen "itme ve geri itme" eylemleri karşısında mahsur kalan ya da sınırı geçmeye çalışan kişi sayısının da her gün değiştiğini belirtti.
Mantoo, Tunus-Cezayir sınırındaki göçmenlerin durumuna ilişkin, "BMMYK'nin elde ettiği bilgilere göre, Tunus'un Safaks kentinden 200 göçmen Cezayir'e sınır dışı edildi. Bazıları geri dönerken, diğerleri Cezayir tarafına geçmeye çalıştı. Bu kişiler 7'li ve 10'lu gruplara ayrıldı ancak BMMYK onlarla irtibatını kaybetti." ifadelerini kullandı.
Tunus ve Libya sınırındaki gelişmelere de değinen Mantoo, "Libya Kızılayı ve insani yardım kuruluşlarına göre, 27 Temmuz itibarıyla sınırda mahsur kalan kişi sayısı 430 civarında. Bu kişiler, üç farklı yere dağılmış, bunların su ve gıda gibi temel ihtiyaçlara erişimi ya çok kısıtlı ya da hiç yok." değerlendirmesinde bulundu.
Mantoo, çoğu Sudanlı göçmenlerin neredeyse her gün Tunus'a geçebildiğini ve kayıt için BMMYK'ye başvurduğunu kaydetti.
BMMYK'nin Tunus sınırlarında mahsur kalan kişiler için uygun çözümler bulma konusunda kaydedilen ilerlemeyi doğruladığını belirten Mantoo, gıda ve suya çok az erişimle sınır bölgesinde mahsur kalan kadınlar ve çocuklar da dahil göçmen, mülteci ve sığınmacılara acilen ulaşmaya devam edilmesi gerektiğini de ifade etti.
Tunus'taki göçmen sorunu
Tunus'un güneyindeki Safaks kentinde 3 Temmuz'da göçmenler ile bölge halkı arasında çıkan olaylarda 1 Tunuslu hayatını kaybetmiş, onlarca göçmen tutuklanmıştı.
Tunus'tan çıkarak Libya'ya girmek isteyen göçmenler, iki ülke arasındaki bölgede mahsur kalmıştı.
Libya Kızılayı, iki ülke sınırındaki göçmenlerin zor şartlar altında kaldığını duyurmuş ve insan hakları kuruluşlarına yardım için işbirliği yapma çağrısında bulunmuştu.
Tunus İçişleri Bakanı Kemal el-Faki, ülkesinin göçmenler için geçiş veya yerleşim yeri olmayacağını, göçmenlerin Tunus'ta kamplara yerleştirilmeyeceğini söyledi.
Her yıl binlerce Afrikalı göçmen, daha iyi bir yaşam umuduyla Akdeniz üzerinden Avrupa'ya ulaşmak için Libya ve Cezayir'e sınırı olan Tunus'a geliyor.
Tunus'un güney kentlerinde ikamet eden göçmenler, fırsat buldukça teknelerle Avrupa'ya geçmeye çalışıyor.
BMMYK ve Uluslararası Göç Örgütü (IOM) tarafından 27 Temmuz'da yapılan ortak açıklamada da Tunus'a gönderilmelerinin ardından zor koşullarda mahsur kalan yüzlerce göçmen, mülteci ve sığınmacının güvenliği ve sağlığı konusunda derin endişe duyulduğu belirtilmişti.
Bu kişilerin Tunus'un Libya ve Cezayir sınırlarına yakın, uzak ve ıssız bölgelerde bulunduğu belirtilen açıklamada, diğer göçmenlerin ise Libya ve Cezayir'e itildiği kaydedilmişti.
Açıklamada, "Mahsur kalanlar arasında hamile kadınlar ve çocuklar da var. Onlar çölde mahsur kalmış durumdalar. Aşırı sıcaklarla karşı karşıyalar ve barınak, yiyecek ile suya erişimleri yok." ifadeleri yer almıştı.