Fatih Demir / HAKSÖZ HABER
Tunus Devlet Başkanı Kays Said’in daha fazla güç toplamaya yönelik hamleleri, genç bir demokrasiye sahip Tunus’ta bir darbenin başladığına dair korkuları artırdı. Parti liderleri ile sivil toplum Said’e karşı güçlü bir muhalefet oluşturmaya başladı.
22 Eylül'de Said, parlamentoyu askıya aldıktan ve olağanüstü hal hükümleri uyarınca hükümeti devirdikten iki ay sonra, kendisine kapsamlı yürütme ve yasama yetkileri veren bir başkanlık emri yayınladı.
Yeni tedbirlere göre parlamento süresiz olarak kapatılabiliyor. Yasa, izleme organını ortadan kaldırarak ülkenin 2014 anayasasının çoğu yasasını da göz ardı ederek Said'in bir sonraki duyuruya kadar kararname ile Tunus’u yönetmesine fiilen izin veriyor.
Uluslararası Af Örgütü Ortadoğu ve Kuzey Afrika'dan sorumlu müdür yardımcısı Amna Guellali Al-Monitor'a yaptığı açıklamada Said'in eylemlerinin "İnsan hakları ve demokratik sürece tehdit" olduğunu belirtti.
Guellali, “Herhangi bir kontrol ve denge olmaksızın, otoriterliğe dönüş için gerçek bir risk bulunuyor.” dedi.
Said, ülkenin 2014 anayasasını kendi atadığı komisyonunun yardımıyla reforma tabi tutacağını duyurdu. Birçok kişiye göre Said’in amacı, parlamentonun rolünü azaltmak ve cumhurbaşkanlığını güçlendirecek bir siyasi sistemi kutsal kılmak.
Sınır Tanımayan Hukukçular Programları Koordinatörü Lamine Bingazi de Al-Monitor'a verdiği demeçte: “Anayasal çerçevenin dışında bir anayasa değişikliğine doğru gidiyoruz ve bu sivil toplumda kabul edemeyeceğimiz bir şey.” ifadelerini kullandı.
Daha önce Said ile işbirliği yapanlar da dahil olmak üzere diğer birçok siyasi ve sivil toplum üyesi de bu tür endişeleri paylaşıyor.
25 Temmuz kararlarının ardından Said'e temkinli desteğini ifade eden Tunus Genel İşçi Sendikası, cumhurbaşkanının son hareketini demokrasiye yönelik bir tehdit olarak nitelendirdi.
Sendika 24 Eylül'de yaptığı açıklamada, "UGTT, cumhurbaşkanının değişiklikler üzerindeki tekelini reddediyor ve bunu demokrasi için bir tehlike olarak görüyor" dedi.
Tunus merkezli 15 yerel ve uluslararası STK'dan oluşan bir grup, Said'in güç toplamasının “despotizme doğru bir adım” olduğu konusunda ortak bir uyarı mektubu imzaladığı biliniyor. Tunus'taki her türden siyasi parti başkanın bu tarz manevralarına karşı çıkıldığı belirtilen açıklama Said’e karşı güçlü bir muhalefetin doğmakta olduğunu gösteriyor.
*Bu yazı Stephen Quillen tarafından Al-Monitor'de yayımlanan makalenin kısa bir derlemesidir