HAKSÖZ HABER
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Zonguldak’ın Kozlu ilçesinde yaptırılan Kavaklık Camisi’nin inşaatına Tevhid bayrağı asılmıştı.
Tevhid bayrağının varlığını hazmedemeyenler önce “Hilafet bayrağı dikildi” söylemi ile Kozlu Kaymakamlığını, ardından Zonguldak Valiliğini harekete geçirerek cahil cesaretlerini ve İslamofobilerini yeniden gösterdiler.
“Zonguldak’ın Kozlu ilçesinde yaptırılan Kavaklık Camisi’nin inşaatına ‘hilafet bayrağı’ asıldı” iddiasıyla haberleştirilen konuda bahsi geçen bayrağın hangi anlama geldiğini bilmeyen provokatif medyanın iddiası üzerine, Kaymakamlık ve Valilik harekete geçti.
Cumhuriyet’in konuyu gündeme getirmesinin ardından dün sabah saatlerinde Vali Tutulmaz’ın talimatıyla bölgeye giden polis ekipleri Tevhid bayrağını “Hilafet bayrağı” adı altında indirdi.
Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz Türkiye bayrağına saygısızlığı asla kabul etmeyeceklerini belirterek, “İlk haber aldığımda duruma müdahale ettim. Kozlu Kaymakamlığımız soruşturma başlattı. Türkiye Cumhuriyeti’nin bayrağı dışında bir başka bayrak kabul edilemez. Bayrak kutsalımızdır. Böyle bir şeyi kabul etmemiz mümkün değil, akıllı işi de değil. Soruşturma sürüyor.” diye konuştu.
Laik söylemler üzerine harekete geçen Vali açıklamasında, bayrağa kutsallık atfederken, bu kutsallığın nereden geldiğini biliyor mu? Dini değerlerin seküler hale getirildiğinde kutsal ibaresi ile süslenmesi hangi muhtevaya hizmet ediyor!
Vali’nin ‘akıl kârı olmayan bir konuda’ bu kadar net bir şekilde tavır alması, iktidarın atama usulü ile görevlendirdiği 'valilerin kalifiyesini ortaya koyduğu gerçeğini' göz ardı etmemizi mümkün kılar mı?
Kozlu kaymakamı da cahillerin talebiyle Tevhid bayrağının kaldırılması için ilçe müftülüğüne yazı göndermişti. Ancak bayrak yerinde asılı kalmıştı.
‘Hilafet bayrağı’ sanılan Tevhid bayrağı için şikâyette bulunanların, saçma, cahil ve İslamofobik tavırlarını dikkate alan: “Kaymakamlık ve Valiliğin üzerine vazife mi herhangi bir bayrağın herhangi bir meskûna asılması?!”
Seküler yaşamın savunucuları dini bir meskunun yapımında dini öğeler istemediklerini açıkça göstermekten çekinmezlerken, İslam’a yönelik nefretlerini de açığa vuruyorlar. Valilik ve Kaymakamlık da cahillerin cesaretiyle eyleme geçmekten kendilerini men etmek yerine, üzerine bir de çıkışta bulunuyorlar.
Valilik üzerine onca vazife varken, sekülerlerin cahil ve nefret yüklü taleplerini yerine getirdi. Bir de bayrağı asanların kim olduğunu öğrenmek adına soruşturma açıldığı ifade edildi.
Laiklik kavramının anlamından bile uzak bir yaşamı hedefleyen Türkiye’deki seküler yaşamın öncüleri, din ve dini sembolleri dindarların elinden almayı kendilerine hak görürlerken, iktidarın “atadıklarının değeri” de yeniden tartışılıyor!