Erkam Kuşcu / Haksöz Haber
DW Türkçe Şam’da yaptığı haber ile gazeteciliğin üst sınırlarını zorlayan bir işe imza atmış. Suriye’deki “Suriyelileri” bularak onlara Türkiye hakkındaki görüşlerini sormuş. Deplasmana maça giden taraftarların ev sahibi takım hakkında ezeli rekabet, ebedi dostluk anlamsızlığındaki görüşlerine benzeyen röportajlardan oluşan bu haber içerik olarak yetersizliği bir yana oldukça angaje bir dile sahip. Türkiye’nin terörü desteklediği sakızını çiğneyen, bunu da “ah eskiden ne güzeldi, hep Türk dizilerini izlerdik” naifliğiyle “Suriyelilere” söyletmeye çalışan bir bayağılıktan bahsediyoruz. Bu sayede Suriye’deki Suriyeli varlığından da haberdar olmuş oluyoruz. Haberde artık Türk dizilerini izlemediğini söyleyen Tahani isimli vatandaş; sana Türkiye’den söyleyecek bir söz bulamıyoruz. Allah başka dert vermesin. Ayrıca o dizileri biz bile izlemiyoruz. Bir şey kaybetmiş sayılmazsın hatta kazançlı olduğun bile söylenebilir. Sen iyisi mi DW’nin yaptığı göz yaşartan belgesel haberleri izle!
Hakkında menfi şeyler söylerken bile Müslüman Kardeşler ismini telaffuz etmekten çekinen (DW’nin acar altyazı ekibi araya parantez içinde sıkıştırmış) bir başka “Suriyeli” ise, Ortadoğu’yu ele geçirmek isteyen İslami bir yapının Türkiye hükümeti tarafından desteklendiğini fark ettikten sonra görüşlerinin değiştiğini belirtiyor. Hama Katliamıyla başlayan sayısız zulmü görmezden gelen ve eski bir Baas retoriği olan bu cümleler sanki ezberlenmiş gibi dökülüyor Sihaydar’ın ağzından.
40’a yakın Türkçe eseri (başta Aziz Nesin olmak üzere) Arapçaya çeviren Ahmed İbrahim ise Türkiye hükümetinden nefret ettiğini söylüyor. Arap ülkelerinin ve Türkiye’nin ‘Osmanlılıktan’ kurtulması gerektiğini söyleyen İbrahim, kendi halkını katletmekten çekinmeyen rejime dair ise hiçbir şey söyle(ye)miyor. Ancak ‘Erdoğan ve AKP’ muhaliflere silah yolladığı gerekçesiyle lanetlenmekten kurtulamıyor. Yani Ahmed İbrahim mealen, bunların hepsi koyun gibi katledilecekti silah yollayıp engel oldunuz, yuh size diyor…
İnanılması güç şekilde trajikomik bir vasatta ilerleyen belgesel ‘Nerede laik Türk devleti?’ diye veryansın eden bir başka “Suriyeli” ile doruk noktasına ulaşıyor. Şaka gibi ama gerçek! Haberi izleyenlerin bu saçmalıklara inanmasını beklemek için nasıl bir perspektife sahip olmak lazım acaba? Milyonlarca insan mülteci konumunda dünyanın dört bir yanına savrulmuşken bir avuç rejim yanlısını “Suriyeli” diye konuşturmak için nasıl bir vicdansızlığa sahip olmak lazım daha doğrusu… DW gerçekten habercilik yapmak istiyorsa Suriye’de ki diktatörlükten kaçamayan “Suriyelileri” bulabilirse rejim hakkındaki görüşlerini sorsun. Dehşet cevaplar alacağından şüphemiz yok. Tabi ki cevap verebilirlerse…