Teologlarımızdan Ne İnciler Dökülüyor!

Tarihi hadiseleri, aktarımları değerlendirirken alabildiğine eleştirel, seçici davranıp güncel gelişmeler karşısında bir o kadar asparagas tutkunu olmak da neyin nesi?

HAKSÖZ HABER

19 Şubat Perşembe gecesi  Habertürk tv kanalında yayınlanan IŞİD ve Ortadoğu’daki gelişmeler konulu tartışma programına Hayri Kırbaşoğlu’nun sözleri damga vurdu! Ankara Üniv. İlahiyat Fakültesinin tanınmış hocasının ileri sürdüğü görüşler ve diğer konuşmacılara yönelttiği eleştiriler gerçekten çok dikkat çekiciydi! Biz artık kendisini yakından tanıdığımızdan belki çok şaşırdığımızı söyleyemeyiz ama eminiz bu işlere pek vakıf olmayanlar “ya memlekette ne hocalar varmış” demişlerdir!

Öyle ya, ağzını her açtığında İslamcılara, İslami hareketlere bindiren; bir yandan “mezhepçilik yapmayalım” plağını çalarak öte yandan Selefi anlayışı öcüleştiren, düşmanlaştıran; İran’ın Ortadoğu’daki yayılmacılığını ve zulmünü arkalayan bildik bir söylemi bir ilahiyatçının seslendirmesi elbette şaşırtıcı olur!

İktidar eleştirisi yapma adına tipik bir sol sapma görünümü içindeki bu zatın bugüne kadar en kanlı bir tarzda iktidar savaşı veren Beşşar zalimine ve onun arkasındaki güçlere neden muhalefet etmediği sorusu orta yerde durmakta. Öyle ya ilkeden, adaletten, haktan söz edip bu kaygılarla Tayyip Erdoğan’ı ve AK Parti’yi kıyasıya eleştirenlerin kasap oğlu kasap Beşşar zalimine söylemesi gereken bir söz olmaması ilginç değil mi?

Bunları geçelim, artık bu evsaftaki zatı muhteremin bizi hiç şaşırtmadığının altını çizelim. Ama şu soruyu da soralım! İşine gelince rey, işine gelince rivayet ehli takılmak da neyin nesi?

Düşünün ki, siz Hadis alanında yetkin eserler vermiş birisiniz. Gerçekten yok sayılması, hafife alınması mümkün olmayan değerli çalışmalara imza atmışsınız. Ve bu çalışmalarınızda eleştirel tutumun bir yöntem olarak kullanılmasının örnekliğini sergilemiş, doğru yanlış tefrik edilmeksizin aktarılmış rivayetlere dayanılarak oluşturulan bilgi ve kanaatlerin İslam Ümmetini ne tür badirelere sürüklediğini gündemleştirmişsiniz.

Ve tüm bu müktesebattan sonra kalkıp gayet rahatlıkla IŞİD’in para karşılığında Suriye’de çocuk avı düzenlettiği gibi absürd ötesi bir takım kelamlar sarfedebiliyorsunuz. Beşar zalimini dolaylı biçimlerde savunma kampanyasına katkı sağlama mantığıyla komik, komik olmaktan da öte çirkin mi çirkin iftiraları televizyon ekranlarında dillendirmekten çekinmiyorsunuz. Deliliniz ne? Birilerinin bu tür sözler sarfetmiş olmaları, orada burada çiziktirilenler! Peki, nerede kaldı aklı devreye sokma çabası! Hani nerede rivayet kritiği? Hani nerede adalet, izan, vicdan?

Dönüp bir aynaya baksanız Sayın Teolog! 

Programın Görüntülerini Seyretmek İçin Tıklayın

Yorum Analiz Haberleri

Görsel kültürün fıtrata etkisi
Ümmetin ihyasında öğretmenlerin rolü
Kâbe acilen bu müptezellerin elinden kurtarılmalıdır!
“İsrail neden bir haydut devlettir?”
CHP ile laiklik anlayışınız farklı, peki Anıtkabir anlayışınız aynı mı?