Edebiyat, sanat ve fikriyat alanlarında birçok türden esere yer vermeye çalışan Temmuz’un bu sayısının kapak görseli baharın coşkusunu yansıtıyor. Kapakta öne çıkartılan "Kim yıkılmışsa, ayağa kalksın! Kim yenilmişse, dövüşsün." sözleri baharın diriliğinin adeta altını çiziyor. Derginin bu sayısında Ercan Ata’nın Nuhan Nebi Çam ile “Hikâyemiz” üzerine yaptığı çok önemli bir röportaj da yer alıyor.
Bu sayının giriş yazısı, ümmet coğrafyasının kederli halinin bir bahar muştusuyla dağılması için edilmiş bir dua gibi. “Ey umudu günde beş vakit zamana taşıyanlar! Ey kelamın gül yüzlü çocukları! İbrişimleri al, gözleri kartal, elleri battal kahramanlar! Bir bahar denizinde büyüsün gözleriniz .” sözleri umudu diri tutan bir çağrı adeta. Etkileyici çizgileriyle Temmuz’da yerini alan Üstad Hasan Aycın’ın bir eseri ile sayfalarını aralayan Temmuz, Mustafa Yılmaz’ın “Bezirgânım Metaım Çok, Alana Satmaya Geldim” başlıklı denemesiyle başlıyor ‘söz’e. ‘Söz’ü birçok bağlamda ele alan yazar, hayat ve hakikat arasında güçlü bir yer edinen sözün öze dair taşıdığı mahiyete ışık tutmaya çalışıyor.
Temmuz’un bu sayısında da birçok güzel şiir, şiir severlerin ilgisine sunulmuş. Nisan sayısını şiirleriyle güzelleştiren şairler: Adem Yazıcı, Tunay Özer, Nurettin Durman, İsmail Söylemez, Mehmet Âkif Şahin, Necati Atilla Soykan, Mehmet Gemci, Sümeyra Sıddık, Osman Halisdemir, Davut Güner, İmdat Akkoyun, Umut Celal.
Bu sayıda farklı ve çarpıcı konulara yer veren güzel öyküler sergileniyor Temmuz’da. Temmuz’un Nisan sayısına öyküleriyle destek veren öykücüler; Mehmet Mortaş, Ayşe Sena Er, Zeynep Kahraman Füzün, Serkan Akın, Erdoğan Aydoğan, Selvigül Kandoğmuş Şahin, Sefa Toprak, Sait Altın, Kenan Yusuf.
Erkam Kuşçu “Arayışlar İçerisinde Bir Ruh: Lev Tolstoy” isimli yazısında Tolstoy’un inanç ve düşünce dünyasını, döneminin ünlü Rus yazarlarıyla ilişkilerini kaleme alıyor. Eminenur İskender “Bir Konvoy Vicdan” başlığını taşıyan yazısında Suriye zindanlarında esir edilen kadın ve çocukları gündeme getiren ve kadınların öncülük ettiği “Vicdan Konvoyu”na dair tanıklığını paylaşıyor. Sinan Ön ise “Özgürlüğü Kelebeğin Kanatlarında Aramak” isimli denemesinde modern zamanın en tutkulu kavramı olan “özgürlük” meselesine eğiliyor.
Osman Yağmur, Kudüs’e düzenlediği geziye dair gözlemlerini ve yaşadığı hissiyatı kaleme aldığı “Kudüs mü Bizim İçimizde Olmalı? Yoksa Biz mi Kudüs’ün İçinde?” başlıklı yazı dizisinin ikinci ve son yazısını bizlerle paylaşıyor. Bu sayıda Mehmet Akif Öztürk, “Rosales’in Kişisel Felaketi” başlığı altında Kübalı yazar Guillermo Rosales’in Felaketzedeler Evi isimli otobiyografik romanını tahlil ediyor. Kemal Kurak ise bizi sevimli bir misafirle tanıştırıyor “Tarçın’la Bir Saat…” isimli yazısında. Mustafa Yılmaz’ın “Rüzgarın Önünde Savrulan Bir Fikir Don Juanı: Hilmi Ziya ÜLKEN” başlığı taşıyan yazısı, Cumhuriyet’in ilk yıllarından öne çıkartılan bir ismi, Hilmi Ziya Ülken’i gerçek yönleriyle tanımamıza yardımcı oluyor.
Temmuz dergisi, Nisan sayısında, yazar Nuhan Nebi Çam ile yapılan “Nuhan Nebi Çam ile Uyanma Bildirisi Penceresinden Öyküsünü ve Hikâyemizi Konuştuk “isimli derinlikli ve ufuk açıcı bir röportajı sayfalarına taşıyor. Ercan Ata’nın röportaja yön veren ve yazarı daha iyi tanımamızı kolaylaştıran esaslı sorularına Nuhan Nebi Çam’ın verdiği cevaplar hem öykü dünyasında kısa bir gezinti yapmamızı sağlıyor hem de yazarın öykü ile hayat arasında kurduğu o sağlam bağın mahiyetini anlamımıza imkân sunuyor.
Abonelik: temmuzdergisi.com/abonelik/
twitter/facebook/instagram: TemmuzDergisi