Televizyon Çocukların Sosyalleşmesine Ket Vuruyor

Anne-babaların kurtarıcı olarak gördüğü televizyon, aslında çocukların gelişiminde karşılarına çıkan en büyük düşman.

Televizyon hem renkleri hem de hareketliliği ile bebeklikten itibaren çocukların ilgisini çeken bir araç. Ama erken dönemde bebeklerin televizyondaki görüntülere maruz kalması, beyindeki fiziksel gelişimi olumsuz yönde etkiliyor. Çünkü bebeğin beyni o dönemde daha sakin zihinsel işlevlerle çalışmaya ihtiyaç duyuyor. Aynı zamanda anne ile bağlanmanın gerçekleştiği bu dönemde bebek, anne-babanın kucaklamasını, çıkardığı seslere tepki verilmesini ve konuşulmasını istiyor.

Çocuk, televizyonun kurgudan ibaret olduğunu anlamayabilir

Çocuklar, hayal dünyalarının en zengin olduğu okulöncesi dönemde, masallarda anlatılan gerçeküstü olayların gerçekleşebileceğini düşünür. Bu çocuklar izlediklerinin kurgudan ibaret olduğunu anlayamazlar. Bu sebeple televizyonun bu yaştaki çocuklar üzerinde daha derin ve kalıcı etkileri olabiliyor. Henüz bilişsel gelişimini tamamlamamış, gerçeklik ile hayali birbirinden ayıramayacak yaşta olan bu çocukların çizgi filmden dahi olumsuz etkilenebildiği bir gerçek. Bu dönemdeki çocukları televizyondan uzak tutmak veya ebeveyn kontrolünde sınırlı bir şekilde izlemesine imkân vermek daha doğru.

Sosyalleşmeye ket vuruyor

Son zamanlarda çocuklar sanal dünyada yaşıyor. Çok uzun süreli televizyon alışkanlığı olan çocuk ve ergenlerde, sanal ve reel dünyaayrımı ortadan kayboluyor. Sosyal çevreleri giderek daralıyor. Çocukların bilgiyi deneyimleyerek öğrenmesi varken teknolojik aletlerin tümünde olduğu gibi televizyon da çocukların sosyalleşmesine ket vuruyor ve kişinin yaşam içerisinde öğrenebileceği bilgilere sahip olmasına engel oluyor.

Televizyondan uzak tutmak için ne yapmalı?

Erken yaştaki çocukların televizyon izlemesinin ebeveyn tarafından denetlenmesi ve ‘seçici' olmayı öğretmesi çocuğu koruma adına ilk yapılması gereken şey. İkinci adım ise çocukları bir faaliyete yönlendirmek. Çünkü çocuklar istenmeyen davranış yerine alternatifi gösterilmedikçe o davranıştan vazgeçmezler. Örneğin çocuklar kitap okuma, bulmaca çözme, satranç, enstrüman çalma, resim yapma gibi etkinliklere ya da spor dallarından birine yönlendirilebilir. Seçilen her farklı aktivite ile zihnin farklı bir alanını çalıştırarak, kişinin farklı bir yönünü geliştirmesi sağlanabilir.

Televizyon karşısında fazla vakit geçiren çocukların:

* Hayal gücü sınırlı

* Üretkenliği düşük

* Sözcük dağarcığı kısıtlı

* Daha pasif ve edilgen

* Toplumsal muhakeme ve yargılama yeteneği zayıf

* Oyun kurabilme ve problem çözebilme kapasiteleri daha düşük oluyor.

Zaman

Eğitim Haberleri

Adı imam hatip okullarıyla özdeşleşen Mahmut Celaleddin Ökten vefatının 63. yılında anılıyor
Atatürk dönemi tarih müfredatı
Bakan Tekin'den laiklik sopasını gösterenlere okkalı cevap!
Fen bilimleri ateist despotların elinden kurtarılmalı…
Filistin Eğitim Bakanı, Türkiye'nin Gazzeli öğrencilere burs vermesini takdir etti