Tatvan Özgür Der tarafından organize edilen basın açıklamasına çok sayıda kişi katıldı. Tatvan Özgür-Der‘in yanı sıra Tatvan Furkan-Der, Tatvan Özgür Eğitim-Sen, Tatvan İnsan Der, Tatvan Eğitim Bir-Sen, Bitlis Hür Akademya Derneği, Norşin Akabe-Der açıklamaya katıldı. Açıklamada İzmir Özgün-Der’den Hamza AKDENİZ bir konuşma yaptı. AKDENİZ, Mısır’da seçimle başa gelen bir yönetime darbede bulunanları kınadığı ve müslüman kardeşleri ile Mursi’ye destek vermek için alanlarda olduğunu belirtti. Tunus’ta başlayan arap intifadası tüm dünya müslümanları için umut verici olduğunu söylesi. Darbeye sevinen Suudi Arabistan, Esad, İsrail, Amerika, batı emperyalizmi ve laik kesimlerin sevinçlerinin kursaklarında kalacağını, Mursi’yi ve direnişe destek verenleri selamladığını belirtti.
Basın Açıklamasını Özgür Der üyesi Raci Arslan Okudu
Basın Açıklamasının Tam Metni
Mısır’da Darbecilere Karşı Kanıyla, Canıyla Direnen Kardeşlerimize Selam Olsun!
Tunus’ta başlayan intifada ateşi, Allah’ın yardımıyla İslam coğrafyalarında halkların uyanış ve direniş hareketlerine vesile oldu. Şüphesiz bu despot diktatörlere karşı mücadele bayrağını yükselten İslam ülkelerinden biri de Mısırdı. Asrın Firavun’u olan Hüsnü Mübarek adlı diktatöre karşı mustazaf halkın kıyamı sonuç getirdi. Çok kısa bir zaman içerisinde Çağdaş Firavun Hüsnü Mübarek ve ekibi tasfiye edilerek, yapılan cumhurbaşkanlığı seçimini oyların %52’sini alan Müslüman Kardeşlere bağlı Özgürlük ve Adalet Partisi adayı Muhammed Mursi kazandı. Ancak bu tarih hezimeti kabullenmeyen eski düzen taraftarları ve emperyalist devletlerin kışkırtmasıyla hareket eden Mısır ordusu bir askeri darbe ile halkın özgür iradesiyle seçilen Muhammed Mursi’yi iktidardan uzaklaştırmıştır.
Mursi’nin Cumhurbaşkanı olduğu Mısır; İsrail ve Batının İslam coğrafyasındaki planlarına aykırı siyaset izleyince İsrail ve Amerika harekete geçti. Amerika’nın ve İsrail’in desteklediği Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt ve Suudi Arabistan gibi kukla yönetimlerin de körüklemesiyle Mısır'daki selefilerin bir kısmı, Hüsnü Mübarek yanlıları, yıllardır Mısır’ın kaymağını yiyen 30 zengin aile, Kıptiler ve laikler meydanlara döküldü.
Halkıyla savaşan yüz binlerce insanını katleden ve tek korkulu rüyası Müslüman Kardeşler olan despot, zalim gayrı meşru Suriye düzeninin başındaki Esed’in:” Mısır'da olan şey, siyasal İslam denen şeyin çöküşüdür. Dünyanın her yerinde dini siyasal emellerine alet eden herkesin akıbeti de bu olacaktır" sözünün kursağında kalmasını, korktuğu şeyin başına gelmesini mazlumların rabbinden niyaz ediyoruz.
Bu darbe; Nasr’ın, Enver Sedat’ın ve Mübarek’in zihniyetinde olan Baradey ve ekibinin Mısır ordusunu pohpohlayarak, Hasan El Benna ve Seyyid Kutub'un öğrencileri olan Müslüman Kardeşler’e karşı yapılmıştır. Bu darbe Muhammed Mursi’nin şahsında Mısır halkının İslami yönetim isteğine karşı işlenen büyük bir zulümdür, ihanettir ve suçtur.
Varlık sebebi ve görevi ülkesinin güvenliğini, vatandaşlarının huzur ve emniyetinin sağlama olan silahlı kuvvetler, İslam coğrafyasındaki alışılagelen şekliyle bir kez daha tarih sahnesine çıkmış ve Mısır ordusu seçilmiş meşru yönetime müdahelede bulunarak tarihte lanetle anılacak darbeciliğin yeni bir örneğini sergilemiştir.
Mısır Ordusu, halkın seçimlerde Mursi’yi seçerek gösterdiği irade beyanına rağmen kendi halkına karşı bir tavır ortaya koyarak yönetime el koymuştur. Bu, hukuksal hiçbir dayanağı olmayan ve ordunun elindeki silahların potansiyel imha gücünü bizzat halkın iradesine karşı kullanmasıyla ortaya çıkan kabul edilemez bir durumdur.
Müslümanların 90’lı yıllarda Cezayir’de kazandıkları seçimleri çok kısa bir süre içinde Fransa’nın başını çektiği emperyalistlerin desteklediği darbeciler gasp etmişlerdi. Kendi taptığı demokrasi putunu yiyen Batı, 2006’da Hamas Filistin’de seçimleri kazandığında aynı iki yüzlülüğü göstermişti. Ve bugün Mısır’da ki darbeyle şu anlaşılmıştır ki emperyalist batının gözünde demokrasi tek şartla geçerlidir. O da seçimleri Müslümanların kazanmamasıdır.
Mısır’da ümmetin iradesine ve seçilen Cumhurbaşkanına karşı yapılan askeri darbeyi kesinlikle reddettiğimizi ilan ediyoruz. Türkiye Hükümetinin bu gasbedici yönetimle hiçbir işte ortaklıkta bulunmaması gerektiğini vurguluyoruz. Barışçıl gösterilere karşı yapılan şiddeti de kınıyoruz. Mısır Asker-polis Terör Devletinin, başta Müslüman Kardeşler’e üye olanlar olmak üzere barışçıl amaçlı gösteri yapan göstericilere yaptığı baskıları, öldürmeleri, tutuklamaları, işkenceleri ve basına yapılan susturmaları, karartmaları kınıyoruz.
Tüm Müslüman halkları ve bu konuda duyarlı devlet yönetimlerini Mursi’ye ve Mısır halkına destek olup yardım etmeye davet ederken; Diğer taraftan tarihi şanlarla dolu, özellikle son asırda Hasan El-Bennalarıyla, Seyyid Kutuplarıyla, Abdulkadir Udehleriyle, Halid El İslambulileri ile İslam aleminin coğrafyalarında kalplere taht kuran Mısır halkının ve İhvan-ul Müsliminin Batı uşağı Firavun ordusuna karşı olan haklı direnişlerini destekliyor, aşk ve iştiyaklarını artırarak şehadet pahasına direnişlerini derinleştirmelerini temenni ediyoruz.
Rabbimiz, zalimlere, bel’amlara ve kâfirlere fırsat vermesin, onların hilelerini boşa çıkarsın ve Müslümanların yardımcısı olsun. Allah ne güzel vekil ve ne güzel yardımcıdır.
Destekleyen Kurumlar:
Tatvan Özgür-Der, Tatvan İnsan Der, Tatvan Furkan-Der - Tatvan Özgür Eğitim-Sen, Tatvan Eğitim Bir-Sen -Bitlis Hür Akademya Derneği, Norşin Akabe-Der