Mine Özer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, darbe girişiminin olduğu gece, Ankara'nın Gölbaşı ilçesindeki evlerindeyken kızının aradığını ve Polis Akademisinin bombalandığını söylediğini anlattı.
Evinin camından baktığında akademinin bulunduğu yerden dumanlar yükseldiğini gördüğünü belirten Özer, vatana sahip çıkmak için abdest alıp çanta hazırladığını ve eşiyle AK Parti Genel Merkezi'ne gittiklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "sokaklara çıkın" çağrısını duyduklarını, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne saldırıda bulunulduğunu da öğrendiklerini ifade eden Özer, bunun üzerine Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne doğru yöneldiklerini aktardı.
Özer, burada 3 tankla karşılaştıklarını, tanklardan birini kullanan askerle göz göze geldiğini anlatan Özer, "Askerin gözlerinin içine bakarak 'Yavrum senin orada ne işin var? Ben senin annenim. Biz sizi seviyoruz' dedim. Sonra 'Niye ateş etmiyorsun, bu şerefsizlere niye ateş etmiyorsun' diye bir ses duyduk, bunun üzerine bize ateş edildi. Bu sırada yaralandım ve yere düştüm." diye konuştu.
Başka bir vatandaşın tankın altında kaldığını dile getiren Özer, eşinin de o sırada açılan ateşte yaralandığını belirtti.
"Ben yine meydanlara dökülürüm"
Bir vatandaşın kendisini minibüse taşıdığını, daha sonra hastaneye ulaştırıldığını kaydeden Özer, şöyle devam etti:
"Aynı olay tekrar yaşanırsa ben yine bu meydanlara dökülürüm. Ben Recep Tayyip Erdoğan'a oy verdim. AK Parti'yi seviyorum. Bizim kaybolmuş pek çok hakkımızı bize geri verdiler. Recep Tayyip Erdoğan değil, AK Parti değil Kemal Kılıçdaroğlu da iktidar olsaydı ben yine meydanlara dökülürdüm. Benim amacım vatanımı savunmaktı. Bizim görevimiz, çocuklarımıza, torunlarımıza ertesi gün uyanabilecekleri bir ülke teslim etmek."
"Eşimi kurtarmak istedim"
Darbe girişimi sırasında 42 yıllık eşiyle birlikte yaralanan Rıfat Özer ise Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne gittiklerinde tanklarla karşı karşıya kaldıklarını söyledi.
Tanklardan açılan ateş sonucu bacaklarından yaralandığını belirten Özer, "Sonra eşimin yere düştüğünü gördüm. Belli bir süre sonra tekrar ateş başladı. Bu sırada eşimin üstüne yattım. Aileyi toparlamak açısından birimiz sağ kalsın, eşim aileyi toparlar diyerek onu kurtarmak için siper olmak istedim." ifadelerini kullandı.
Daha sonra bir iş yerine ait minibüsle hastaneye götürüldüklerini belirten Özer, burada tedavi altına alındıklarını bildirdi. 12 Eylül 1980 askeri darbesini de yaşadığını anlatan Özer, 28 Şubat döneminde de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında müsteşar yardımcısı olarak görev yaparken görevden alındığını sözlerine ekledi.