Taliban sözcüsü Zabihullah Mücahid, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Taliban ile ABD arasında gelecek hafta Katar'da başlayacak müzakerelerin, Doha Anlaşması kapsamında yapılacağını kaydetti.
Müzakerelerde, Afganistan'daki ekonomik krize çözüm arayışları ve dondurulmuş paralarının serbest bırakılması konusunun ele alınacağını ifade eden Mücahid, ayrıca iki tarafın taahhütlerinin yenileneceğini ve endişelerin giderileceğini belirtti.
Bu müzakerelerin iki ülke arasında her iki tarafın da çıkarına olan diplomatik ilişkilerin kurulmasını sağlayabileceğini ifade eden Mücahid, Taliban'ın verdiği taahhütlere bağlı olduğunu vurguladı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price da iki hafta sürecek bu müzakerelere, ABD'nin Afganistan Özel Temsilcisi Thomas West'in katılacağını bildirdi.
Price, müzakerelerde terörle mücadele, ABD'nin Afganistan'daki çıkarları, ülkedeki ABD vatandaşları, çalışanlarının güvenli bir şekilde tahliyesi ve insani yardım konularının masaya yatırılacağının altını çizdi.
Muttaki, ABD'ye büyük göç uyarısında bulunmuştu
Afganistan'da Taliban geçici hükümetinin Dışişleri Bakanı Vekili Emirhan Muttaki, ABD Kongresine 17 Kasım'da yazdığı açık mektupta, ABD'ye büyük göç uyarısında bulunmuştu.
Afganistan'daki insani ve ekonomik krizin çözülmesi için ABD'ye sorumlu adımlar atması çağrısında bulunan Muttaki, ABD hükümetinden Afganistan rezervlerini yeniden açmasını ve banka hesaplarındaki kısıtlamaları kaldırmasını istemişti.
ABD'nin Afganistan Özel Temsilcisi Thomas West de Muttaki'nin mektubuna cevaben 20 Kasım'da yaptığı açıklamada, ABD'nin, "Askeri güç kullanarak iktidarı ele geçirmeleri halinde ülkeye yapılacak insani yardımlar dışında diğer yardımların kesileceği" konusunda daha önce Taliban'ı uyardığını belirtmişti.
Öte yandan ABD öncülüğündeki batılı ülke askerlerinin 20 yıllık savaşın ardından 31 Ağustos'ta Afganistan'dan tamamen çekilmesi sonrası Taliban ülkede iktidarı yeniden ele geçirmişti.
Hala hiçbir ülke tarafından resmen tanınmayan Taliban hükümeti, ülkede baş gösteren ekonomik ve insani kriz ile başa çıkabilmek için de yardıma ihtiyacı bulunuyor.
Nakit yetersizliği ve ekonomik kriz
Taliban'ın başkent Kabil'i kontrol altına almasının ardından yaklaşık iki hafta kapalı kalan bankalar, halkın nakit ihtiyacına cevap veremiyor.
Para arzının yetersizliği nedeniyle bankaların önünde oluşan uzun kuyruklar devam ediyor.
Öte yandan Taliban'ın ülke yönetimini devralmasının ardından Afganistan'a yönelik uluslararası yardımlar sona ermişti.
Dünya Bankası, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve ABD Merkez Bankası da Afganistan'ın uluslararası fonlara erişimini kesmişti.
ABD yönetimi, Afgan hükümetinin ABD bankalarındaki rezervlerini dondurmuştu.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Afganistan'da akut gıda güvensizliği ile karşı karşıya olan insan sayısının en az 18,8 milyon olduğunu ve bu sayının yıl sonuna kadar 22,8 milyona yükselmesinin beklendiğini bildirmişti.
Afganistan'da artan yoksulluk nedeniyle günlük gıda ihtiyaçlarını dahi karşılayamayan çok sayıda aile, geçim sıkıntısı nedeniyle çocuklarını satışa çıkarıyor.