Tahriru’ş-Şam’dan Medyaya Davet: Gelip Görün ve Gerçekleri Aktarın

Tahriru’ş-Şam’dan yapılan açıklamada, “Bizler Arap ve yabancı medya kuruluşlarını, Suriye’yi ziyarete ve bölgesel ve uluslararası kamuoyuna gerçek sureti aktarmaya çalışmaya çağırıyoruz.” ifadeleri yer aldı.

Tahriru’ş-Şam İdlib ve çevresinde yaşanan gelişmelerin saptırılarak aktarılmasına yönelik girişimler karşısında duyarlı medya organlarını sahayı bizzat gözlemlemeye çağırdı.

Açıklamada bölgedeki gelişmeleri gözlemlemek için gelecek medya mensuplarının güvenliğini temin etme sözü de verildi.

Muhammed Atta tarafından tercüme edilen söz konusu açıklamayı ilgilerinize sunuyoruz:

Bismillahirrahmanirrahim

Allahu Teâlâ şöyle buyuruyor: “Muhakkak Allah müminleri savunur. Çünkü Allah hainlik ve nankörlük edenlerin hiçbirisini sevmez.” (Hac: 38)

Tüm yönleriyle Şam devrimini hedef alan karşıt medya savaşının tehlikesi, gelişen olayları takip eden ve devrimin gidişatıyla ilgilenen kimselere kapalı değildir. Özellikle de mücrim rejimin saldırılarını durduran, ehillerini ve topraklarını müdafaa ederek düşman karşısında dimdik duran kahraman mücahidler hakkında yürütülen propaganda savaşları…

Yürütülen bu medya savaşı, askeri hamlelerle uyumlu olarak, aynı zamanda gelmiştir. Arkasında, mücrim rejime uşaklığı ve desteğiyle bilinen malum tarafların yanında, bizim ırkımızdan olup kalpleri ümitsizlikle dolan ve kinin basiretlerini körelttiği kimseler bulunmaktadır. Yürütülen ithamları, takva ve Allah’ın rızasını gözetmeden ölçmeye başladılar. Tüm dertleri, bedeli milyonlarca ölüm ve sürgün de olsa, imajlarının temiz ve saf kalmasıdır. Zamanın gerektirdiği şer’i ve ahlaki sorumluluklardan soyutlanıp, kabul edilmeden ya da görevlendirilmeden kendileri için seçmiş oldukları konumlarını muhafaza etme derdindedirler. Böylece kendi ehillerine ve topraklarına karşı işgalcilere yardımcı olarak devrimin bünyesini yıkan baltalar ve Allah düşmanlarının araçları oldular.

Yine yürütülen bu psikolojik savaşla, maneviyatları düşürücü, çabaları parçalayıcı, merhalenin gerektirdiği dayanışma ve yardımlaşma ruhunu zayıflatıcı yaygaralar ve yanlış malumatlar yayarak, halkın direnişçi mücahid evlatlarına olan güvenlerini sarsmaya ve kalplerine ümitsizlik sokmaya çalışmaktadırlar.

Bizler Arap ve yabancı medya kuruluşlarını, Suriye’yi ziyarete ve bölgesel ve uluslararası kamuoyuna gerçek sureti aktarmaya çalışmaya çağırıyoruz. Biz, koruma ve görevinizi kolaylaştıracak ve insani vazifenizi yerine getirecek tüm hizmetleri temin etmeye hazırız.

Aynı şekilde içeride bulunan medyacı ve aktivistleri de, savaş bölgelerini ziyarete, doğru resmi aktarmaya ve mücrim rejimin medyasına karşı medya savaşının tozlarına dalmaya davet ediyoruz.

Suriye devrimini destekleyen tüm kardeşlerimize şunu iletmek isteriz: Resmi hesaplarından çıkan direnişçi mücahidlerin haberlerini yaymada katkıda bulunun ve halkımızın ve ehlimizin maneviyatlarının yükseltilmesine çalışın.

Son olarak, bizler mücrim rejim ve Bağdadi çetesinden olan yardımcılarına karşı üç aydır devam eden savaşta, meydandayız. Evlatlarınız, -bildiğiniz gibi- ahitleri üzeredir, savunma ve saldırı olarak her savaşın öncüleridir, bedel ödeme ve fedailikte değerli her şeylerini vermede acele davrananlardır. Canlarımızı sizi savunmak için vakfettik; bu size karşı üzerimizdeki hakkınız ve eda etmemiz gereken görevimizdir. Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah’adır.

İmameddin Mücahid
Tahriru’ş-Şam Medya İlişkileri Sorumlusu

Suriye Haberleri

Ahmed el-Şaraa: Türkiye her zaman Suriye'nin yanında yer aldı, bunu unutmayacağız
Hakan Fidan: Doğru tarafta yer almış olmanın haklı gururunu yaşıyoruz
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye devrim lideri Ahmed el-Şaraa ile görüştü
İşgalci Çin’den Suriye’nin yeni yönetimine Uygur küstahlığı
Suriye'de 14 yıl sonra köyüne kavuşan Semir Akça evini mayınlarla çevrili buldu