Sur’un En Hareketli Günü

Üç ayı aşkın bir süre operasyonların yapıldığı Diyarbakır’ın Sur ilçesi en hareketli günlerinden birini yaşadı. Operasyonların sona ermesinin ardından ilçenin yasaklı olmayan cadde ve sokakları insanların akınına uğradı.

Diyarbakır’ın Sur ilçesi operasyonların önceki gün sona ermesinden sonra son dört ayın en hareketli gününü yaşadı. Cuma namazı için genelde ilçedeki camiler tercih edilirken, esnaf kepenklerini kaldırdı, seyyar satıcılar da eski yerlerine kuruldular. İlçenin en hareketli noktalarından olan Gazi Caddesi ve Dağkapı insanların akınına uğradı.

 

Sur'da seyyar ciğerciler yeniden iş yapabilmenin ve ilginin mutluluğunu yaşıyor.

 

‘Çek, hemşerilerimizin içi ferahlasın’

İlçenin Dağkapı girişindeki polis arama noktalarına gelen Diyarbakırlılar arandıktan sonra alınıyorlar. Dağkapı, Dörtyol ve Gazi Caddesi son dört ayın en yoğun kalabalıklarına ev sahipliği yapıyor. Bu kalabalığı görüntülemek isteyen basın mensuplarına yanaşan bir kişi, ‘Çek ki gurbetteki hemşerilerimizin içi ferahlasın, bu günleri gösteren Rabbim daha güzellerini de gösterir’ dedikten sonra uzaklaşıyor.

Dağkapı Sur’larının üzerinden bakıldığında Dörtyol ve Gazi Caddesi’nde en çok göze çarpan şey sokakları yeniden dolduran insanlar. İlçedeki Nebi ve Ulu Cami’ye Cuma namazı için gelenler ayrılmak için aceleci davranmıyorlar. Lokantaların yollara koydukları tezgâhlar müşterilerle dolu. Mangalların üzerinde caddeyi dumana boğan şişlerin biri kalkıp diğeri közün üzerine konuyor.

 

Süleyman Cevahir sosyal medya üzerinden başlattığı kampanya ile bine yakın aileye yardım ulaştırmış.

 

Esnaf yardımlaşması

Çarşının ünlü mekanlarından birinin sahibi Süleyman Cevahir ızgarasının üzerindeki köftelerini pişirirken bir yandan da kaldırıma koyduğu askılığa bakıyor göz ucuyla. Aylardır sosyal medya üzerinden başlattığı yardım kampanyası için gönderilen giysiler ‘ihtiyacı olan alsın, olmayan assın’ tabelasının altında sergileniyor. Cevahir bu yolla bine yakın ihtiyaç sahibine ulaşmış.

“Telefonla tanıdıkları arayıp söyledim, birer ikişer yardım gelmeye başladı. Çünkü Sur’dan çıkanların çoğu üzerlerindeki giysilerle terk ettiler burayı. Sonra sosyal medyaya taşıdım naçizane kampanyamızı. O zaman koliler yağmaya başladı. Askı koydum üzerine yazı yazdım. İnsanlar gelip almaya başladılar. Kimi de gelip askıya giysi koydu. Böyle böyle bine yakın aileye ulaştık. Bittikçe hem büyük hem küçük çocuk giysileri koyuyoruz. Bir günde defalarca yeniliyoruz kısa sürede tükeniyor.”

 

Medine Gül yardımların ulaştığı Surlulardan.

 

‘Üzerimizdekilerle çıktık’

Medine Gül o ihtiyaç sahiplerinden birisi. Üç ay önce Cevatpaşa Mahallesi’nden on bir çocuğuyla çıktığında hiçbir şey alamamışlar yanlarına. Eşinin eski eşinden kalan beş çocuğa da annelik yapmaya çalıştığını söyleyen Gül, hayırsever insanlar sayesinde ayakta durabildiklerini anlatıyor.

“Eşim çalışmıyor hasta, büyük oğlumun evine taşındık yasak geldiğinde. Kaçtık ve hiçbir şey alamadık. Bir daha da gidemedik evimize. Bugün polise gittim ama mahallelerde bombaların imha edildiğini söyleyerek izin vermediler. Zaman zaman buraya gelip çocuklara üst baş alıyorum. Tek gelirimiz devletin yaptığı kira yardımı. Allah hepsinden razı olsun onlar olmasa perişan olurduk.”

 

Yasaklı mahallelerdeki evlerine gitmek isteyenler polis kontrol noktalarını dolduruyor.

 

Yasaklı mahalleler

Sur’da başka bir trafiği de  ilçeye girip çıkan kamyonlar yaratıyor. Hafriyat çeken kamyonlar yasaklı mahallelere polisin açtığı barikatlardan geçiyorlar. Ancak sivillerin girişine izin verilmiyor. Saraykapı civarındaki polis noktasının önü ilçenin yasaklı bölgelerindeki evlere ulaşmaya çalışan insanlarla dolu.

Bekleyenler evlerinin akıbetini merak ettiklerini, girmek istediklerini söylese de tehlikeli olduğunu söyleyen güvenlik güçleri tarafından girişlerine izin verilmiyor. Bekleyenlerden bir kadın evine girmekten başka çaresinin bulunmadığını söylüyor.

“Operasyon bitti deyince geldik, ama almadılar. Ev tutamadık çıktıktan sonra akrabaların yanında kaldık. Onlar da çok zorlandı, biliyorum. Yıkılmış olsa da evime girip başımı sokmak istiyorum. Kimselere el açacak yüzüm kalmadı. Bir daha kıyamet kopsa evimden çıkmam, kimselere de çukur açtırmam. Yazık günah değil mi? Binlerce insan sersefil oldu...”

 

Kamyonlar hafriyat taşımaya devam ediyor.

 

‘İş bugün iyi’

Gazi caddesi üzerindeki pek çok ciğer tezgâhından dumanlar tütüyor. Kaldıra koydukları küçük kürsü ve masalarda insanlar gülerek öğlen yemeği yiyorlar. Yanmasın diye ciğerini yelleyen satıcı bir yandan da fotoğrafını çekenlere laf yetiştiriyor.

 

Ulu Cami önü en kalabalık noktalardan birisi.

 

“İşler bugün iyi, genelde esnaflara satış yaparız ama bugün çok yabancı geldi. Yemeğini yiyen ‘bundan sonra tüm öğlen yemeklerimi gelip Sur’da yiyeceğim’ diyor. Allah razı olsun, destek oluyorlar, yaptığım satıştan, kazandığım paradan çok bu sözler mutlu ediyor beni.”

Diyarbakır’ın Sur ilçesi dört aydan bu yana sakinlerinin anlatımıyla en ‘normal’ gününü yaşadı. İlçedeki mekânlara oturanların en büyük isteği bu normalliğin bozulmadan sürmesi. Esnaflardan biri bu normalliği şu sözlerle tarif ediyor; ‘patlama sesi gelmiyorsa bizim için güzel bir gündür ve patlama olmazsa Sur her gün böyle hareketli olur.’

Kaynak: Al Jazeera

Gündem Haberleri

Suriyelilerin ülkelerine dönüşlerini kolaylaştıracak yeni adımlar devrede
Şanlıurfa’da cinsel sapkınlık programı tepki çekti
AK Parti'de yeni İstanbul İl Başkanı belli oldu
“Şam fehedildiyse Kudüs'ün de fethi yakındır"
Muğla'da Sağlık Bakanlığı'na ait ambulans helikopter düştü: 4 ölü