Suriye’nin Büyüyen Cihad Hareketi Ağır Bir Darbe Aldı

Şehadetinden önce Hasan Abbud'la birkaç kez görüşen Charles Lister, Ahraruş Şam'a yönelik saldırıyı yorumladı. Lister'ın makalesini Haksöz-Haber okuyucuları için Hasan Soylu tercüme etti.

HAKSÖZ-HABER

Suriye’nin en büyük muhalif grubu Ahraruş Şam Türkiye sınırının yakınındaki İdlib civarındaki bir yerde gizli toplantı esnasında meydana gelen bir patlamayla yönetici kadrosunun büyük bölümünü yitirdi. Saldırının bir intihar eylemi mi, yoksa kimyasal saldırı ya da araba patlatılması neticesinde mi olduğuna dair iddialar bulunmakla beraber en güçlü ihtimalin yer altında yapılan toplantının rejim güçlerinin bir hava saldırısının hedefi olduğu belirtiliyor. Hava saldırısıyla cephaneliğin ateş aldığı ve sığınağın dumanla dolması sonucunda içeridekilerin boğulmuş olması tezi cesetlerde yara bere izlerinin olmaması nedeniyle daha makul görülüyor.

ONLARCA ÖLÜ

Saldırı neticesinde can verenler arasında İslami Cephe koalisyonunun siyasi lideri de olan Ahrar’uş-Şam lideri Hasan Abbud (Ebu Abdullah el-Hamavi) ile birlikte ölenlerin sayısının toplam olarak 45 kişi olduğu, hatta 75’e kadar çıktığı iddialar arasında.

Saldırının üzerinden henüz bir gün geçmişken Ahrar’uş-Şam Şura Heyetinin yeni liderlik makamına Haşim eş-Şeyh’i (Ebu Cabir) ve Ebu Salih Tahan’ı da yeni askeri şef olarak ataması Ahraruş Şam’ın sıkı örgütlenmiş bir yapıya sahip olduğuna işaret ediyor.

Ahrar, Suriye’de mücadele eden en radikal örgütlerden biri olarak tanınmakta. Bazı liderlerinin el-Kaide ile irtibatlı olduğu biliniyor. Örneğin Muhammed Bahaye (Ebu Halid es-Suri) 2011 Sonbaharında Hasan Abbud ile birlikte Ahrar’ın kuruluşunda etkili olmuştu ki, kendisi 1990’ların sonunda el-Kaide’nin liderlik yapısında etkili bir isimdi. Eymen ez-Zevahiri onu 2014’ün başında patlayan Nusra-IŞİD gerilimine arabuluculuk yapmak üzere görevlendirmişti. Fakat Şubat 2014’te IŞİD’in gerçekleştirdiği iddia edilen bir suikast sonucu öldürüldü.

Saldırının Ahrar’uş-Şam’ın daha geniş bir koalisyon oluşturma çabalarına denk gelmesi ve Ahrar’ın Devrimi Yönetme Konseyi adlı daha esnek bir yapıya katılıp katılmamayı müzakere etmesi dikkat çekici.

HASAN ABBUD’UN KİŞİLİĞİ

Hasan Abbud entelektüel kapasitesiyle de dikkat çeken bir isimdi. İngilizce öğretmenliği yaptığından dış dünyaya İngilizce seslenebiliyordu.

İki yıllık zaman zarfı içinde kendisiyle defalarca diyalogum oldu. Bir yönüyle akademik düşünen bir kişiliğe sahipken, aynı zamanda Abdullah Azzam, Ebu Musab es-Suri gibi cihadi önderleri izleyerek zulme karşı savaşın gerekliliğini öne çıkarıyor ama eş-Şebab, Boko Haram ya da Taliban gibi hareketlerce sergilenen anlayışın eksikliğine dikkat çekebiliyordu.

Ahraruş Şam’ın bundan böyle nasıl bir liderlik kapasitesine sahip olacağını izleyip göreceğiz. Saldırıda ölenler arasında bulunmayan Talal Bazarbaşı (Ebu Abdurrahman es-Suri), Ebu Mustafa, Ebu Sufyan eş-Şami ve Halid Ebu Enes gibi isimlerin ne yapacağı bir yana, örgütte belli oranda bir zafiyet yaşanacağı kesin gibi. Daha sıkı bir yapıya doğru evrilmesi durumunda Cephetun Nusra ile daha fazla yakınlaşabilir. Böylesi bir durum elbette daha ılımlı unsurları ise ılımlı İslami yapılara sevk edebilir.  

İslami Cephe’nin geleceği de belirsizlik arz etmekte: Ahrar’ın haricindeki 3 ana yapı Ceyşul İslam, Sukur eş-Şam ve Liva Tevhid son dönemlerde ılımlı çizgiye doğru evrilmekteler. Bu süreç dışarıdaki Suriye muhalefetiyle de daha yakın bir ilişkiyi getirebilir.

-------------

Charles Lister / Huffington Post
Çeviri: Hasan Soylu / Haksöz-Haber

***

Hasan Abbud ve Ahrar'ın Tüm Komutanları Şehit Edildi (FOTO) >>>

 

Yorum Analiz Haberleri

Devrim ile derinleşen kardeşlik: Suriye & Türkiye
Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...