Hüseyin el Naasan, yardım fonlarının tükenmesi ve Suriye'nin kuzeybatısındaki göçmen kamplarında koşulların kötüleşmesi nedeniyle kavurucu yaz aylarında ailesine su sağlamak için mücadele ediyor.
Türkiye sınırına yakın Sarmada yakınlarındaki bir kampta AFP'ye konuşan Naasan, "Su hayattır, her şeydir... ve şimdi sudan mahrum bırakılıyoruz" dedi.
On yıldan uzun bir süredir yerinden edilmiş olan 30 yaşındaki iki çocuk babası, "Sanki bizi yavaş yavaş öldürmeye çalışıyorlar" dedi.
Birleşmiş Milletler'e göre, 13 yıldır devam eden çatışmaların ardından, uluslararası finansman eksikliği, Suriye'nin kuzeybatısındaki yerinden edilmiş kamplarda su, atık bertarafı ve kanalizasyon gibi temel hizmetlerin sağlanmasını ciddi şekilde sekteye uğrattı.
BM, çoğu yerinden edilmiş beş milyondan fazla insanın Suriye'nin kuzey ve kuzeybatısında Esed rejimi kontrolü dışındaki bölgelerde yaşadığını ve birçoğunun hayatta kalmak için yardıma muhtaç olduğunu söylüyor.
AFP'ye konuşan kamp sakinleri, kampta şebeke suyunun bulunmadığını ve yardım kuruluşlarının, bütçedeki kesintileri gerekçe göstererek kamyonlarla su getirmeyi durdurduğunu söyledi.
Naasan, masrafları azaltmak için bir su deposunu diğer üç aileyle paylaşıyor.
"Satın almaya bile gücümüzün yetmediği suyu temin etmekte çok zorlanıyoruz" dedi.
İhmale uğruyorlar
Naasan, yaz güneşi kampın üzerine vururken suya erişimin azalmasının "büyük bir felakete" yol açabileceği konusunda uyardı.
Çöplerin yığıldığını ve savaştan zarar görmüş tıbbi tesislerin bulunduğu bir bölgede hastalık riskini arttırdığını söyledi.
Beşar Esed'in 2011 yılında hükümet karşıtı protestoları şiddet kullanarak bastırmasının ardından başlayan savaş 500.000'den fazla insanın ölümüne, milyonlarca insanın yerinden edilmesine ve ülkenin altyapı ve sanayisinin büyük zarar görmesine neden oldu.
BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) AFP'ye yaptığı açıklamada, kuzeybatı İdlib bölgesinde, yaklaşık 571.000 kişiye ev sahipliği yapan 460 civarındaki kampın BM ortak kuruluşlarından herhangi bir su, kanalizasyon ve hijyen desteği almadığını söyledi.
Açıklamada, "Finansman artırılmazsa, yaklaşık 165.000 kişiye ev sahipliği yapan 111 kamp daha Eylül ayı sonuna kadar bu destekten mahrum kalacak" uyarısında bulunuldu.
OCHA, Suriye'nin kuzeybatısındaki nüfusun yaklaşık yüzde 80'inin "içme suyuna erişim, atık bertarafı ve kanalizasyon tesislerinin rehabilitasyonu" dahil olmak üzere su ve hijyen desteğine ihtiyaç duyduğunu söyledi.
Ancak bu kritik sektörün "sürekli olarak" ihmal edildiği ve 2024'ün ilk çeyreğinde gerekli finansmanın sadece yüzde ikisini aldığı belirtildi.
Kamp sakini 45 yaşındaki dokuz çocuk babası Abdülkerim İzzeddin, ailesi için yakındaki bir kuyudan plastik varillere su doldurdu ve bunları taşıyacak bir kamyona sahip olduğu için şükrediyor.
İzzeddin, "Yazın su vermeyi nasıl kesebilirler?" dedi.
"Ölmemizi mi istiyorlar?”
Çocuklar hastalanıyor
BM'nin Suriye krizinden sorumlu bölgesel insani yardım koordinatör yardımcısı David Carden, kuzeybatıdaki kamplardaki koşulların "içler acısı" olduğunu söyledi.
AFP'ye konuşan Carden, "Yıpranmış çadırlardaki aileler boğucu sıcakla karşı karşıya.
"Temizlik desteği olmayan kamplarda çöpler yığılıyor. Çocuklar hastalanıyor."
Suriye'nin kuzeybatısındaki yerel kuruluşların oluşturduğu bir platform olan Müdahale Koordinasyonu, sıcaklıklar arttıkça ve su kıtlaştıkça kamplarda cilt hastalıklarının yayıldığı uyarısında bulundu.
Sarmada yakınlarındaki bir mobil klinikten sorumlu doktor Fidaa el Hamud, "Bazı kamplarda yaşayanların yüzde 90'ından fazlasında uyuz var" dedi ve "su kıtlığı, çöp yığınları... ve kanalizasyon şebekelerinin eksikliğinden" yakındı.
Tahrir el Şam Heyeti (HTŞ) tarafından yönetilen İdlib bölgesinde yerel bir yetkili olan Firas Karduş, yetkililerin "alternatifler bulmaya çalıştığını" söyledi ancak yardım parasının tükenmesi halinde "insani bir felaket" yaşanacağı uyarısında bulundu.
İdlib kırsalındaki bir başka kampta Asma el Salih, su kıtlığının beş çocuğuna yemek pişirmeyi ve banyo yaptırmayı zorlaştırdığını söyledi ve çocuklarından birinin ciddi şekilde pişik olması nedeniyle endişeli olduğunu ifade etti.
El Salih, suyu bittiğinde yakındaki bir kuyudan kapları doldurup çadırına geri götürmek zorunda kalıyor.
32 yaşındaki Salih, "Su depom yok... ne de satın alabilecek durumdayım" diyor.
Yaz aylarında "içecek soğuk suyumuz bile yok" diye ekledi.