HAKSÖZ-HABER
Malum, Suriye halkının hak ve özgürlük mücadelesini bastırmak için İran ilk günden itibaren Esed’in yanında durarak sahada aktif bir şekilde yer aldı. Hem kitle gösterilerini engelleme hem de muhalefetin, silahlı direnişin bastırılması noktasında çok çaba sarf etti. Binlerce masum insanın kanının akıtılmasının esas sorumlusu olarak İran tarihin kara sayfalarındaki yerini aldı. Bütün bu cinayetleri İran’ın kaç adamıyla işlediği ve bu zulümler için ne kadar para harcadığı meselesi ise hep muallâkta kaldı.
Devrim Muhafızları eski komutanı Muhsin Rızai’ye ait Tabnak adlı sitede bu konuyla ilgili çarpıcı bilgiler yer almakta. Haberde geçmiş yıllardaki iddialara da değinilirken verilen bilgiler önemli.
2011’de protestoların başlamasından sonra eylemleri bastırmak için İran’ın Beşşar Esed'e telekomünikasyon istihbaratı ve bilgi izleme ekipmanı sağladığını ve Suriye'de bir siber ordunun donatılması ve eğitimi ile ilgilemesiyle başlayan süreç; 2012 yılında İran, ilk defa Esed'e destek için askeri danışman Suriye'ye gönderip Suriye için bütçe ayırıyor. Bu dönemde ayrılan bütçe Batı'nın Esed’e yönelik yaptırımlarının baskısını azaltmak için, 9 milyar dolar bütçe ayrılmıştı.
2013'te ise İran’ın Suriye'ye 4 bin asker göndermeye karar verdiği belirtiliyor. Bu 4 bin kişi Devrim Muhafızları, Besic ve Lübnan Hizbullah’ı kuvvetlerinden oluşuyordu.
2015 Ekim’inde ise Suriye'deki kuvvetlerin sayısının 20 bine çıktığı belirtilirken Birleşmiş Milletler Suriye temsilcisi De Mistura, İran'ın Suriye'de yıllık 6 milyar dolar harcadığını söylüyordu. Daha sonraki kaynaklarda ise Suriye’deki İran kuvvetlerinin sayısı 40 bin olarak belirtiliyordu.
2018 yılı itibariyle yani bugün ise İran’ın kontrolü ve rehberliği altında 82000 asker ve militan Suriye’de bulunmakta. Bunların 60 bini Suriyeli; 10 bin militan Afganistan, Irak ve Pakistan’dan, 9 bini Lübnan Hizbullah’ından, 3 bini ise İran Devrim Muhafızları’ndan.
İran’ın bugüne kadar harcadığı paranın ise 35 milyar doları bulduğu ifade edilmekte. İran bir yandan dünyanın her tarafından topladığı Şii militanları Suriye’de savaştırarak hem zalim olduğunu hem de mezhepçi politika uygulamada kararlı olduğunu göstermiş olurken ekonomik kriz yaşamasına rağmen ısrarla bütçe ayırıp kan dökmesi ise gerçekten çok çarpıcı.