Suriye Milli Ordusu (SMO) Sözcüsü Yusuf Hamoud, Barış Pınarı Harekatı ile teröristlerden temizlenen bölgelerin harekat sonrasında sivil yönetimlere devredileceğini, Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunacağı ve tüm azınlıkların haklarının güvence altında alınacağını belirtti.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA), "Barış Pınarı Harekatı" başlıklı panel düzenlendi.
Panele Suriye Milli Ordusu Sözcüsü Yusuf Hamoud, Suriye Geçici Hükümeti Savunma Bakanı Yardımcısı Hasan Hamada ve Suriye Milli Ordusun'dan Mustafa Secari ile araştırmacı, diplomatik misyon temsilcileri ve basın mensupları katıldı.
Suriye Milli Ordusu'nun 2011'den bu yana Esed rejimine karşı savaşan güçlerin en büyük birleşme hareketi olduğunu dile getiren Hamoud, SMO'nun 7 birlikten oluşan 80 bin eğitimli askeri olduğunu ifade etti.
Terör örgütü YPG/PKK'nın Barış Pınarı Harekatı'nı zorunlu hale getirdiğini vurgulayan Hamoud, örgütün Kürt, Türkmen ve Asuri binlerce sivili göçe zorladığını, çocukları zorla silah altına aldığını, siyasi aktivistlere suikast düzenlediğini, kadın ve çocuklar dahil yüzlerce kişiyi keyfi tutuklamaya tabi tutuğunu kaydetti.
SMO'nun kuruluş paktında etnik ve dini azınlıkların haklarının savunulmasının yer aldığını belirten Hamoud, "Tüm azınlıkların haklarını güvence altına alan üniter bir Suriye devleti kurmayı amaçlıyoruz." dedi.
Arap Birliği'nin Barış Pınarı Harekatı'nı kınamasına da değinerek, bunu esef ve şaşkınlıkla karşıladıklarını dile getiren Hamoud, "Bunu kınayan ülkeler ayrılıkçı terör örgütünün savaş suçlarına karşı sessiz kalmıştı." ifadesini kullandı.
Operasyon bölgesindeki Suriyeli sivil Kürt vatandaşların evlerini terk etmemesi için çaba gösterdiklerini vurgulayan Hamoud, şöyle devam etti:
"Biz Afrin bölgesini terörden arındırdığımız dönemde PKK terör örgütü, sivil Kürtlere baskı uygulayarak göç etmelerine yol açmıştı. O dönemde insanları telefonla arayarak evlerini terk etmemeleri gerektiğini söyleyip ikna etmiştik. Kürt kardeşlerimizle iletişim kurduktan sonra bölgeyi terk edenlerin bir kısmı da evlerine geri dönmüştü. Biz de onların güvenli bir şekilde geri dönmelerini sağlamıştık."
Barış Pınarı Harekatı'nda da Kürt, Asuri, Süryani ve Hristiyan sivil vatandaşlara güven verici mesajlar gönderdiklerini belirten Hamoud, "Biz Suriye Milli Ordusu olarak bölgeyi yönetmeyeceğiz. Biz bölgeyi terörden arındıktan sonra barışçıl şekilde bir arada yaşamayı kolaylaştıracak sivil yönetime teslim edeceğiz." ifadesini kullandı.
İstikrar ve güvenlik vurgusu
Suriye Geçici Hükümeti Savunma Bakanı Yardımcısı Hasan Hamada da Suriye Milli Ordusu'nun yapılanmasının Zeytin Dalı Harekatı dönemine nazaran profesyonelleştiğini ifade etti.
Geçici hükümetin temel önceliğinin, Suriye Milli Ordusu'nun kurtardığı bölgelerde istikrar ve güvenliği tesis etmek olduğuna dikkati çeken Hamada, terörün kurtarılan bölgelerde tekrar yuvalanmaması için gerekli hazırlıkların yapıldığını ve buna yönelik çabaların artarak devam edeceğini dile getirdi.
Suriye Milli Ordusun'dan Mustafa Secari de PYD yapılanmasının milli olmayan figürler tarafından Kandil'den gelen talimatlarla hareket ettiğini ifade etti.
Barış Pınarı Harekatı'nın bölgedeki halkın talepleri doğrultusunda gerçekleştiğini dile getiren Seccari, bölgeyi, zulüm ve baskıyla kontrol eden YPG/PKK terör örgütünün elinden kurtarmayı amaçladıklarını söyledi.
AA