"Hiçbir zaman hayal etmezdim… Enkazın altından çıkartılan insanların onlarca videosunu çekip dünyaya servis eden bir insan olarak bu insanlarla bir gün yer değişeceğimi. Bir videoyu aktaran insan olmak yerine videonun konusu olacağımı."
Bu sözler, kendisini hedef alan bir bombanın patlamasından sonra enkaz altında kalarak ağır yaralanan Suriyeli muhalif gazeteci Hâdi Alabdallah'a ait. Suriye'de savaşın en sıcak ve tehlikeli noktalarından haber aktaran Alabdallah, Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünün Özgür Medya ödüllleri kapsamında yılın gazetecisi olarak seçildi.
Hâdi Alabdallah, Suriye’de 2011’den beri devam eden savaşın başından bu yana sıcak noktalardan son gelişmeleri aktaran bir isim. Devrimin ikonlarından biri oldu. Nusra Cephesi tarafından kaçırıldı ve ardından serbest bırakıldı.
Hâdi Alabdallah, Suriye savaşının önemli dönüm noktalarından biri olan Humus’un Kusayr ilçesinde 1987’de doğdu. Hemşirelik okulundan mezun olduktan kısa bir süre sonra ülkede ayaklanmaların patlak vermesiyle birçok Suriyeli gibi onun da hayatı değişti ve gazeteciliğe yöneldi.
Hizbullah tasfiyesini istemişti
İlk olarak 'Devrimin Beşiği' lakabıyla tanınan Humus kentinden haberler aktardı. Bu süreçte Alabdallah güvenlik nedenleriyle kimliğini gizli tutuyordu. Arapça yayın yapan haber kanallarına kamufle sesiyle bağlanıp son gelişmeleri bildiriyordu. Humus’ta işlenen çok sayıda katliamın haberini aktardı.
Ailesini Suriye’nin dışına çıkardıktan sonra kimliğini açıkladı. Yaptığı haberlerde gerçek sesini kullanmaya ve yüzünü göstermeye başladı.
Alabdallah, Hizbullah’ın Suriye savaşında Esed’in yanında yoğun bir şekilde katıldığı ilk savaş Kusayr’den, yani baba ocağından da haber aktarmıştı. Hizbullah bu savaş sırasında onunla ilgili bir tasfiye talimatı vermiş, ancak Hizbullah, Suriyeli aktivist gazeteciyi yakalayamamıştı.
Sosyal medya üzerinden dünyaya haber aktardı
Suriyeli gazeteci sosyal medya platformlarını aktif bir şekilde kullandı. Savaşın en sıcak noktalarından haberleri oradan da aktardı. Twitter hesabını 500 bine yakın kişi takip ediyor. Facebook’daki sayfasını 850 binden fazla kişi beğendi.
Hâdi Alabdallah, birden çok kez ölümden döndü ve birden çok çalışma arkadaşını kaybetti.
Halep'te suikast girişimine uğradı
En son Nisan 2016’da Halep’te yaşanan yoğun bombardımanları ve şiddet olaylarını takip ettiği sırada evinin önünde yerleştirilen ve kendisini hedef alan bombanın infilak etmesi soncunda ağır yaralandı. O gün yanında bulunan kameramanı ve en yakın arkadaşı Halid El İsa hayatını kaybetti. İsa’nın ölümü Alabdallah’ı kendi aldığı yaralardan daha çok sarstı. Daha önce benzer bir şekilde de başka bir yakın arkadaşını kaybeden gazeteci, bunu aylar sonra geçirdiği birden çok ameliyatın ardından tekrar yazmaya başladığında anlattı.
"Beni iki kez öldürdüler"
Halep’te geçirdiği bombalı saldırıda neler yaşadığını bir blog yazısı olarak kaleme aldı. İki bölüm olarak yayımlanan ve ilki 45 bin, ikincisi ise 24 bin kişi tarafından okunan bu yazıda Alabdallah, iki yakın arkadaşının ölümüyle kendisinin de öldüğünü anlattı. ‘Beni iki kez öldürdüler’ diyerek kendisini ‘yaşayan ölü’ olarak niteledi:
"Orada beni iki kez öldürdüler… Arkadaşlarım, ölüm toprağın altına gömülmek değil. Ne kadar çok ölünün ruhu onlarca kez parçalandı. Canından daha çok sevdiklerini kaybetti... Ne kadar çok ölü de, gömülmesine rağmen hayatta kalmaya devam etti… İste ben onlardanım. Hâlâ hayatta olan bir ölüyüm."
Hâdi'nin yaraları tam olarak iyileşmedi. Ancak, bu durum ona engel olamadı. İki bacağı alçıda olmasına rağmen tekerlekli sandalyede yine Halep’teki son gelişmeleri takip ediyor. Bunlarla ilgili sosyal medyada videolar yayınlıyor.
"Ödül sadece benim değil, ölen arkadaşlarımın da"
Suriyeli gazeteci, Sınır Tanımayan Gazeteciler'in ödülünü kazandığını öğrendikten sonra çektiği bir videoda, ödülün kendisini mutlu ettiği ancak bunun sadece kendisine ait değil ölen tüm arkadaşlarına da ait olduğunu söyledi.
Alabdallah, Suriye'den çıkıp Fransa'nın Strasburg kentindeki ödel törenine katılamadı. Ödülü, onun adına bir başkası aldı.
Kaynak: Al Jazeera