Suriye bir neslin en öncelikli gündemiydi. Suriye’de İslami grupların elde ettiği başarılar Türkiye’de meydanlardan sokaklara kadar yankı buldu. Üniversiteler ise siyasal kırılmanın en belirgin olduğu mekânların başında geliyordu.
Türkiye’deki İslami gençlik hareketlerinin siyasi bilinçlerini inşa etmelerinde dönemsel olarak Filistin, İran, Cezayir, Irak tesirli olmuşken Türkiye İslamcılığının 28 Şubat’ın etkilerini üzerinden atmaya başladığı 2010’lu yıllarda Arap coğrafyasındaki halk hareketlenmeleri genç kuşakları derinden etkiledi. Tunus, Libya, Mısır ile elde edilen başarılar Türkiye’nin komşusu olan Suriye’ye geldiğinde ise daha öncekilerden oldukça farklı bir tartışma zemini ortaya çıktı. Esed’in laik-seküler otoriterliğine karşın Suriye halkının dindarlığı sebebiyle Türkiye’deki geniş kesimlerde halk ayaklanmasına karşı büyük bir sempati oluşturdu. Ancak Esed çetesi ile ideolojik akrabalığı bulunan sol gruplar ve Esed ile mezhepsel akrabalığı olan İran, Suriye meselesine yaklaşımda hâkim bir bakış açısının ortaya çıkmasını engellemek için ellerinden geleni yaptılar.