Erem Şentürk / Diriliş Postası
ÖSO diyorlar sonra hemen arkasından ekliyorlar “Kim bu ÖSO?” Cevap verelim: Hiç kimse!
Evet ÖSO hiç kimsedir. Aslında ÖSO diye bir şey yok. Sadece biri isim, bir etiket hepsi bu. “Suriyeli Muhalifler” demek gibi bir şey ya da “Fetih Ordusu” demek gibi bir şey. Suriyeliler bir araya geliyor bu birliktelikler bazen bir gece bazen bir ay sürüyor, savaşıyorlar “Sefer bizden zafer Allah’tan” diyorlar ve dağılıyorlar.
Yüzlerce grup var diye anlatılıyor. Evet var, hatta binlerce grup var. Büyük olan üç, dört grup var gerisi denildiği gibi yüzlerce binlerce grup. Aklımız almıyor bu gruplar meselesini, isimler meselesini.
Şöyle izah edelim: Herkes kendi mahallesini kendi kasabasını, kendi şehrini muhafaza ediyor. Suriye’de sistem şöyle çalışıyor. “Ketibe” bir askeri birlik demek. İBB Fatih’te. 15 Temmuz gecesi İBB’yi savunanlar “Ketibetül Fatih” dediler kendilerine, köprüyü savunanlar Ketibetül Üsküdar oldular. Bunlar gibi onlarca grup düşünün. 15 Temmuz gecesi savunma yapan gruplar için “Bölük pörçüktü” diyebilir miyiz?
İzmir’de Yunan’la savaşan Efeler, Gaziantep’te Fransız’la savaşan Gaggoşlar, Erzurum’da Rus’la savaşan Dadaşlar ayrı ayrı gruplardı ama hepsinin adı Özgür Suriye Ordusu’ydu.
Suriye hakkında konuşurken bir halk hakkında konuştuğumuzu, kendi memleketleri için savaştıklarını, grup isimlerinin bir önemi olmadığını unutmamamız lazım…