Batman'da bir araya gelen değişik görüşlerdeki 100 sivil toplum kuruluşu Başbakan'ın kısa süre önce Kürt sorununa ilişkin umut veren açıklamalarının oluşturduğu atmosferle müzakerelerin başlatılması ve beraberinde kritik bir sürece giren cezaevlerindeki açlık grevlerinin sonlandırılmasını sağlayacak girişimlerde bulunulması taleplerinde bulundu.
Çarşamba günü saat 13:00'da Atatürk Parkı önünde toplanan tüm STK temsilcileri adına kısa bir konuşma yapan Batman Tabipler Odası Başkanı Mehmet Demir, 12 Eylül 2012 tarihinden bu yana cezaevlerinde başlatılan süresiz dönüşümsüz açlık grevinin 43. gününe girdiğini hatırlatarak, başta hükümet olmak üzere herkesten duyarlılık istedi. İnsanların sisteme, sistemin bekasına kurban edilmemelerini talep emek üzere bugün burada bir araya geldiklerini belirten Demir, "Gerek toplum ve STK'lar olsun, gerek basın yayın organları gerekse hükümet olsun hiçbir şey yokmuş gibi günlük yaşantılarına devam etmektedirler. Biz sivil toplum örgütleri olarak bu tavrı kınıyoruz ve bir an önce bu konuya çözüm yolu getirilmesi için Batman'daki bütün STK'lar, vicdan sahibi olan herkesi var olan bu gidişata dur demek için duyarlı olmaya davet ediyoruz" dedi.
Daha sonra basın açıklamasını okuyan Özgür Der Batman Şube Başkanı Bünyamin Sevim, Başbakan Erdoğan'a seslendi. Sevim, Başbakan Erdoğan'ın, 'analar ağlamasın' diye başlattığı sürecin kesintiye uğraması sonucu anaların gözyaşlarının daha fazla akmasına neden olduğunu söyledi. Bugünlerde başbakanın tekrar gündemleştirdiği KÜRD SORUNUNU çözme iradesini önemsediklerini ifade etti. Sürecin kesintiye uğraması ve ardından "Kürt sorunu benim için bitmiştir” söyleminin Türkiye toplumu tarafından kaygıyla karşılandığını belirten Sevim'in okuduğu ortak basın açıklamasının tam metni aşağıdadır:
Basın Açıklamasının Tam Metni:
Sayın Başbakan,
Bu ülkenin en önemli sorunu olan KÜRD SORUNU için 2005 yılında Diyarbakır’da yaptığınız konuşmada “KÜRD SORUNU BENİM SORUNUMDUR “ diyerek sorunu dillendirip sahip çıkmıştınız.
Devlet eliyle yapılan yanlışlıkları uyguladığı şiddet ve asimilasyonu ifşa ile‘’Başbakan’’olarak kınamıştınız.
Bu söyleminiz Türkiye halkları tarafından destek bulmuştu.
2009 yılında KÜRD AÇILIMI veya DEMOKRATİK AÇILIM ı takiben ve bu sorunu çözmenin gereği olarak OSLO ve İMRALI görüşmelerini başlatmıştınız. Kürd sorununu çözmeye yönelik bu çabalara karşı yapılan bütün anti propaganda ve eleştirilere rağmen bu çabanız Türkiye halkları tarafından destek bulmuştu.
Analar Ağlamasın diye başlattığınız sürecin kesintiye uğraması, ne yazık ki anaların gözyaşlarının daha fazla akmasına sebep oldu. Sürecin kesintiye uğraması ve ardından ‘’kürd sorunu benim için bitmiştir.’’ Söylemi, Türkiye toplumu tarafından kaygı ile karşılanmıştı.
Son dönemdeki söylemleriniz ve “gerekirse İmralı ile de görüşülür” açıklamanız bizlerde yeniden bir umudun filizlenmesine sebep oldu.
Aşağıda imzası olan toplumun değişik kesimlerini temsil eden bizler 2005 te başlattığınız bugüne kadar kesintili de olsa devam ettirdiğiniz, bugünlerde tekrar gündemleştirdiğiniz KÜRD SORUNUNU çözme iradenizi önemsiyoruz. Her türlü müzakere ve diyalog girişimlerinizi desteklediğimizi, bundan sonra da destekleyeceğimizi ilan ediyoruz.
Bizce de Müzakere sürecinin ve imralı ile görüşmenin tam zamanıdır.
Bu gün başlatılacak bir görüşme, şu anda cezaevlerinde açlık grevinde bulunan yüzlerce İNSANIMIZIN yaşamını kaybetmesine, kalıcı sağlık sorunlarına engel olacak ve birçok ananın Bayramı gözyaşı dökmeden sevinçle yaşamasını sağlayacaktır.
İnsanları yaşatan Kurban bayramının ruhuna uygun olarak, taleplerimiz:
1-Öcalan’a ailesi ve avukatları ile görüşme olanaklarının bir an önce sağlanması
2-Kendisine sürece müdahil olabilecek koşulların sağlanması
3-Süresiz dönüşümsüz Açlık grevlerinin bir an önce sonlandırılması
4-Çatışmaların koşulsuz olarak sonlandırılması
Batman’ın Tüm Sivil Toplum Kuruluşları