Sosyal medyada İslam düşmanlığı hız kesmeden devam ediyor!

Hakaretlerin havada uçuştuğu, ifade özgürlüğünü savunanların megaloman tavırlarına sahne olunan, İslam’a yönelik nefretin açığa çıktığı, laiklik serdengeçtiliğinin yaşandığı tartışmaların amacı ne?

HAKSÖZ HABER

Sokak röportajlarında yöneltilen sorular kadar, muhatapların verdiği cevaplar da gündem olmaya başladı. Halkın arasına gazetecilik yapıyorum diye karışan, sordukları sorular ile provokatif içerikler üreten sosyal medya kanallarına karşı neden yaptırım uygulanmadığı merak ediliyor.

Laik ve seküler kesimlerin hışmına uğrayan Müslümanların yer aldığı sokak tartışmalarına bir yenisi eklendi.

Geçtiğimiz günlerde İstanbul Pendik’te bir grup genç ile orta yaşlı bir adamı tartışmaya iten bir soru ırkçılık üzerinden prim kasan ‘Objektif Medya’ adlı sosyal medya kanalı tarafından vatandaşlara soruldu.

Hakaretlerin havada uçuştuğu, ifade özgürlüğünü savunanların megaloman tavırlarına sahne olunan, İslam’a yönelik nefretin açığa çıktığı, laiklik serdengeçtiliğinin yaşandığı tartışmada genç bir kızın İslam’a ve Müslümanlara dönük nefret söylemi tepki çekti.  

Genç İslam düşmanı, “Kur’an’ı Türkçe okuyan aklı başında bir kişinin İslam’ı kabul etmesi mümkün değildir” dedi. Din ve devlet işlerinin birbirinden ayrı tutulması gerektiğini ifade eden laiklik yanlısı kız, adamın “Din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılmaması gerekir” demesi üzerine, “O zaman Arabistan’a git diyerek” kendisince öğüt verdi.

Biz Türk’üz Arap değiliz” ırkçılığına girişen laik genç, “Arap kültürünü İslam kabul edemezsin” diyerek Müslümanların eylemlerini ırkçılık ekseninde değerlendirmeye girişti. Tartışmada yer alan adamın, “Kur’an’ı Kerim, dinimiz İslam diyen herkesindir, öyle Arapların değildir” demesi üzerine, “Burası laik bir ülke İslam toprağı değil!” ifadelerini kullandı.

Sorulan soruyu yanıtlayan insanların etrafına toplanan gençlerin yanı sıra tartışmalara dahil olup “sözlerini kabul ettirmek” isteyen diğer orta yaşlıların da sık sık bu tarz tartışmalara dahil olduğu görülüyor.

Sözlü tartışmaların hakaretlere, zaman zaman da şiddete varan saldırganlıklara sahne olduğu görülürken, ifade özgürlüğünü savunduğunu iddia eden kesimlerin çelişkili halleri ise görülmemeye devam edildi.  

Gazetecilik adı altında algı yönetimi ve provokasyon içeren, siyaset ve din eksenli sorulan sorularla vatandaşlar arasında çıkan gerginliklerden prim elden eden, çok izlenme uğruna tartışmaları keyifle paylaşan sosyal medya hesaplarına dönük çalışmaların ne aşamada olduğu merak ediliyor.

Yorum Analiz Haberleri

Gazze katliamında ABD'nin rolü
Endonezya’da “Değiştirilmesi teklif dahi edilemeyen” madde: Filistin davası
"Mustafa Kemal'in askerleri"ne ne zaman dur diyeceğiz?
Gazze katliamı ve Hasbara’nın iflası
Medyadaki ahlaksızlığa neden göz yumuluyor?