Sol-Kemalistlerin Adalet ve Merhamet Anlayışı mı? Hadi Oradan Geçiniz Efenim!

Türkiye’de iktidarın uzun denilebilecek bir süreçte aynı partide olması yaşadığımız coğrafyadaki siyasal-sosyal gerçekliğin zaman zaman nirengi noktalarının gözden kaçmasına yol açabiliyor.

HAKSÖZ-HABER

Elbette bunda iktidarın yanlış ve haksız politikalarının yoğunluğu da etkili olmakta. Özellikle 15 Temmuz sonrası yürütülen süreç neredeyse temelden hatalı. Örgüt ve cemaat ayrımı yapmadan yıllarca devlet tarafından desteklenmiş bir oluşumla en küçük irtibatı dahi “terör örgütü üyeliği” ile cezalandıran Hükümet ve Yargı’nın elinden binlerce insan mağdur oldu, hala da olmaya devam ediyor.

Bütün bu süreçte Sol-Kemalistler ise ülkedeki “Hak ve Adalet” arayışının siyasal temsilcileri imiş gibi propaganda yapıp özellikle dindar kesimlerin desteğini almaya çalışmakta. Sistematik zulüm ve küfür politikalarının cari sistemde temelinin atılmasında rol oynayanlar geçmişlerini gizlemeye-unutturmaya çalışarak yeni bir çehre sunarken dahi İslam’a ve onun değerlerine düşmanlık yapmaktan geri durmuyorlar.

Nitekim Fetö üyeliğinden tutuksuz yargılanan Fatma Çalış’ın hac kurasından hacca gitme hakkı kazandığı için Mahkeme’nin yurtdışı yasağını kaldırması bilumum Sol-Kemalist zevatı rahatsız etmiş durumda. Cumhuriyet, Sözcü, Birgün gazeteleri aynı perspektif ve düşmanlıkla haberler yapıyorlar. Neymiş; “Yargı nasıl oluyor da terör örgütü üyeliğinden yargılanan bir kişinin yurt dışı yasağını kaldırabiliyor.” Ne kadar mantıklı değil mi? “Terör örgütü üyeliği” bu, Kanarya Sevenler Derneği üyeliği değil! Oysa kazın ayağı hiç de öyle değil.

Fetö’ye üyelikten tutuksuz yargılanan Fatma Çalış, kurada hacca gitme hakkı kazanıyor. Türkiye’de her Müslüman hac sırasının uzun yıllar sonunda çıktığını bilir. Tabi Sol, Kemalistlerin, Müslümanların sosyalitesiyle ilgili bilgileri de cehli mürekkeb boyutunda olduğu için onlar zannediyorlar ki en yakın tur firmasına gidip bir Mekke bileti aldığınızda “Ver elini Hicaz!” deniliyor. Fatma Çalış’a hac kurası çıkıyor fakat yurtdışı çıkış yasağı var. Üyelik iddiasıyla Isparta 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Fatma Çalış, 1 ay tutuklu kaldıktan sonra, yurt dışına çıkış yasağı konularak tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmış. O arada 7 yıldır başvurduğu Hac kurası olumlu neticeleniyor.

Mahkemeye “Hacca gideceğim, yasağı kaldırın” diyor fakat reddediliyor. O da bir üst mahkemeye başvuruyor. Üst mahkeme, 3. Ağır Ceza Mahkemesi de demek ki, Hac kurasının zorluklarını bilen kişilerden oluşuyor: “Bir daha hac şansı elde edemeyebilir. Mağdur olur” gerekçesiyle yurt dışı yasağını kaldırıyor. Fatma Çalış, mahkemenin bu kararıyla Hicaz’a gidebileceği için seviniyor ve pasaport için başvuruyor. Fakat kendisine pasaport verilemeyeceği, çünkü idari bir karar olduğu belirtiliyor. Nüfus Müdürlüğü'ne başvurduğunda, kendisine pasaport verilemeyeceği, pasaport vermemenin idari bir karar olduğu belirtiliyor.

O sırada red kararı veren ve yargılandığı Isparta 2. Ağır Ceza Mahkemesi ise davayı sonuçlandırıyor ve Çalış’a 6 yıl 3 ay ceza veriyor.

Ne güzel değil mi? Çok basit gerekçeler ve illiyet bağlarıyla terör örgütü üyeliğinden tutukla, yargıla, hakkında yurt dışı çıkış yasağı ver. Daha sonra kararı kaldır. Ama başka bir devlet kurumu ise kararı kaldıran yargının pratiğini esas alarak pasaport başvurusuna olumsuz yanıt veriyor. Döngü, döngü kısır döngü!

Sonuçta Fatma Çalış ne pasaport alabilecek ne de Hacca gidebilecek. Ama Sol-Kemalistlerin içi yine rahat etmiyor. Üst mahkeme nasıl yurt dışı çıkış yasağını kaldırabilir? Yayınlarına, söylemlerine, siyasetlerine baksanız; memlekette hak ve adalet mücadelesi için çalışıyorlar. Oysa onların hak, adalet ve hukuk perspektifinin içinde Müslümanların daha doğrusu kendileri dışındaki insanların hakkı, hukuku bulunmaz asla! Hele Müslümanların, hele Müslümanların… Zaten eğer tutarlı, dürüst, çifte standarttan uzak, Müslümanlara ve değerlerine düşmanlığı terk etmiş Sol-Kemalist muhalefet olsaydı iktidar da bu kadar yanlış sarmalına girebilir miydi?

***

Bahse konu Sol-Kemalist medya organlarının olayı sunuş tarzını yansıtan bazı haberler:

MAHKEMEDEN SKANDAL KARAR! SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYELİĞİNDEN YARGILANAN SANIĞA HAC İZNİ

Cumhuriyet / 26 Mayıs 2019

Silahlı terör örgütü üyeliğinden yargılanan ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldıktan sonra yurt dışına çıkış yasağı konulan sanık, “Hacca gideceğini” gerekçe göstererek bu yasağının kaldırılmasını istedi. Mahkeme ise, “Bir daha gidemeyebilir” gerekçesiyle yurtdışı çıkış yasağını kaldırdı.

KHK ile ihraç edilen on binlerce yurttaşın haklarında soruşturma dahi bulunmamasına karşın pasaportları iptal edildi. Silahlı terör örgütü üyeliğinden yargılanan sanığın yurtdışı çıkış yasağı ise, ‘hacca gideceği’ gerekçesiyle kaldırıldı.

Silahlı terör örgütü üyeliği suçlamasından yargılanan F.A’nın adli kontrol hükümleri ve yurtdışına çıkış yasağı son buldu. F.A’nın, “Hacca gitmeye hak kazandığım için yurtdışına çıkış yasağım kaldırılmalı” başvurusunu görüşen mahkeme, tartışmalı bir karara imza attı. Isparta 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi kararında, “Sanığın yedi yıldır hacca gitmek için müracaat ettiği, 2019 yılı kurasında hac kayıt hakkı kazandığı, kesin kaydını yaptırdığı, hakkındaki adli kontrol kararının kaldırılmaması durumunda hac görevini yerine getiremeyecek” denildi. Bir daha kayıt yaptırma şansı olmadığının sebep gösterildiği kararda, F.A’nın mağdur olmaması için adli kontrol şartı kaldırıldı.

HACCA KAYIT YAP

Mahkeme heyetinin verdiği kararı BirGün’den Hüseyin Şimşek'e değerlendiren Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, “Bundan sonra yurtdışına çıkmak isteyen herkes hacca gitmek için başvurabilir ve böylece yasaklarından kurtulabilir” dedi.

Eminağaoğlu, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçen hafta sarf ettiği, “Şeriata yani hukuka olan bağlılığı ne derece güçlü tutarsak geleceğimize o derece güvenle bakabiliriz” sözlerini hatırlattı. “Bu karar, Erdoğan’ın ‘şeriata göre karar verin’ çağrısına anında verilmiş yanıt mıdır?” diye sordu.

DİN HER KAPIYI AÇIYOR

Birçok bilim insanının yurtdışı çıkış yasağı nedeniyle mağdur edildiğini ifade eden Eminağaoğlu, örgüt üyeliğinden yargılanan bir sanığın hac gerekçesiyle yurtdışına çıkmasının ‘çifte standart’ olduğunu söyledi.

Hukukun değil dinin her kapıyı açtığını belirten Eminağaoğlu sözlerine şöyle devam ettirdi: “Yurtdışı çıkış yasağı kaldırılmadığı için tedavisine gidemeyip ölümle pençeleşenleri hatırladığımızda bu kararın yanlışlığını anlayabiliyoruz. Ülkeden çıkış için örgüt üyelerinin yolunun hac kaydından geçeceğini yargının da adalete göre değil kendilerince kazanacakları sevaba göre karar verdiklerini düşünmek dehşet verici. Yargı, hukuku her alanda rafa kaldırmış.”

***

FETÖ SANIĞI HAC İBADETİNE GİDECEĞİM DEYİNCE…

Sözcü / 27 Mayıs 2019

Bu haber, “Yargının işine akıl sır ermiyor” dedirtecek . İlginç olay Isparta’da yaşandı. FETÖ’den tutuksuz yargılanan Fatma Çalış, kurada hacca gitme hakkı kazandı. Ancak yurt dışı çıkış yasağı vardı. Mahkemeye “Hacca gideceğim, yasağı kaldırın” dedi. Mahkeme, geri dönmeme ihtimali nedeniyle bunu reddetti. Sanık, bir üst mahkemeye başvurdu. Üst mahkeme ise “Bir daha hac şansı elde edemeyebilir. Mağdur olur” deyip yurt dışı yasağını kaldırdı. Bu arada dava sonuçlandı. O sanık 6 yıl 3 ay hapse çarptırıldı.

FETÖ üyesi olduğu iddiasıyla Isparta 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Fatma Çalış, 1 ay tutuklu kaldıktan sonra, yurt dışına çıkış yasağı konularak tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Çalış'ın avukatı Sacit Altuğ, 2019 Hac kurasında Fatma Çalış'ın kesin kayıt yaptırma hakkı elde ettiğini, belirlenen tarihler arasında kesin kayıt işlemi yaptırdığını, pasaport alabilmesi için yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasını istedi.

Mahkeme, sanığın Hac'ca gittikten sonra bir daha dönmeyeceğini değerlendirdi ve talebi reddetti. Bunun üzerine avukat Sacit Altuğ, bir üst mahkeme olan 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ne itiraz etti.

Mahkeme, FETÖ üyeliğinden yargılanan Fatma Çalış'ın Hac kurasında çıkmasını dikkate alarak şu kararı verdi: “İtiraz üzerine mahkememizce yapılan değerlendirmede, sanığın yedi yıldır gitmek için müracaat ettiği, 2109 yılı kur'asında Hac kayıt hakkı kazandığı, kesin kaydını yaptırdığı, hakkındaki adli kontrol kararının kaldırılmaması durumunda Hac görevini yerine getiremeyecektir. Bu nedenle bir daha kayıt yaptırma şansını elde edemeyecektir.

Bu durum, sanığın mağduriyetine neden olacaktır. Bu nedenle adli kontrol kararının ölçülü olamayacağı anlaşıldığından, adli kontrol kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.”

İZİN VERİLMEDİ

Fatma Çalış, mahkemenin bu kararıyla Hac'ca gidebileceği için sevindi. Pasaport için Nüfus Müdürlüğü'ne başvurduğunda, kendisine pasaport verilemeyeceği, pasaport vermemenin idari bir karar olduğu belirtildi. Böylece Fatma Çalış'a pasaport verilmedi.

Bu arada yargılaması da devam etti. Fatma Çalış, örgüt üyeliğinden 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Avukatı, karara itiraz etti. Karar üst mahkemede kesinleşmediği için Fatma Çalış cezaevine gönderilmedi.

***

KHK’LİLERE YURTDIŞI YASAĞI SÜRERKEN… ÖRGÜTTEN YARGILANAN SANIĞA HAC İZNİ

Birgün / 26 Mayıs 2019

Silahlı terör örgütü üyeliğinden yargılanan ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldıktan sonra yurt dışına çıkış yasağı konulan sanık, “Hacca gideceğini” gerekçe göstererek bu yasağının kaldırılmasını istedi. Mahkeme ise, “Bir daha gidemeyebilir” gerekçesiyle yurtdışı çıkış yasağını kaldırdı.KHK ile ihraç edilen on binlerce yurttaşın haklarında soruşturma dahi bulunmamasına karşın pasaportları iptal edildi. Silahlı terör örgütü üyeliğinden yargılanan sanığın yurtdışı çıkış yasağı ise, ‘hacca gideceği’ gerekçesiyle kaldırıldı.

Silahlı terör örgütü üyeliği suçlamasından yargılanan F.A’nın adli kontrol hükümleri ve yurtdışına çıkış yasağı son buldu. F.A’nın, “Hacca gitmeye hak kazandığım için yurtdışına çıkış yasağım kaldırılmalı” başvurusunu görüşen mahkeme, tartışmalı bir karara imza attı. Isparta 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi kararında, “Sanığın yedi yıldır hacca gitmek için müracaat ettiği, 2019 yılı kurasında hac kayıt hakkı kazandığı, kesin kaydını yaptırdığı, hakkındaki adli kontrol kararının kaldırılmaması durumunda hac görevini yerine getiremeyecek” denildi. Bir daha kayıt yaptırma şansı olmadığının sebep gösterildiği kararda, F.A’nın mağdur olmaması için adli kontrol şartı kaldırıldı.

HACCA KAYIT YAP

Mahkeme heyetinin verdiği kararı BirGün’e değerlendiren Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, “Bundan sonra yurtdışına çıkmak isteyen herkes hacca gitmek için başvurabilir ve böylece yasaklarından kurtulabilir” dedi.

Eminağaoğlu, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçen hafta sarf ettiği, “Şeriata yani hukuka olan bağlılığı ne derece güçlü tutarsak geleceğimize o derece güvenle bakabiliriz” sözlerini hatırlattı. “Bu karar, Erdoğan’ın ‘şeriata göre karar verin’ çağrısına anında verilmiş yanıt mıdır?” diye sordu.

DİN HER KAPIYI AÇIYOR

Birçok bilim insanının yurtdışı çıkış yasağı nedeniyle mağdur edildiğini ifade eden Eminağaoğlu, örgüt üyeliğinden yargılanan bir sanığın hac gerekçesiyle yurtdışına çıkmasının ‘çifte standart’ olduğunu söyledi.

Hukukun değil dinin her kapıyı açtığını belirten Eminağaoğlu sözlerine şöyle devam ettirdi: “Yurtdışı çıkış yasağı kaldırılmadığı için tedavisine gidemeyip ölümle pençeleşenleri hatırladığımızda bu kararın yanlışlığını anlayabiliyoruz. Ülkeden çıkış için örgüt üyelerinin yolunun hac kaydından geçeceğini yargının da adalete göre değil kendilerince kazanacakları sevaba göre karar verdiklerini düşünmek dehşet verici. Yargı, hukuku her alanda rafa kaldırmış.”

 

Medya Haberleri

Facebook, Filistinli haber kaynaklarını yüzde 77 kısıtladı
İsmail Saymaz sen tam bir yalan makinesisin!
Yeni Akit bu saçmalıklara yer vermek zorunda mı?
Milyonların katili Esed'in Halk Tv’de CHP’ye teşekkürünü unuttunuz mu?
Nagehan Alçı’nın başörtülü yayın performansı: Suriye Devrimi’ni DAEŞ’le aynı kefeye koyma çabası