Şoför Mahallindeki Cumhuriyet ve Esedseverlik

Kaleminden kan damlayan gazeteciler, eli kanlı diktatörlerle sarmaş dolaş olabilir. Peki, herhangi bir Şam ceridecisi, Türkiye Başbakanı ile konuşup bunu gazetesinde yayınlayabilir mi?

ASIM YENİHABER'den Suriye diktatörü Esed’in yanında saf tutanlar üzerine bir analiz:

Önce ona “hüsn-ü zan” göstermiştik! Çünkü gerçekten “Hüsnü” sanmıştık!

O zaman İslâmcı, şimdi muhafazakâr bazı gazetelerde köşe yazmaya buyur edilmişti. Yazdı çizdi.

O zaman bir kısım basının nefretine muhatap oluyordu. Gel zaman git zaman, bu mahalli zatın hiç de mahalli olmadığı, bayağı enternasyonal Baasçı olduğu anlaşıldı. Baasçılık İttihatçılığın reankarnasyonudur. Türkiye’de İttihatçılık biterken, en uzun sınırlı komşumuzda tavan yapıyordu.

Eski kulağı kesiklerimiz, meşrutiyetten cumhuriyetten İttihatçılarımız, Suriye gibi bir ülkeden ne bekleyebilirdi ki?

Şimdi görüyoruz ki, eski İttihatçılarla Baasçılar işi bayağı sardırdılar.

Kural değişmez: “Düşmanımın düşmanı dostumdur!”

Suriye’de kanlı olaylar patlak verdi. Küçük Esed hiçbir şey yapmıyormuş gibi yapıp katliama başladı. İşte o zaman onun Esed’in kamyonunun şoför mahallinde olduğu anlaşıldı. Türk basınının bir kısmını kaybetmişti ama, başka bir kısmını kazanmıştı.

Kim inanırdı; üç sene önce söylesek, Cumhuriyet, Suriye’nin babadan tevarüs diktatörü Beşşar’la mülakat yapacak ve bunu da ağzının suyu akarak neşredecek.

Türkiye’de bu olur.

Bir ajan gazeteci kılığında istediğini yapabilir.

Kaleminden kan damlayan gazeteciler, eli kanlı diktatörlerle sarmaş dolaş olabilir.

Peki, herhangi bir Şam ceridecisi, Türkiye Başbakanı ile konuşup bunu gazetesinde yayınlayabilir mi?

Şoför mahallinden “Yaptı ve yayınladı” sesi geliyor.

Yaptı ama ne zaman? “Sıfır sorun”un balayı günlerinde.

Şimdi mümkün mü?

“Şam ceridesi” dedim. Yani genel yayın yönetmeni eninde sonunda Beşşar Esad olan bir gazete!

Türkiye’de büyük bir kargaşa var.

Düne kadar Hüsnü’ye su-i zan gösterenler artık hüsn-ü zan içindeler.

Sadece Cumhuriyet mi? Ulusalcı gazeteler mi?

Hayır! “Milliyetçi”ler de!

Dünya sistemi yeniden kuruluyor ya, Türkiye’deki basın çekim merkezine göre ideolojisini, fikrini zikrini tornistan ediyor.

Bir zamanlar İran’a savaş ilan edilmesi için gece gündüz mesai sarf eden yayın kuruluşları, fena halde İrancı oldu. Bu gazetelerde İran’ın imajını zedeleyecek hiçbir haber ve yazıya rastlamazsınız.

Ya Rusya?

En azılı Moskof düşmanlarımız, Rusya’nın yanında yer almaktan gocunmuyorlar artık. Her fırsatta Çin’deki Türklere, Uygurlara yapılanları gündeme getirenler, bu soydaşlarını şimdi unutuverdiler.

Urumçi katliamının 3. yıldönümü bugünler. Bu gazetelerde herhangi bir haber veya yazı görebiliyor musunuz?

Bunu neye yormalıyız?

Devir ideoloji devri değil.

Liberalizm her kesimi etkiledi. İslamcıyı da, milliyetçiyi de, solcuyu da, sağcıyı da.

Menfaat neredeyse oraya yönel!

Cumhuriyet’in şoför mahallinde olması boşuna değil yani.

Onlar hep şoför mahallindeydi!

1940’larda da Hitler’in kamyonunda binmişlerdi. Bu yüzden hükümet Cumhuriyet’i epeyce süre kapatmıştı.

Şimdi gazete kapatmak yok!

Şoför mahallinde seyahat serbest!

YENİ AKİT 

Medya Haberleri

Facebook, Filistinli haber kaynaklarını yüzde 77 kısıtladı
İsmail Saymaz sen tam bir yalan makinesisin!
Yeni Akit bu saçmalıklara yer vermek zorunda mı?
Milyonların katili Esed'in Halk Tv’de CHP’ye teşekkürünü unuttunuz mu?
Nagehan Alçı’nın başörtülü yayın performansı: Suriye Devrimi’ni DAEŞ’le aynı kefeye koyma çabası