“Siz kimsiniz” diye soran bacı, “sen kimsin?”

Ali İhsan Karahasanoğlu

Genelkurmay kontenjanından, tam Yargıtay’a üye olacaktı..

Derin oluşumların kurduğu tezgahın 12 Eylül referandumunda halk tarafından bozulması sonucu, gidip CHP’ye kaydoldu..

Ve daha önce illegal temsilciliğini yaptığı partiden, legal milletvekili seçildi..

Kim?

YARSAV eski Başkanı Ülker Tarhan hanım..

Ülker hanım, % 50 oy alan siyasi iktidara sormuş: “Siz kimsiniz?”

Bu soruya ne cevap verilir?

“Halkın % 50’sini tanımayan bacı, sen kimsin?”

Sen kaç oy aldın ki, % 50 oy alanlara soruyorsun, “Kimsiniz” diye..

Hatırlatalım, bu siyasi parti % 35 oy aldığında da, bu bacı Yargıtay’da tetkik hakimi idi.

Siyasetle uzaktan yakından ilgilenmesi kesinlikle yasaktı.

Ama YARSAV çatısı altında, öyle bir muhalefet yapıyorlardı ki, CHP’yi mumla aratıyorlardı..

“Tek başınıza anayasa değiştiremezsiniz” diyor, takozluk yapıyorlardı..

“Hadi anayasadan vazgeçelim, kanunu değiştirelim” denildiğinde, ona da itiraz ediliyor, “Dayanağı anayasanın başlangıç hükümleri olan kanunları, istediğiniz gibi değiştiremezsiniz” gerekçesi ile, yine engel çıkartıyorlardı..

Yönetmelik mi?

Danıştay’daki uzantıları, onu da değiştirmeye imkan vermiyordu..

Evet, 1992’nin SHP’sinin (bugünkü CHP) yargıya yerleştirdiği kadrolar, % 35 oy alan siyasi iktidara, yönetmelik bile değiştirtmiyorlardı..

2007 seçimlerinde, siyasi iktidarın oyu % 47'ye çıktı..

Aynı kesim, aynı noktadan itirazlarını yine sürdürdü..

Anayasa değişikliğinin, % 47 ile yapılamayacağını iddia ettiler.

1,5 ay önceki seçimde ise, aynı siyasi iktidar, % 50 oy aldı..

Şimdi Ülker hanımın itirazı yine aynı: “Yeni bir anayasa istiyorsanız eğer, 326 ile de kabadayılık yapamazsınız, buna hakkınız yok.”

Peki Ülker hanım, siyasi iktidarın 326 ile yapma hakkının olmadığı kabadayılığı, sizin 135 kişi ile yapma hakkınız var mı?

Olmalı ki, böyle efeleniyorsunuz..

Bir parti % 50 oy alacak...

Sonra gelip, % 25 oy alan siyasi partiye mahkum olacak..

Nerede görülmüş böyle saçmalık?

Yoksa kabadayılık, ne sizin, ne de 326 milletvekilinin hakkı değil de, 12 Eylül darbecilerinin hakkı mı ki, “Mevcut anayasayı değiştiremezsiniz” dayatmasında bulunuyorsunuz?

“Anayasayı siz değiştiremezsiniz, biz de değiştiremeyiz. Sadece paşa dedelerimiz değiştirebilir” mi demek istiyorsunuz?

Bunun başka ne anlamı olabilir?

12 Eylül darbecileri bir anayasa yapmış.

Şimdi o anayasa her değiştirilmek istendiğinde, bir tartışma çıkartıp; “360 ile değiştiremezsiniz”, “326 ile değiştiremezsiniz”, “Halkoyu ile değiştiremezsiniz” mavalları okuyorsunuz..

326’nın yanına, MHP de katılıp, 392 olurlarsa, anayasayı yine mi değiştiremezler?

“Değiştiremezler” diyorsanız, açık açık konuşsanıza: “Bizim işimiz darbeci anayasayı korumak. Sayı önemli değil.”

Ülker hanım, aldıkları çeyrek (%25) oya bakmayıp, % 50 oy alan siyasi iktidara soruyor: “Yürütme siz, yargı siz, yasama siz. Peki aslında siz kimsiniz?”

Ülker hanımın aklı, 1991’de kalmış, anlaşılan..

1991’de olduğu gibi, % 21 oy alıp hem yasama, hem yürütme, hem yargıyı ellerinde tutmak istiyor demek ki Ülker hanım..

Sadece o seçim döneminde de değil.. 1991’de alınan % 21 oy sayesinde, iktidardan ayrıldıktan 16 sene sonra; 2011’de bile, HSYK’daki üyelerin kendileri tarafından belirlenmesini istiyor, Ülker hanım..

1992’nin Adalet BakanıSeyfi Oktay’ın, 2011’in Yargıtay üyelerini telefonla seçmesini istiyor, Ülker hanım..

Bu tezgahınız bozuldu değil mi, Ülker hanım?

Eşiniz beyefendi, Yargıtay’a üye olmak için -ne ilgisi var ise- Genelkurmay Adli Müşaviri’nden yardım istemişti.

Başarmıştı da!..

Siz de aynı kanaldan, Yargıtay’a üye olmak üzereydiniz ki; tezgah bozuldu, değil mi Ülker hanım?..

Onun için “326 ile kabadayılık yapmayın” diyorsunuz..

“135 ile, kabadayılık yapmak” için!

YENİ AKİT