Geçtiğimiz günlerde Suriye’nin Doğu Guta bölgesine bağlı Duma ilçesinde Beşşar Esed’e bağlı güçlerce gerçekleştirilen kimyasal saldırıda en az 79 kişi hayatını kaybetti ve yüzlerce kişi de gazdan etkilendi.
Esed’in işlediği her suçun ardından onu aklamaya çalışanlar bu kez de aynı şeyi yaptı ve Duma’da Esed’e bağlı güçler tarafından kimyasal saldırı düzenlenmediğini ileri sürdü.
Rıdvan Kaya, kaleme aldığı yazısında, bu kimselerin ne olursa olsun değişmek bilmeyen konumunu ele alıyor:
Duma’da işlenen kimyasal katliamı örtmek, failini gizlemek için dillerini, kalemlerini oynatanlara elbette şaşırmıyoruz. Sempati besledikleri, kefil oldukları, arkasında hizalandıkları zalimin bugüne kadar işlediği hangi suça ‘suç’, katile ne zaman ‘katil’ diyebildiler ki?
Duma’da katledilen masumlara gözlerini kapatanlar, kendilerince birtakım mantıksal argümanlar ileri sürüp ‘Kimyasal Esed’in insanlık suçlarına kör ve sağır kalmaya devam ediyor, hatta daha da vicdansız bir tavırla doğrudan katili kollayıp, örtük biçimde kurbanları suçlama yoluna gidiyorlar. Utanmazca bir tavırla, muhaliflerin dünyayı harekete geçirmek için kendi çocuklarını, ailelerini, kendilerini yaktığını, boğduğunu ima ediyorlar!
Konvansiyonel Usul ve Silahlarla Katliam Sorun Teşkil Etmiyor!
Televizyon ekranlarında, gazete sayfalarında, internet medyasında gayet bilmiş bir edayla “Esed savaşı kazanıyor, neden böyle bir atraksiyonla kendini zor duruma düşürsün” sorusunu tekrar edenleri görünce, insanın içinden bu tiplere “acaba bunca katliamın, vahşetin sizce makul ve mantıklı sebepleri neler olabilir” diye sormak geçiyor.
Öyle ya, Duma’daki son katliamı mantık örgünüzle bağdaştırmakta zorluk çektiğinizi söylüyorsunuz. Madem öyle, zahmet olmazsa, bugüne kadar işlenmiş sayısız vahşetin, suçun, günahın mantıklı gerekçelerini bir sıralasanız da biz de öğrensek!
(…)
Yazının devamı için tıklayın: Siz Katile Ne Zaman Katil Dediniz ki?