HAKSÖZ HABER
Siyer Vakfı'nı sistemli olarak hedef gösteren çevreler mesnetsiz iddialarla Vakfın yayınlarından Allah Resulü'nün (sav) eşlerine yönelik ahlaksız ithamların yer aldığını öne sürdüler. Gerçekte olan ise yayımlanan bazı metinlerin sadece "reddiye maksatlı" olarak "orijinal çevirisi" yapılarak yayımlanmasından ibaretti.
Konu hakkında Gazze gündemi sebebiyle açıklama yapmayı tercih etmeyen Siyer Vakfı, tartışmaların büyümesi sebebiyle zaruri bir açıklama yayımladı.
Siyer Vakfı'ndan yapılan açıklama şu şekilde:
KAMUOYUNA ZARURİ DUYURU
Kıymetli kardeşlerimiz, yüreklerimiz Gazze’de yaşanan zulümlerle yanarken kurum ve şahıs odaklı meselelerimizi gündem etmek bizleri üzse de Müslümanların gündemini iftira ve hedef göstermelerle meşgul ederek asıl acılarımızın unutulmaması adına bu açıklamanın yapılması zaruri hale gelmiştir.
Siyer Araştırmaları Dergisi’nde Efendimiz’e (sas) ve O’nun güzide eşlerine (r.anhâ) yapılan iftiraları çürütmek için reddiye maksatlı yayınlanmış çalışma üzerinden yapılan algı, yalan ve iftiralar üzerine:
Siyer Araştırmaları Dergisi hakemli, ilmi ve akademik bir dergidir. Okuyucuları ve hedef kitlesi akademik çalışmalar yapmakta olan akademisyen ve talebelerdir. Dergi her ne kadar Siyer Vakfı katkılarıyla yayınlanmış olsa da içerikleri, bunların kontrolleri bir ilmi heyet tarafından yürütülmekte ve akademik dergicilik platformu TÜBİTAK ULAKBİM tarafından oluşturulan DergiPark sisteminin kriterleri doğrultusunda hakemli ve editörlü olarak yayınlanmaktadır.
Bu süreçlerin tümü ilmi heyetin sorumluluğunda ilerlemekte ne Siyer Vakfı ne de Muhammed Emin Yıldırım’ın müdahale ve etkisi olmamaktadır. Bir müdahale olması halinde dergi hakemli, tarafsız, editöryal ilmi dergi özelliğini kaybetmiş olur ve bu konu ilgilisince bilinen en basit hususlardan birisidir.
Söz konusu iftiralarda Siyer Araştırmaları Dergisi 7. sayısında İsrail Western Galilee College'da Ortadoğu Bölümünde ders veren Dr. Ronen Yitzhak tarafından yazılmış bir makalenin yayınlandığı ve bu makale ile Efendimiz’e (sas) ve O’nun eşlerine (r.anhâ) iftira atıldığı dile getirilmektedir.
Olayın aslı ise bahsedilen iftiralar Dr. Ronen Yitzhak tarafından Journal of Religion & Society dergisinde yayınlanan makalesinde geçmektedir. Siyer Araştırmaları Dergisi’nde yayınlanan söz konusu makalede ise Dr. Öğr. Hasan Yıldız ve Arş. Gör. Ali Tekkoyun tarafından reddiye maksatlı orijinal metnin çevirisi yapılmış, Efendimiz’e (sas) ve müminlerin anneleri olan eşlerine (r.anhâ) yapılan tüm bu iftiralara dipnotlarda ilgili reddiye ve itirazlar dile getirilmiştir. Dolayısıyla bu makale, içeriğinin kabulü için değil bilakis tenkidi ve eleştirisi için çevrilmiş ve yayınlanmış, dipnotlarında da tenkitleri yapılmış akademik bir çalışmadır.
İddialara konu olan makaleyi ve tenkitleri aşağıdaki adres üzerinden 161. sayfada bütünüyle okuyabilir, makalenin ilk sayfasında mütercimin tenkit amaçlı yazıldığına dair notunu da görebilirsiniz: https://dergipark.org.tr/tr/download/issue-full-file/54410
Yine Siyer Araştırmaları Dergisi’nde yayınlanan makaleler üzerinden Muhammed Emin Yıldırım’ın Hz. Âdem’in (as) ilk insan olmadığını iddia ettiği, Hz. Mûsâ’nın (as) Kızıldeniz’in ikiye yarılması mucizesini inkâr ettiği gibi iftiralar mevcuttur. İftiralara karşı doğrusunu bilmek isteyen kişiler için aşağıdaki videoların yeterli olacağını umuyoruz.
Hz. Âdem’in (as) ilklerin ilki olduğuna dair yapılan dersten bir kesit: https://youtu.be/PzoJ3QAmT8M&t=1812s
Hz. Mûsa’nın (as) mucizelerine dair yapılan dersten bir kesit: https://youtu.be/-yj8laR0RP8?t=2769
Muhammed Emin Yıldırım’ın Siyer Araştırmaları Dergisi ve Siyer Yayınları hakkındaki iddialar ile ilgili açıklaması: https://youtu.be/4BD_11KLfNk
Son olarak bu süreçte yapılan iftiralar ile ilgili istemesek de gündemi yalan ve iftiralarıyla meşgul edenler hakkında gerekli hukuki süreçleri başlatacağımızı da belirtmek isteriz.
Ümmet olarak yaşadığımız bu sıkıntılı süreçlere yenilerini ekleyerek Siyer Vakfı’na ve Muhammed Emin Yıldırım’a atılan bu iftiraların sahiplerini Rabbimize havale ediyor, yapmak zorunda kaldığımız bu açıklamayı insaf ve vicdan sahibi kardeşlerimize emanet ediyoruz.
“Rabbimiz! Bizi ve bizden önce gelip geçmiş imanlı kardeşlerimizi bağışla; kalplerimizde, iman edenlere karşı hiçbir kin bırakma. Rabbimiz! Şüphesiz ki sen çok şefkatli, çok merhametlisin!” (Haşr, 59/10)
Rabbimiz müminler olarak birbirimizi hakkıyla sevmeyi, O’nun (cc) adının etrafında vahdet olarak yeniden izzetli günlerimize kavuşmayı bizlere nasip etsin. Âmin…