Kenan Alpay’ın yorumu:
Mustafa Kemal’in “Yurtta sulh, cihanda sulh” mottosu Batı’yı kıble edinen Türk ulus kimliğinin kendi kendini hadım etmeyi, iktidarsızlaştırmayı kabul ve itiraf edişinden daha öteye bir mana ve ehemmiyete sahip değildir. Suriye ve Irak’a ilişkin yürütülmek istenen siyasetin önünün almak isteyen seküler kaygılı her girişim bu fabrika ayarlarına dönüş vurgusu yaparken aynı zamanda bir pasif duruşu, edilgen rolü hatta bir işbirlikçi misyonu işaret etmektedir. Siyasal ve kültürel literatüründe Arapları pis, Müslümanları ilkel, İslam coğrafyasını bataklık olarak kodlayan mantıktan başka bir davranış biçimi de sadır olması hiç mümkün mü?