Fatih Demir-HAKSÖZ HABER
Geçtiğimiz ay Mısır'ın Kahire vilayetinde bulunan el-Salam Polis Karakolundaki tutuklular, kendilerine taciz ve şiddette bulunulduğuna dair bir video yayınlamışlardı.
Gizlice çekilen görüntülerin ardından Mısır hükümeti yaşananlar hakkında hiçbir şey söylememişti. Bu hafta yeni bir video yayınlandı. Yine gizlice çekilen görüntülere göre tutuklular yeniden işkenceye maruz kaldı.
Geçen ay basına sızdırılan görüntülerde bazı tutukluların kollarından tel örgülere asıldığını, diğerlerinin ise iddiaya göre polis memurları tarafından sopalarla dövülmüşlerdi.
Gizlice kayda alınan videolar bir cep telefonu aracılığıyla Middle East Monitor ve The Guardian'a gönderilmişti.
Mısır savcılığı, tutuklulardaki yaralanmaların sebebi olarak, tutukluların birbirlerini yaraladığını iddia etmişti. Madeni paralar ile tutukluların birbirlerine bu şekilde zarar verdiğini iddia eden savcılık bu absürd savunusunda ısrarcı kaldı.
Yeni sızdırılan videoda kameraya konuşan bir mahkûm, Cumhurbaşkanı Abdul Fettah el-Sisi'ye doğrudan hitap ediyor ve işteyken tutuklandığını söylüyor.
Gizli çekim yeni videoya konuşan tutuklu yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Birkaç saat sonra 'genelde yaptıkları gibi' serbest bırakmak yerine savcılığa sevk edildim. Hakkımda anlayamadığım suçlamalarda bulunuldu. Benden kendimi asılsız suçlamalara karşı savunmam istendi. Gözaltındayken, kollarımdan ve ellerimden bağlandım. Saatlerce işkencede bekletildim. Ellerimden birini şu anda oynatmakta zorlanıyorum.”
Videoyu çeken tutuklu diğer tutukluları işaret ederek, “Müslüman Kardeşler'e üye olmakla suçlanıyorlar” diyor ve ekliyor “bileklerine bakın bu adamlar tutuklanmadan önce Müslüman bile değillerdi”
Tutukluyken sürgüne gönderilen eski bir eylemci olan Ali Hussin Mehdi The Guardian’a verdiği demeçte: "Polis karakolları hapishanelerden bile daha kötü. Devrim bu sebepler yüzünden oldu ve 11 yıl sonra bunun tekrar olduğunu görüyoruz." ifadelerini kullandı.
Mısır'ın 2014 anayasasına göre her türlü işkence yasaktır. Ancak işkence uygulamaları polis ve askeri cezaevlerinde ve gözaltı merkezlerinde uygulanmaya devam ediyor. Belgelenen vakaların sayısı 2011'den bu yana arttı.