Sırf Erken Yaşta Evlendiler Diye Hayatın Kendilerine Zindan Edildiği Ailelerin Çilesi Daha Ne Kadar Sürecek?

Mafya babalarının, organize suç çetesi liderlerinin, zehir satıcılarının bile tahliye olduğu bir zamanda karşılıklı rızayla evlendikleri halde sırf yaşları 18’in altında olduğu için hayatın kendilerine zindana dönüştürüldüğü aileler hala adalet bekliyor.

Bugün iki çocuklu bir anne olan 24 yaşındaki Ayşe Erdoğdu’nun AA muhabirine anlattıkları, ‘erken yaşta’ evlendikleri için hayatın kendilerine dar edildiği nice insanın yüzyüze bırakıldığı dramı bir kez daha gözler önüne seriyor.

AA’nın aşağıya alıntıladığımız konuyla alakalı haberini özellikle erken yaşta evlenen yüzlerce binlerce insanın cezaevlerinde çürümesine davetiye çıkaranlar, onlara adaleti çok görenler okumalı. Tabi ki hala vicdanları varsa!

*

KÜÇÜK YAŞTA EVLENDİKLERİ İÇİN EŞİ CEZAEVİNDE OLAN KADINDAN 'DÜZENLEME' TALEBİ / AA

İstanbul'da küçük yaşta kaçarak evlendikleri için resmi nikahlarından 8 yıl sonra eşi cezaevine giren 2 çocuk annesi 24 yaşındaki Ayşe Erdoğdu, mağduriyetinin giderilmesi için yeni bir düzenlemeyle af yasasının çıkarılmasını istiyor.

Küçük yaşta kaçarak evlendikleri için resmi nikahlarından 8 yıl sonra eşi "cinsel istismar" suçundan cezaevine giren 2 çocuk annesi Ayşe Erdoğdu, yeni bir düzenlemeyle af yasasının çıkartılmasını ve eşine kavuşmayı umutla bekliyor.

Pendik'te yaşayan 24 yaşındaki Erdoğdu, 2012'de okulda tanışıp sevdiği şu anda 29 yaşında olan eşi Emrah Erdoğdu ile kaçarak dini nikahla evlendi.

Emrah Erdoğdu, küçük yaşta evlendikleri için "cinsel istismar" suçundan tutuklanarak cezaevine konuldu ve 7 ay sonra çıktığı mahkemece serbest bırakıldı.

Erdoğdu çifti, haklarında açılan kamu davası sürerken 2014 yılında resmi nikah kıydı. 2 çocuk sahibi olan Erdoğdu çifti, 8 yıl sonra yeni bir cezayla karşılaştı.

Davası sonuçlanan ve 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılan Emrah Erdoğdu, 2019'da tekrar cezaevine girdi.

Çocukları küçük olduğu için çalışamayan Ayşe Erdoğdu ise eşinin ailesiyle yaşamaya başladı. Erdoğdu'nun tek isteği, yeni bir düzenlemeyle af çıkartılarak eşinin serbest bırakılması ve çocuklarının babasız büyümemesi.

"Ona güvenirken elimden aldılar"

Ayşe Erdoğdu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 14 yaşındayken okulda tanışıp sevdiği eşine kaçtığını ve küçük yaşta evlendikleri için açılan kamu davasıyla eşinin cezaevine girdiğini belirtti.

Erdoğdu, "Eşim ilk cezaevine girdiğinde gerçekten çok zor bir süreçti. Ondan ayrı kaldım. Ona güvendim, güvenirken elimden aldılar. 7 ay boyunca hapishaneye gittim, sürekli görüştük. Hiçbir zaman arkasında durmamazlık yapmadım, ondan vazgeçmedim." dedi.

Eşinin cezaevinde kaldığı 7 ay boyunca 5 duruşma yapıldığını aktaran Erdoğdu, "Sonuncuda hep beraber mahkemeye çıktık. Hakim bana ve eşime 'Birbirinizi seviyor musunuz, resmi nikah yapacak mısınız?' diye sordu. 'Evet' dedik. 'O zaman eşini serbest bırakacağım, bir sonraki mahkemede benim karşıma resmi nikahınızı yapmış bir şekilde gelin.' dedi. Sonra eşim serbest kaldı." ifadelerini kullandı.

8 yıl sonra gelen cezayla neye uğradığını şaşırdı

Erdoğdu, ailesinin bu süreçte kendisine hep destek olduğunu ve yalnız bırakmadıklarını belirtti.

Ailelerinin de rızasıyla eşiyle 2014'te resmi nikah kıydıklarını dile getiren Erdoğdu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Açılan kamu davası devam etti. Resmi nikah yapınca bir daha ceza almaz diye düşündük. Aradan 8 yıl geçti, 2 çocuğum oldu, eşim tekrar cezaevine girdi. Neye uğradığımızı şaşırdık. 1 yıl 4 aydır cezaevinde. Kaçtığımda 18 yaşından küçük olduğum için cinsel istismardan suçlandı. Şikayet olmamasına rağmen, kamu davası açıldı. 18 yaşından küçük evlenince böyle bir ceza olduğunu bilmiyordum. Resmi nikah yaptıktan sonra cezaevine gireceğini bilseydim, en azından çocuklarımız olmazdı, babasız büyümezlerdi."

"Çocuklarım baba diye ağlıyorlar"

Erdoğdu, 8 yıl 4 ay ceza alan eşinin Ümraniye Cezaevi'nde bulunduğunu anlatarak, evinden cezaevine 4 araç değiştirerek gidildiğini ve çocukları küçük olduğundan kendisinin sık sık ziyarete gidemediğini söyledi.

Önlerinde uzun bir süre bulunduğunu ifade eden Erdoğdu, şöyle devam etti:

"Yasa çıkmazsa çocuklarımızın babasız büyümesine neden olacaklar. Çocuklarım baba diye ağlıyorlar. Büyük oğlum babasına çok düşkün. Cezaevinde kapalı görüşe götürdüğüm zaman 'Camı açın, babama gideceğim.' diye çok ağlıyordu. Eve geldikten sonra 'Baba gelecek, babaya gidelim.' diyor. Biri 'Baba gelmiyor' dediğinde 'Hayır gelecek' diye karşılık veriyor. Resmine bakıyor. Zor bir süreç gerçekten. Ben de babasız büyüdüm. Çocuklarımı gayet iyi anlayabiliyorum. Baba sevgisinden eksik büyüyorlar. Kuzenleri 'baba' derken babasını bilmediği için amcalarına 'baba' diyor. Bunları yaşamak gerçekten kolay değil."

"Eşim aile babası, istismarcı değil"

Af çıkacağına ilişkin daha önce kendilerine söz verildiğini söyleyen Erdoğdu, "Bir an önce düzenleme getirilmesi gerekiyor. 'İnfazdan önce, siz olacaksınız.' diye söz verildi ama şu an infaz yasası çıkarken bizi görmezden geldiler. Umutla bekliyorduk, yine umutlarımız yıkıldı. Bunun bir kereliğe mahsus affedilmesini istiyorum. Bizim durumumuz için 'istismarcıya af' deniliyor, öyle bir şey yok. Bunun istismarcıyla tecavüzcüyle aynı kefeye koyulmaması gerekiyor. Bunlar bizim resmi nikahlı eşlerimiz, çocuklarımızın babaları. Konu çarpıtılıyor, başka yerlere götürülüyor. Açıkça söylüyoruz, resmi nikahlı eşlerimizi istiyoruz." ifadelerini kullandı.

Ayşe Erdoğdu, bu süreçte çocuklarına hem anne hem baba olduğunu dile getirerek, "Çocuklarıma, kendime ve eşime bakmakla yükümlüyüm. Çok zor bir süreç yaşıyoruz ve bu görmezden geliniyor. Çocuklarım küçük olduğundan çalışmıyorum. Ailem ve eşimin ailesi, yardım ediyor ama onlar da nereye kadar yardım edebilecekler. Eşim varken kimseye minnetim yoktu. Eşim çalışıp her şeyimizi getiriyordu, çocuklarına, bana bakabilen bir insandı. Eşim aile babası olmamış olsaydı şu an evliliğimiz sürmezdi. Eşim aile babası, istismarcı değil." şeklinde konuştu.

Hukuk Haberleri

Gazze eylemlerine hakaret eden Fatih Altaylı hapis cezası aldı
Sinan Ateş cinayeti davasında gerekçeli karar açıklandı
Mülakat sistemi yeni mağdurlar üretmeye devam ediyor: Yazılıda rekor kırdı, mülakatta yok sayıldı!
Bu ne acele! Suriyeli muhacirlere aile hekimliği uygulaması sonlandırılıyor
Cumaya giden işçisini ekmeğinden eden işveren müstehakını buldu