“Şiiler zalimlerin karşısında durmalıdır. Suriye devrimi, adil ve yetkinin halkta olduğu yeni bir Suriye doğuracak.”
“Şiiler kendi kararlarını alabilirler, İran gibi bir devletin aldığı siyasi kararlara uymak zorunda değiller.”
“Şiiler, zalimlere karşı mazlumun yanında olmalıdır. Zalimlerin yanında yer almak Şiiliğin temel niteliklerini yok eder.”
Münir El-Hatib’in haberi:
Lübnan'ın önde gelen Şii alimlerinden ve Taklit Mercii Seyyid Muhammed Hasan el-Emin, Şiilerin zalimlerin karşısında durması gerektiğini belirterek, ''Suriye devrimi, adil ve yetkinin halkta olduğu yeni bir Suriye doğuracak'' dedi.
Emin, Suriye devrimi ve Şiilerin Suriye'deki olaylara bakış açısıyla ilgili AA'ya konuştu. Şiilerin, zalimlere karşı mazlumun yanında olması gerektiğini vurgulayan Emin, ''Zalimlerin yanında yer almak Şiiliğin temel niteliklerini yok eder, hiçbir tarihi olmayan sıradan bir gruba dönüştürür'' görüşünü paylaştı.
AA muhabirinin ''Suriye'deki olayların devrim değil, İsrail'e karşı direnen ve savunma yapan yönetime karşı bir komplo olduğu'' iddialarına ilişkin sorusunu yanıtlayan Emin, ''Hangi devlet ve hangi direnişten bahsediyorlar, kırk yıldan beri kendi halkını zorbalıkla yöneterek, kendi topraklarının bir kısmını işgal eden düşmana karşı tek bir kurşun dahi sıkmayıp sonra da direniş sloganı atmak hangi akla hizmettir. Esed yönetimi silahını düşmana karşı yönelteceği yerde kendi halkına karşı yöneltti ve onların içinden kendi isteği dışında görüş bildirmek isteyen aydın ve kültürlü insanları susturmak için kullandı ve kullanmaya da devam ediyor'' diye konuştu.
Suriye'nin önde gelen düşünürlerinden Abdurrahman el-Kevakibi'nin klasikler arasında yer alan eserinde zorbalığın tabiatından ve onu ortadan kaldırmanın yollarından bahsettiğini anımsatan Emin, şimdi Suriye halkının zorbalığı ortadan kaldırmaya çalıştığını söyledi.
Şiilerin Birçoğu Suriye Halkını Destekliyor
Suriye’deki yaşananlarla ilgili Şiilerin tek bir görüşe sahip olmadığını belirten Emin, ''Çeşitli ve farklı görüşlere sahip Şii gruplar var. Onların birçoğu Suriye'deki halk devrimini destekliyor ve devrimcilere sempati duyuyorlar'' dedi.
''Şiiler, tek bir gruptur'' şeklinde bir ifadenin doğru olmayacağını dile getiren Emin, ''Şiiler kendi kararlarını alabilirler, İran gibi bir devletin aldığı siyasi kararlara uymak zorunda değiller. İran'a baktığımızda oradaki Şiilerin de farklı yapılarda ve görüşlerde olduğunu görüyoruz. Tüm İran halkının Esed rejimini ve ülkede yaşananlarını desteklediğini söyleyemeyiz. Bu açıklamanın özellikle Hizbullah ve Emel hareketinin Şiilerin görüşlerini kendi tekeline aldığı Lübnan'da benzeri olmayan bir durum ortaya koyduğuna işaret etmek önem arz etmektedir'' diye konuştu.
Bildirinin Yankıları
Emin, Lübnan Yüksek Şii Konseyi üyeleri olarak Seyyid Hani Fahs ile 10 Ağustos'ta Suriye'deki halk hareketini desteklediklerine ilişkin bildirinin yankılarını da paylaştı.
Lübnan'daki Şiilerin Suriye rejiminin uzantısı olmadığını vurgulayan Emin, bildiriye Şiiler tarafından gösterilen ilginin söylediklerinin kanıtı olduğunu söyledi. Bildiriye Şii toplumu arasında çok geniş çaplı ilgi olduğunu kaydetti.
Bildirinin, ''sözlerinin duyulmadığında kendilerini ötekileştirilmiş olarak algılayan Şiileri, büyük ölçüde rahatlattığını ve bu şekilde Suriye rejiminde hakim olanla bağdaşmayan ifade özgürlüğünün Şii guruplara tekrar iade edilmesi yönünde az da olsa bir dönüm noktası'' oluşturduğunu belirten Emin, çok çeşitli buluşmalar ve görüşmelerin olduğunu, bu görüşmelerde Şiilerden çoğunun yayınlanan bu bildiriden memnuniyetini dile getirdiğini anlattı.
Emin ve Fahs, yayınladıkları ortak bildiride, ''Filistin, İran, Mısır, Tunus, Yemen ve Libya'daki devrimlerine destek olduğumuz gibi, Suriye'deki muhalefetin de yanında olduğumuzu açıkça ifade ediyoruz'' ifadesini kullanmıştı.
Halkının reform isteklerine kayıtsız rejimlere karşı olan bütün halk hareketlerini destekleme noktasında istekli olduklarını belirten iki lider, İran'daki reformcu Yeşil Hareket ile Bahreyn, Moritanya ve Sudan'daki reform hareketlerine de sempati duyduklarını kaydetmişlerdi.
Taklit Mercii Nedir?
Taklit Mercii, Şii Müslümanların görüş ve içtihatlarını hayatlarında uyguladıkları alim anlamına geliyor. Şii Müslümanlar namaz, oruç gibi ibadetlerini yaşayan bir alimin görüşlerine uymak, onu taklit ederek yapmak zorunda.
Taklit Mercii, alim bir ilmihal kitabı yazarak onu takip edenleri bilgilendirir. Avrupa ve Amerika'da yaşayan Şiiler de genellikle Irak veya İran'da bulunan Taklit Mercii ayetullahlardan birinin gönderdiği 'müçtehit' veya temsilcileri takip ederler. Mutlak otorite ve fetva ehliyetine sahip alim ise Taklit Mercii ayetullahlardır.
Bazen din dışı konularda da Taklit Mercii görüş bildirdiğinde, onu takip edenler bu görüşe uymak zorundadır.