Selât-ü Selamı Türkçe Okumadı, Hapse Atıldı

Diyanet'in 1932 yılında yayımladığı bir genelge ile yürürlüğe giren Türkçe ezan, tam on sekiz yıl boyunca minarelerde yankılandı.

İlk Türkçe ezan, 30 Ocak 1932 tarihinde yani 81 yıl önce Fatih Camii'nde Hafız Rıfat Bey tarafından okunmuştu. Ezandan hemen sonra, salât ü selamın da Türkçe okunması zorunlu tutulmuştu. Birçok kişi bu yüzden genelgede yer alan ‘Tanrı' yerine ‘Allah' dediği için hapis ya da para cezasına çarptırıldı. İzmir Kemeraltı Camii İmamı Tireli Ali oğlu Hafız Ahmet Efendi de bu mağdurlardan biri. Salât ü selamı Arapça okuduğu için hapis ve para cezasına çarptırılan İmam Ahmet Efendi ile ilgili belgeye Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi'nden ulaşıldı.

Diyanet İşleri Başkanlığı ezanın Türkçe okunması genelgesinden yaklaşık bir yıl sonra 6 Mart 1933’te salât ü selamın ve tekbirlerin de Türkçeye çevrilmesini kararlaştırmış. Türkçe hazırlanan üç farklı salât ü selam müftülüklere gönderilmiş ve ezanın Türkçe okunduğu bir zamanda Arapça salât ü selamın ahenksiz düşeceği belirtilmiş.

Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi’ndeki belgeye göre, İzmir’in Kemeraltı Camii’nde Arapça salât ü selam okuduğu gerekçesiyle İmam Ahmet Efendi, İzmir Sulh Hukuk Mahkemesi’nde ve Türk Ceza Kanunu’nun 526. maddesi gereğince iki gün hapse ve yarım lira para cezasına mahkûm ediliyor. Hafız Ahmet Efendi’nin savunması üzerine Adalet Vekili, Yüksek Başvekâlet’ten konu hakkında bilgi istiyor. Başbakanlık Müsteşarlığı’nın yazısıyla Ahmet Efendi’nin cezası onaylanıyor.

Prof. Dr. Suat Yıldırım, ezanın İslam’ın alameti olduğu için diğer dillere tercümesinin caiz olmadığını söylüyor. Yıldırım, “Türkler, bunu dine karşı işlenen bir cinayet saymışlar, ülke çapında uygulanan büyük bir manevi işkence olarak görmüşlerdir.” diyor.

Tarihçi-yazar Dr. Ramazan Balcı, Türkçeleştirmenin Osmanlı’nın temsil ettiği İslam medeniyetine ait değerlerin tasfiye edilmesi için yapılan bir hamle olduğunu dile getiriyor. Arapça okunan ezanın dünyadaki Müslümanların birliğini simgelediğini kaydeden Prof. Dr. Hamdi Döndüren, “Ezanın Arapça okunması Müslüman’a haz veriyor. Lafızları simgesel olarak namaz içinde Arapça olarak kullanmak gerekir.” diye konuşuyor. (zaman)

Haber Haberleri

Suriye yeni bir hikayeye başlarken bize düşen sorumlulukların farkında olmalıyız!
Sistematik bir katliamı "Bahane" olarak görme hezeyanı
Türkiye’deki Suriyeli muhacirler Halep’e dönmeye başladı
Şeyho Duman vefat etti
BM temsilcisine Hamas protestosu