HAKSÖZ HABER
İdlib’de çadır kamplarda yaşayanlar sel suları ile mücadele ederken boynu bükük bir şekilde, "Yapacak bir şey yok" demekle yetiniyor.
Milyonlarca zorla yerlerinden edilmiş Suriyelinin yaşadığı İdlib’deki çadır kamplarda hayat gerçekten zor. Soğuk hava şartlarının etkisini arttırdığı günümüzde, çadırlara deliklerden giren soğuk hava ve yağmur suyuna karşı sürekli yamalanan çadırların dayanacak gücünün kalmadığı görülüyor.
Yıpranmış eşyalarının üzerine düşen yağmur suları ile her taraftan çadıra giren çamur için çadırlarını değiştiremeyeceklerini veya yeni bir çatı örtüsü alamayacaklarını söyleyen çadır kampı sakinleri, “Hayatın sınırlarında yaşıyoruz” diyor.
Kuzeybatı Suriye'de ikamet eden, yerinden edilenler özellikle kış aylarında, düşük sıcaklıklar ve çamurlu zeminlerle mücadele ederken, ısıtma ekipmanı ile diğer malzemelerin noksanlığı ve bunları karşılayamama gibi zorlu koşullarla karşı karşıya kalıyor.
2011'de Suriye devriminin başlamasından ve yerinden edilmiş kampların oluşmasından bu yana, her yıl kuzeybatı Suriye'de yerinden edilenlerin bitmeyen acılarına yeni bir sayfa ekleniyor.
Birçok aile çocuklarını sıcak tutabilmek için yardım gönüllülerinin temin ettiği malzemeleri alıyor ancak yardımlar azaldığında veya geciktiğinde aileler, kampının kenar mahallelerinden topladıkları sopa, naylon torba, plastik ve yıpranmış ayakkabıları alıp yakmaya çalışıyor.
İdlib’de soğuk havalar, yağışlar, sel ve çamur birikintileri arasında yaşayanlara dair anlatılacak çok şey var. Ancak bazen sadece görüntülerin konuşmasına izin vermek gerekiyor.
İdlib’de zorlu geçen kışa dair Suriyeli gazeteci Enab Baladi'nin objektifinden kareler,