Şehit yakınları ve saldırıda yaralananlar 2. duruşmada faşist Tarrant ile yüzleşti

Yeni Zelanda'nın Christchurch kentindeki 2 camiye düzenlediği silahlı saldırıda 51 kişiyi şehit eden, 49 kişiyi de yaralayan faşist Brenton Tarrant'ın yargılanmasına, şehit yakınları ve yaralıların dinlenmesiyle devam edildi.

Duruşmaların 2'nci gününde şehit yakını ve yaralılardan oluşan toplam 66 kişi, faşist Tarrant ile yüzleşti.

Duruşma salonuna kelepçeli halde 2 güvenlik görevlisiyle getirilen Tarrant, şehit yakını ve yaralıların kendisine yönelik hitaplarını karşılık vermeden dinledi.

Saldırıda yaralanan Afganistanlı Mirwais Waziri, 17 yıldır Yeni Zelanda'da yaşadığını ve ülkedeki bazı ırkçılar tarafından zaman zaman "terörist" olarak nitelendirildiğini belirterek, Tarrant'a, "Sen bu sıfatı benden aldın. Bugün, sen 'terörist' olarak anılıyorsun ve tüm dünya biz Müslümanların terörist olmadığını gördü." dedi.

"Teröristin dini, ırkı ve rengi yoktur"

Waziri, "Yeni Zelanda halkına seslenmek istiyorum; teröristin dini, ırkı ve rengi yoktur. Her ırktan ve renkten kişi, terörist olabilir." ifadesini kullandı.

Bu saldırının Yeni Zelanda toplumunu daha güçlü ve beraber hale getirdiğini söyleyen Waziri, Tarrant'a hitaben, "Sen bir terörist olarak kaybedensin. Kazanan ise bizleriz." diye konuştu.

Waziri'nin sözleri, duruşma salonuna katılanlar tarafından alkışlandı.

"Annemi benden çaldın"

Saldırıda annesi Linda Armstrong'u kaybeden Angela ise duruşmada söz alarak şunları söyledi:

"Annemi benden çaldın. Bir daha asla annemin şefkatini hissedemeyeceğim. Buradan senin annene acıdığımı belirtmek istiyorum fakat sana karşı hiçbir hissiyatım yok. Sen, benim için bir hiçsin." ifadelerini kullandı.

Angela Armstrong, "O, hayatını bir kafesin içinde geçirirken, benim annem ise özgür oldu. Bu yüzden Tarrant'a, yok etmeye çalıştığı özgürlüğün ve çeşitliliğin güzelliğini düşünmesini tavsiye ediyorum." diye konuştu.

"O günden bu yana doğru düzgün uyuyamaz oldum"

Şehitlerden Tarık Omar'ın babası Raşid Omar, aile olarak çocuklarını kaybetmenin acısını asla unutamayacaklarını belirterek, "Tarık'ı kaybetmek benden çok şey götürdü. O günden bu yana doğru düzgün uyuyamaz oldum." dedi.

Omar, saldırgana hitaben, "Sen benden çok değerli bir şey aldın ve bu benim hayatımı sonsuza kadar etkileyecek." ifadesini kullandı.

Oğlu Tarık ile cennette yeniden bir araya gelmeyi dilediğini söyleyen Omar, "Tarık'ın şu an Allah'ın himayesinde olduğunu biliyorum. Şimdilik buradaki hayatım böyle geçecek. Tarık'ı yeniden görebileceğim günü hep bekleyeceğim." diye konuştu.

"Oğlumu kucağıma aldığımda hala yaşıyor olmasını umuyordum"

Saldırıda 3 yaşındaki oğlunu kaybeden İngiliz vatandaşı Nathan Smith ise "Oğlumu kucağıma aldığımda hala yaşıyor olmasını umuyordum fakat canlı değildi." dedi.

Saldırganın, bu saldırıyı beyaz ırk üstünlüğü için yaptığını vurgulayan Smith, kendisinin de beyaz ve Müslüman olduğunu ve Müslümanlığından onur duyduğunu dile getirdi.

Smith, saldırgana, "Eğer boş vaktin olursa ki içeride bolca vaktin olacak, belki Kuran'ı okumayı denemelisin. Çok güzel bir kitap." ifadeleriyle seslendi.

"Seni tanıyan herkese utanç getirdin"

Şehit Eşref Ali'nin kızı Farisha Razak da faşist Tarrant'a hitabında, "Sen bir canavarsın, hiçbir şey başaramadın. Seni kimse istemiyor. Seni tanıyan herkese utançtan başka bir şey getirmedin." dedi.

Razak, Müslümanların kötü insanlar olmadığını Tarrant'a söyleyerek, "Onlar sana yardım edecek ilk insanlardır." diye konuştu.

Saldırıdan canlı kurtulan Hazem Muhammed ise mahkemeye hitaben, "Bu adama asla gün yüzü göstermemenizi istiyorum. Şartlı tahliye almasını da arzu etmiyorum. Hapiste ölene kadar kalmalıdır. Bakın yüzüne, hiçbir vicdan azabı yok." dedi.

Şehit yakını ve yaralıların konuşmalarının ardından duruşmaların 2'nci günü son buldu.

Dünya Haberleri

BM'den Singapur'a çağrı: Uyuşturucu kaçakçılarını idam etme
UCM Başsavcısı Han'dan, taraf devletlere Netanyahu kararına uyma çağrısı
BM'den "UCM'nin kararlarına uyma" çağrısı
Kanada, UCM'nin Netanyahu hakkındaki kararının ardından ülkeleri uluslararası hukuka uymaya çağırdı
Siyonistler Hollanda’nın UCM kararına uymasını hazmedemedi