Ayşe Kantarcı’nın paylaşımını ilginize sunuyoruz:
15 temmuz... 16 temmuz sabahı henüz eşimin şehadet haberini almadan önce bir yandan korku ve endişe ile eşimden gelecek bir haber beklerken bir yandan da tv de gelişmeleri seyrediyordum . Köprüde 60 ölü var dediler . Ve ben "60 haneye ateş düştü dedim "içim yandı . Eşimden haber yoktu "acaba dedim acaba o da mı ? "Sonra "hayır olmaz , o gittiği her yerden döndü " dedim ,benim içim hiç bir zaman olmadığı kadar rahat , eğer ona bir şey olsaydı ben hissederdim benim de canım yanardı "diye teselli ettim kendimi , ama dinmeyen bir merak ... Sonra acaba" şehit oldu da o yüzden mi içim rahat " diye düşündüm , " yok değildir ,çıkıp gelecek , fotoğrafını çekip Twitter'a koyacak ve " ben buradayım , beni merak etmeyin " diyecek dedim " evin içinde deli gibi dönüp dururken . Bir sürü telefon sesinden sonra bir zil sesi , iki arkadaş geldi " Halil yaralı , hastane de seni götürmeye geldik " dediler ve hastanede şehadet haberini aldım.
16 temmuz günü tüm bu olup bitenlerle ilgili sadece şunu düşündüm . " ortada bir iktidar kavgası vardı , olan masum onca insana oldu . Ve şimdi "ibadet kısmı " tabir edilen bir sürü iyi niyetli , KANDIRILMIŞ , insanın canını yakacaklar , o "ihanet kısmı" tabir edilen ensesi kalınlara hiç bir şey olmayacak , onlar bir yolunu bulur sıyrılırlar muhakkak " dedim herkese . Ne yazık ki adalet yok biz bunu en iyi bilenleriz, 28 şubat mağdurları hala içeride ama 28 şubat zalimleri nerede ? bilemiyoruz . Bir 20 yıl sonra da 15 temmuz mağdurlarını konuşacağız ama 15 temmuz zalimlerinin yerini bilemeyeceğiz .
Benim eşim hiç kimsenin yerini sağlamlaştırmak için canını vermedi , tek bir gaye Allah Rıza'sı , vatan sevgisi , milletin selameti ... Ve ben yine bunlar için kendi Canımdan, 3 evladımdan vazgeçerim seve seve zira sonu şehadet.. Ama çok kırgınım , çok öfkeliyim. Ne olur du beni haksız çıkarsaydınız ?
Bir sürü insanı okulunda okumuş , sohbetine gitmiş , bir şekilde ilişmiş diye işinden gücünden ettiniz, ceza evlerine attınız hatta hiç ilgisi olmayan insanları bile mağdur ettiniz fakat esas zalimlere hiç bir şey olmuyor. Madem zalimleri cezalandıracak gücünüz yok o zaman masumları bırakın gitsinler , onların çocukları mağdur olmasın.
Her yere çöreklenmiş ama siyasete ve siyasi yakınlarına bulaşmamış olan fetö yü ve onlara mensup hakiki zalimleri İlahi adalete bırakırız , önümüze bakarız . Tutmayacağınız , ya da tutamayacağınız sözler vermeyin, yaramıza tuz basmayın , gözümüze soka soka canımızı yakmayın, kanatmayın , acıtmayın artık , yakmayın yüreğimizi ...
En nihayetinde " kavurmacılara özgürlük " dillerde şarkımız olarak kalır bizim ...