Şebbiha Serdar Akinan'ın iddiasına yalanlama

Şebbiha gazetecilerden Serdar Akinan'ın "Suriye'nin yağmalanmasında, çok ünlü bir gazetecinin eşi olduğu söyleniyor" iddiasının ardından Hürriyet Ankara Temsilcisi Hande Fırat ve eşi Murat Özvardar'dan tekzip açıklaması geldi.

Serdar Akinan, katıldığı bir televizyon programında, Suriye'deki sanayi tesislerinin ve zeytinyağının yağmalandığını iddia ederken bir gazetenin Ankara temsilcisinin eşinin de bu işin içinde olduğunu söylemişti.

Akinan'ın bir isim vermeden dile getirdiği iddialarının ardından bugün hem Hürriyet gazetesinin Ankara Temsilcisi Hande Fırat hem de eşi Murat Özvardar açıklama yaptı.

Cumhuriyet'in naklettiğine göre, Murat Özvardar açıklamasında "10 Yıldır dünya Suriye’deki katliamlara seyirci kalırken, bölgedeki hastaneler okullar bile bombalanmışken, Suriyeli mazlumlara elini uzatan ve orada güvenli yaşam alanları oluşturan tek ülke olan Türkiye’yi yağmacılıkla suçlayan ve absürt iddiasını renklendirmek için iftira atmaktan çekinmeyen bu şahısla yargı önünde hesaplaşacak olmakla birlikte müfteriyi öncelikle siz değerli kamuoyunun vicdanına havale ediyorum." dedi.

Hande Fırat, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, şu ifadelere yer verdi:

"15 TEMMUZ'A BAĞLAYAN ÇEVRELER, KIZGINLIĞINIZI ANLIYORUM"

Bir meslektaşımın “Bir kadın Ankara temsilcisinin eşi, Suriye'nin yağmalanmasındaki şirketin sahibi adam ya...” iddiası ile sosyal medyada hakaret, yeni iddialar, değişik suçlamalarla karşı karşıya kaldım. Bir de haklı olarak açıklama isteyen bir kesim var.

Söz konusu meslektaşımın bu iddiayı dile getirmesinden sonra adım Emre Uslu tarafından dolaşıma sokuldu. “Hande Fırat 15 Temmuz ödülünü Suriye’de almış” ifadesiyle. Üzülerek takip ettiğim bu gelişmeler ışığında; 1997 yılından beri gazetecilik yapmaktayım. Başka herhangi bir işim olmadı.

İş insanı bir babanın kızıyım. Fransız kolejinde okudum. Maddi sıkıntı çekmedim. Beni bilen bilir. Akçeli işlerle, tuhaf ilişkilerle beni yan yana getirme çabaları sonuç vermez.

Eşim bir iş insanıdır. Ailesinden beri gelen kapsamlı iş birikimiyle benimle evlenmeden önce de iş insanıydı, şimdi de iş insanı.

Benimle evlenene kadar yaklaşık 35 yıl yürüttüğü işlerinde nasıl bana ihtiyaç duymadıysa, evlendikten sonra da ihtiyaç duymadı.

Bu meslekte nasıl davranılması gerektiğini bilecek kadar uzun zaman geçirdiğimi düşünmekteyim.

Her seferinde bir iddia ya da suçlamayı getirip 15 Temmuz’a bağlayan çevrelere gelince… Kızgınlığınızı anlıyorum. Ama oradan da bir şey çıkmaz.

15 Temmuz bir terör örgütünün darbe girişimiydi. Ben de bir gazeteci olarak mesleğimin gereği gibi hareket ettim. Bugün olsa yine aynı şekilde hareket ederim.

Buradan prim yapmaya kalkanlara da, bunu bir senaryo gibi yansıtmaya çalışan yarası olanlara da sadece şunu söylüyorum; “Gerçekleri değiştiremezsiniz. Benim hiçbir şeyden korkum yok.”

MURAT ÖZVARDAR: TÜRKİYE DÜŞMANI ÇEVRELER...

Hande Fırat'ın eşi işadamı Murat Özvardar da Akinan'ın iddiaları üzerine Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

"Serdar Akinan isimli şahıs katıldığı TV programında Suriye’nin Türkiye tarafından yağmalandığını, fabrikaların sökülüp getirildiğini, insanlığa karşı suç işlendiğini, yağmalamadaki şirket sahibinin ise Ankara temsilcisi bir kadın gazetecinin eşi olduğunu iddia etmiştir.

Değerli kamuoyu, Eşim Hande Fırat’ın Hürriyet Ankara Temsilcisi olması ve sosyal medyada hedef gösterilmesi nedeni ile bu mesnetsiz iddialara cevap verme gereği duydum.

Gönül rahatlığı ile söylemek isterim ki; bu güne kadar Suriye’den ya da başka bir ülkeden bir fabrika ya da başka bir bina tesis vb söküp Türkiye’ye ya da herhangi bir ülkeye taşımadım.

Bu deli saçması iddia kendini dezenformasyonun şehvetine kaptırmış bir gazetecinin hezeyanından ibarettir.

Serdar Akinan’ın hayal ürünü iddialarına bölgedeki Türkiye düşmanı çevrelerin kaynaklık ettiği kesindir. Bu saçma iddiaları dile getirirken hangi iş adamından bahsettiğini mertçe söylemek yerine “eş” üzerinden tanımlama yapmış olması da hem ahlaksızlık hem de operasyon gazeteciliğidir. Türkiye düşmanlarının Hande Fırat’a olan kin ve nefreti kamuoyunun malumudur.

10 Yıldır dünya Suriye’deki katliamlara seyirci kalırken, bölgedeki hastaneler okullar bile bombalanmışken, Suriyeli mazlumlara elini uzatan ve orada güvenli yaşam alanları oluşturan tek ülke olan Türkiye’yi yağmacılıkla suçlayan ve absürt iddiasını renklendirmek için iftira atmaktan çekinmeyen bu şahısla yargı önünde hesaplaşacak olmakla birlikte müfteriyi öncelikle siz değerli kamuoyunun vicdanına havale ediyorum. Saygılarımla"

Haber Haberleri

Suriye yeni bir hikayeye başlarken bize düşen sorumlulukların farkında olmalıyız!
Sistematik bir katliamı "Bahane" olarak görme hezeyanı
Türkiye’deki Suriyeli muhacirler Halep’e dönmeye başladı
Şeyho Duman vefat etti
BM temsilcisine Hamas protestosu